16🧡ARTIK TEK MABEDİN BENİM!

11.3K 716 292
                                    

SEN BENİM VARLIK MABEDİMSİN

Kaşlarıma uzanan bir sen var ve gözlerimden başlıyor üşümüşlüğüm. Soluduğun havanın en ağır saatlerinde, isminin her harfine bir cemre bırakıyorum. Vuslat sancılarına düşüyorum. Geç kalınmış senli zamanların, her saniyenin salisesi miktarınca can veriyorum. Seni çok özlüyorum ve büyüyorum. Beddualar ediyor satırlar. Gel ne olur dualarında yıka beni. Sen benim ibadet saatimsin. Ey ismine şeddeler eklediğim. Gel ne olur günahlarımdan arıt beni...

Hatırası olmayacak bir geleceği yaşatma bana.

Varlık mabedimin mihrabına yüzümü sürüp, seni tekrar tekrar sevdim. İsmin dolandı dilime, ilahilerin mistik tınısında duaya özendim. Seni sevdim, kal az daha ismin havalem oluyor. Özlediğim zamanların akıl yoksunu odalarında,
geçirdiğim şizofreni krizler kendimden geçiriyor. Sen benim duamsın, avuç içi yakarışlarımsın. Sen benim varlık mabedimsin. Günahını sevabım bildim dur gitme. Boynuma dolanıyor senli hatıralar, gel ne olur şefkatinle kurtar beni boğulmaktayım, on dakikalık vuslatın vardı, yıkılmaktayım.

Seccaden ben olayım yüzünü bana sür.

Unutulmuş bir çocukluğum vardı kimse bilmez. Gözlerimi kapatınca şehrin kahramanıydım. Elma şekeri hallerimin, bilyelere sıralananmış dizleri yamalı fakir bir çocukluğum vardı. Sonraları atıldım, savruldum, terkedildim, defedildim... Ve ahh nurun düştü irem irem, kuruldu Yusuf' un saltanatı. Sılam oldun.,Sen geldin nazım oldun. Biraz kevser biraz ihlas, ruhuma şifa oldun. Çatlamış damalarıma hayat oldun. Sonra bir mucizenin hazin sonunu bıraktın bana, dönebileceğin ihtimali üzerinde sensiz bir dua bıraktın bana. Şahmeranmı bildiler seni, sustun. Gebe kaldı düşlerim, isminin her satırına.

Önder Öztürk










Kıyamet gibi bir andı. Ardı ardına dökülen hangi cümlenin ardından ne düşüneceğini bilemeden, dört bir yanda uğultularla uçuşan cümlelerin ardından bakıyor sadece aşık adam.

Bu an gerçek mi?

Yada kendi yarattığı bir hayal mi?

Şu yaşayacağı anın hayalde dahi olmayacak olmasına mı şaşmalı, yoksa karşısında az önce duyduğu itiraftan sonra, perde kapandı sahneden inme vakti diye saçmalayan kıza mı?

Çenesine dokunan dudaklarla kalbi feryat figan atarken geriye doğru adım atan kızın son cümlesini duymazdan gelerek koluna yapışıp, uzaklaşmasını engelliyor hala şaşkın bir vaziyette.

'' Doğru duydum değil mi? "

Kolundan tuttuğu kızın dibinde biterken o uğruna öldüğü gözlerin yanlış bir şey yapmış gibi dolu dolu yere dikilmesine deli oluyor anında.

"Bana bak Aysima. Gözlerime bak ve cevap ver..." Titreyen sesi, sanki inkar edecek cümleler duyacak korkusundan! Deliye dönmüş cevap beklerken, yine dönmüyor o uğruna öldüğü gözler... Diğer kolunu da tuttuğunda biraz eğilip sımsıcak nefesini genç kıza üflerken, " Duymazdan gelmemi mi bekliyorsun?" diyor sabırsız sesi ile. Eğer öyle bir şey beklyorsa bunun asla mümkünatı yoktu!

" Aysima... Hadi güzelim!" Hemen onaylanmasını istediği sorusunun cevabı gelmeyince sabırsızca yükseltiyor sesini Devrim.

Aysima ise sert çıkan sözlerini yanlış anladığında daha da eğiyor başını yaş süzülen gözlerini kapayarak. Titrek dudakları arasından süzülen, '' özür dilerim..." kelâmı ile daha fazla dayanamayan Devrim, çenesini ayarsızca tutup başını kaldırdığında, " Başlatma özrüne! Cevap ver bana! Az önce duydukların gerçekti de! Seviyorum de! Gözüme baka baka...Kalbime saplaya saplaya öyle bir seviyorum de ki köle olsun Devrim sana!" diye bağırıyor.

TUTSAKWhere stories live. Discover now