13. Bölüm Gerçekler

81.3K 3.4K 421
                                    

Medyada Egehan'ın ablası Öykü ve kardeşi Damla. Bu bölümde kitaptaki ilk gizemlerden biri ortaya çıkacak. Şimdiye kadar normal genç kurgu kitabı gibiydi. Asıl gerilim bu bölüm itibariyle başlıyor! Hazır gerilim demişken Gizem/Gerilim falında kitap şu anda 36! Hadi bir mezdeke! Eller havaya! Nina'ya yazık oldu ya. Favorimdir kendisi. Neyse ben sizi daha falza tutmayayım. Ayrıca baştan söylemeliyimkş haftaya Teog denemelerim başlıyor. Onun için biraz yoğun olacağım. Bölümler yine gelecek onun için bir arkadaşımı görevlendirdim. Ayh çok konuştum hepinizi öpüyorum!

Hatırlatma:

Hira Özer:

Fener Stadyumunun altına geldiğimde koşarak oradaki dükkana ilerledim. Kapıyı açtığım gibi tüm gözler bana döndü

"Yazıklar olsun!"

        •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Ayaz Gözükara:

Bütün silahları alıyorduk. Kapının aniden açılmasıyla hepimiz arkamıza döndük. Hira'yı görünce içimden bir 'Eyvah!' lafı geçti. Biliyordum. Yaptığım şeye değil ona söylemediğim için kızacaktı. Hira
"Yazıklar Olsun!"

Diyince koşarak arabaya ilerledi. Kutuyu Egehan'a verdim. Hira'nın arkasından koştum. Kızlarda bana küs bakışı attılar. Hepsi arabaya bindi ve Hira gaza köklendi. Demek bugün o araba onların arabasıydı.

Koşarak geri döndüm. Egehandan kutuları aldım. Soğuk soğuk terliyordum. Küçükken birbirimize her şeyi anlatacağımıza söz vermiştik. O buna kızmıştı. Egehan

"Bekle. Biraz darılmış olabilir hele bi eve varsın ben konuşurum önce"
"Sen ne konuşuyorsun benim gitmem lazım Eniscan götür beni eve kanka!"
"Bekle bi celallenme. Sanırım onun dilini anlıyorum. Biraz Öyküye benziyor. Onu yumuşatabilirim. Böylece senin işin daha kolay olur"
"Yapabileceğine emin misin? Zor bir kız. O kadar tramva geçirmiş bir kızın dilinden anlamak..."
"Sandığından çok daha iyi anlayabilirim"
"Peki"

Dedim. Ona güvenmek zorundaydım.

Hira Özer:

Kızlarla şoktaydık. Bizim Ayaz'ın mafya olması ve Zehra'nın bile bunun farkında olmaması garip. Çünkü Zehra'da Ayazla gitmiş birgün. Ama Ayaz'ın mafya olduğu konusu beni ilgilendirmiyordu. O konuda özgür ona karışamam ama beni kıran şey benden saklamasıydı. O kadar zaman onun nereye gittiğini merak ediyorduk. Söylese...

Yolda Yasemin'in annesi aradı. Babasını evden göndermiş ve Umut'ta onlarda kalıyordu. Yasemin bizdeki eşyalarını almadan evine gitmek istedi. Diğerlerinide evlerine bıraktım ve eve geldim.

Eve geldiğim gibi yukarı çıktım ve bir duş aldım. Bu akşam Fener'in voleybol maçı vardı. Voleybol maçlarını hiç kaçırmazdım. Üstüme formamı giydim. Altımada voleybolda kullandığım şortumu giydim. Tayt aslında onlarda bir nevi. Sonra saçlarımı topladım ve dinlendirici gözlüklerimi taktım.

Aşağıya inip mutfağa girdim. Dolaptan kurabiye parçacıklı olan dondurmamı aldım. ( Migrosta satılıyordu. Markanın adını unuttum ya!)

Sonra kaşığımıda alarak salondaki koltuklara yayıldım. Maçı açtım ve tam izliyordum ki kapı çaldı. Dondurmamla kapıya gittim. Halim müthişti zaten. Kapıyı açtığımda Egehan'ı görünce kapıyı geriye ittim. Kapandı mı? Hayır çünkü Egehan ayağını koydu.

Mafya Çetesi #Wattys2017Donde viven las historias. Descúbrelo ahora