51. Bölüm Senin Savaşındı Sevgilim

43.2K 1.9K 176
                                    

Medya: Eniscan Karabağ

Bora Çakır:

Enter tuşuna basarak havalandırmaları kapadım ve ayaklarımı uzatarak geriye yaslandım. Buse hararetle bilgisayarda bir şeyler yapıyordu.

"Bir sorun mu var?"
Dediğimde
"Bora! Karşı taraftada bir hecker var!"
Dediğinde ayaklanıp yanına gittim. Buse tuşa basıyor ve kamera kapanıyordu daha sonra kameralar otomatik açılıyor ve güvenlik kodu güçleniyordu.
"Siktir"
Diyip havalandırmalara yöneldim. Açıktı. Ayaz gaz bombasını içeri atmıştı ve havalandırmalar açıktı!

Tekrar kodu kırıp düğmeye bastığımda havalandırmalar tekrar açıldı. Sinirle inlediğim sırada karavanın kapısı açıldı ve içeriye iki silahlı girdi.

Buse ile aynı anda arkamızı döndük. Silahların ikiside bize doğrultulmuştu. Gözüm Buse'ye kaydı. Tedirginlikle bana bakıyordu. Sakin ol diye oynattım dudaklarımı. Başını salladı.

Adam
"Ellerinizi kaldırın!"
Diye emir verdiğinde ikimizde yavaşça ellerimizi kaldırdık. Adam telefonunu çıkardı ve Buse'ye doğrulttu.
"Bu değil"
Dedi.

Bir anda patlayan silah sesiyle gözlerim büyüdü ve üzerime baktım. Acıyla feryat sesi Mavişimden geliyordu.

"Ah!"
Diye bağırıp iki büklüm oldu ve karnını tuttu. Arka cebimden silahı çıkarttığımda iki adam çoktan dışarı çıkmışlardı.

Hızlıca eğilim Buse'nin yanına. Canını acıtmadan kaldırmaya çalıştım onu.
"B-bora?"
Diye fısıldadı. Sesi çok zor çıkıyordu. Hızla attım kendimi karavandan.

"Ayaaz! Doruuk! Zehraaa! Yardım edin!"
Diye bağırdım.
"Yardım edin Buse ölüyor!"

Hira Demir:

Çalan sirenlerle küfür mırıldandım. İçeri hızlıca koşarken karşıma Egehan çıktı.

"Egehan!"
Diye cırlayıp ona koştum. Tam sarılacakken
"Sen kimsin be! Eniscan nerede! Bora nerede! En önemlisi BABAM NEREDE!"
Diye bakındı. Yo yo yo olamazdı değil mi?

Eniscan
"Ege!"
Diye bağırıp bize koşunca
"Eniscan! Kanka nasıl çıkacağız buradan! Ayrıca bu kız kim? Mehmet amca? Yağız? Siz ne yapıyorsunuz burada?"
Dediğinde içim bi kan ağlamaya başladı.

Ne yani hatırlamıyor muydu beni?

"Egehan kaç yaşındasın?"
Dedi Eniscan
"Şaka mısın oğlum sen?! 16 yaşındayız ya?"
Dediğinde çığlık attım. Egehan
"Bir şey sorucam harbiden kimsin sen!"
Dedi.
"Karınım gerizekalı!"
Diye bağırdım.
"Karım mı? Evlendim mi lan ben? Eniscan? Bana bak yalan söylemiyor değil mi?"
"Hayır kanka 2,5 yıldır Hira ile evlisin"
Dediğinde Egehan
"Yok artık!"
Dedi.

Babam
"Şimdi buna vaktimiz yok! Çıkalım buradan!"
Dedi.

Dışarı kendimizi attığımızda kimsecikler yoktu. Zehralar neredeydi? Bora? Karavan?

İki Audi yanımızda makas atarak durduğunda içlerinde Zehra ve Doruğun olduğunu gördük. Ve arabalara dağıldık.

Hastaneye geldiğimizden beri 3,5 saattir aynı koltukta oturup parmaklarımla oynuyordum. Kalıcıydı... Hafıza kaybı kalıcıydı. Hayatının benimle olan dönemi sıfırlanmıştı resmen.

Hayat bir sınavdı. 3 yanlışın 1 doğruyu götürmediği büyük sınavdı. Boş bırakamaya gerek yoktu. Sallasak belki tutardı.

Egehan'da boş bırakmamıştı hayatında tek bir noktayı. Onunkini silmiştiler. Oda bilmediği bir boşluğu doldurmaya çalışacaktı şimdi.

Mafya Çetesi #Wattys2017Where stories live. Discover now