Chapter 17 II Results & Lies

4.2K 335 53
                                    

Bölüm iğrenç oldu,baştan uyarayım.

___

"Sonuçlar geldi Dedektif Raines!" diye bağırdı Donald.Koşar adımlarla yanına ilerlerken kalbim sanki ağzımda atıyor gibiydi.Masasının üzerindeki bilgisayara eğilirken derin bir nefes alıp odaklanmaya çalıştım.Parmağıyla işaret ettiği yere baktığımda Nikki'de yanıma gelmiş ve ekrana bakıyordu.

"Gördüğünüz gibi sonuçlar birebir.Yani o kağıttaki el yazısıyla,kurbanın üzerindeki el yazısı uyuşuyor." gözlerimi kapatıp mantıklı sonuçlar aramaya başladım."Peki veri tabanında el yazısıyla ilgili kayıt var mı ?" dedi Nikki en mantıklı şeyi söyleyerek.Ona gülümsediğimde hafifçe karşılık verdi ve ekrana döndü.Aramızda hala bir gerginlik vardı ama bunu en aza indirmek için elimden geleni yapmıştım.

"Malesef,sanırım katilimizin sicili temiz.Ama bana savcı izni ve isimle gelirseniz bu şekilde karşılaştırıp bulabiliriz.Mesela kızınız Beatrice,dedektif..." gözlerini kısıp arama motoruna ismini yazdığında Beatrice'in kaydı ve imzası çıktı.El yazısıyla eşleştirip bir kaç saniye sonra ekranı gösterdiğinde derin bir nefes aldım.

"Beatrice'e uyuşmuyor.Bana şüphelendiğiniz bir kaç isim getirin,buradan kontrol edelim." kafamı sallayıp güldüğümde Nikki'nin kokusunu ve kollarını hissettim.Sıkıca kollarımı ona sararken,bir an önce eve gidip o kağıdı kimden aldığını öğrenmeliydim.

"Beatrice ile konuşacağım.Yarına kadar ismi almış olurum,Nikki sen de savcıyı halledersin,değil mi ?" kafasını sallayıp beni onayladığında askıda duran montumu alıp kapıya yöneldim.Bitiyordu işte,o adi orospu çocuğunu yakalayacaktık. Beatrice'ime ulaşamadan,ciğerimi sökemeden onu yakalayacaktık. Tek gereken kızımın ağzından dökülecek o isimdi.

"Jonathan!Bekle!" Nikki merdivenlerden inerken seslendiğinde durdum ve ona doğru döndüm.Montunun önünü çekerken,arabada beni düşüncelerimden uzaklaştıracak birinin olması güzel olacaktı.O beni sakinleştirebilir ve o kaçığı bulduğum zaman öldürmemem için ikna edebilirdi.

"Savcıyla konuştum ve izin aldım." arabaya binerken duraksadı ve kapıyı çekti."Bize bir anlaşma önerdi,yani daha çok bir plan gibi düşün." kaşlarımı çatıp ona baktığımda dudağını ısırdığını gördüm. "Ama hemen karşı çıkma,üzerinde biraz düşünüp Beatrice ile konuşalım,tamam mı ?" içimdeki endişe gitgide büyürken Nikki nefesini dışarıya üfledi.

"Beatrice'i yem yapmayı düşünüyor."

"Hayır." dedim direk.Gözlerini devirip bana baktı."Jonathan lütfen,aslında plan işe yarayabilir.Tek yapman gereken biraz dü-"

"Asla Nikki." kontağı çalıştırıp klimayı açtığımda iç çektiğini duydum."Kızın açıkça tehdit edildi Dedektif Raines. Ve bu operasyon senin gözetimin altında olan 150 polis ve 5 hava timi ile gerçekleşecek. Beatrice'i tek başına koruyamazsın,ya elimizden kaçırırsak ve sonrasında tekrar geri dönerse ? Bütün ihtimaller düşün ve bunun üzerine yoğunlaş sevgilim.O iyi olacak, ve diğer tüm kızlarda.Bu adam takıntılı ve istediğini almadan durmayacak.İstediği tek şey ise Beatrice."

Sıkıntıyla oflayıp kendimi yola odakladım. Nikki haklıydı ve haklı olması canımı sıkıyordu.

Harry'nin Ağzından

Mesajını cevaplayıp telefonu cebime tıkıştırdığımda önüme serilmiş olan ipek kumaşlara baktım. Beatrice'imin bembeyaz tenine en çok turuncu yakışırdı,ve hala felaket olarak adlandırdığım o saçlarına.

Turuncu kumaşı gösterip arka cebime uzandığımda Beatrice'i yatağımda,bu kumaşa sarılı halde düşündüm.O duvara asılmamalıydı,yatağımda benimle birlikte olmalıydı.

Parmaklarımı onun saçlarına dolarken,ismimi sayıkladığını düşündüm.Mavi gözleri gözlerimden içeri,ruhuma dokunurken kurtuluşumu bekleme heyecanım daha da çok artmıştı.

Paketi arka koltuğa koyup sürücü koltuğuna yerleştirdiğimde 1 hafta yeterli olur diye düşündüm.1 hafta sonra gidebilirdik.Dikkatler üzerimden çekilmişti ve sanırım Dedektif Raines'in gözüne tekrar girmeye başlamıştım.Kızını mutlu görmek istiyordu ve ben ona istediğini vermeliydim.

Beatrice benden şüphelenmişti ve bu şüphesinin arkasında bir şeyler olmalıydı.Durup dururken aşık olduğu adamdan şüphelenmezdi,bu yüzden hareketlerime dikkat etmeye çalışıyor ve aklındaki soru işaretlerini silmeye uğraşıyordum.

"Bu gece sanırım gelemeyeceğim." dedi telefonda bıkkın gelen sesi.Gözümü yoldan ayırmadan telefonu hoparlöre alıp yan koltuğa attım."Babam bir şey konuşmak istediğini söyledi ve sanırım Nikki hakkında.Çünkü telefonda arkadan sesini duyabiliyordum,babama bana ne söylemesi gerektiğini söylüyordu." güldüğümde aklımda o sahneyi canlandırdım. Beatrice'in kıkırtısı kulağıma dolduğunda daha da neşelendiğimi hissettim.

"O yüzden yarın akşam buluşalım mı ?" yarın akşam halletmem gereken tonlarca iş vardı ve sanırım Beatrice'i biraz özlemekten zarar gelmezdi."Aslında sana onu haber verecektim.Yarın bir iş gezisine çıkıyorum,bir kaç gün buralarda olmayacağım." tepkisini beklerken sakin kaldım.Endişeye  ya da korkuya gerek yoktu,ofladığını duyduğumda derin bir nefes aldım.

"Veda için zaman?" 

"Yok malesef." gözlerini devirdiğini düşündüm.Ona yalan söylemekten hoşlanmamıştım ama Yaratıcım'a giden yolda bir kaç şeyi gözden çıkarabilirdim belki.Çünkü ne olursa olsun affedileceğimi biliyordum,ben onun şaheseriydim çünkü.

"Peki o zaman,geldiğinde haber verirsin.Seni özleyeceğim." sesindeki kırgınlığı fark ettiğimde direksiyona vurmamak için kendimi zor tuttum."Ben de seni sevgilim." uzanıp telefonu kapattığımda şu an verdiği tepkiyi görmek istedim.

Onu görmek istedim.

___

Bu bölüm yazdığım en saçma ve berbat bölümdü ama geçiş bölümü saçmalığı işte anlayın.Anlayacağınız üzere sonlara geliyoruz,lütfen yoruma ne düşündüğünüzü belirtin.Öpüldünüz x





Beatrice ‖ stylesWhere stories live. Discover now