Mafya Çetesi #Wattys2017

22. Bölüm Kuzen!

Medyada Hira'nın rus kuzeni Maya oradaki adıyla Maria. İyi okumalar

Hira Özer:

Sabahleyin kalktığımda Egehan yoktu. Ben bana sarılmasını bekliyordum ama neyse buda olur.

Yataktan kalktım banyoyu aramaya başladım. Odasının içindeki banyoyu bulunca oraya doğru yöneldim. Kapıyı açtığımdaki manzara pek iç açıcı değildi

"Gönaydon Hora"
"Günaydın Bora"
Bora'yı Egehan'ın banyosunda diş fırçalarken bulmak ve benim üstümde dün akşamdan kalma kıyafetlerimin olması pekala!

"Kızlar nasıl?"
Dediğimde diş macununu tükürdü. Ve bana döndü
"İyiler 4 güne taburcu olacaklar"
Dediğinde yüzüm güldü.

"Eee sen ne yapıyorsun burada?"
Dedim arkamdan gelen Doruğa
"Vardiya değiştik. Yasemin erken kalktığı için onlarla gitti. Hadi hazırlan 10 dakikaya çıkacağız"
Dedi. Üstüme baktım.
"Ben hazırım aslında"
"Sen eve git. Biz seni oradan alırız"
Dedi. Kafamı salladım. Telefonumu alıp evden çıktım. Egehanların eviyle bizim ev arasında pek mesafe yoktu. En azından Yasemin'inki kadar uzakta değildiler.

.

Bora Çakır: dün gece Hira uyanınca

Egehan'ın göğsünde yatan bir adet Hira Eniscan'a sarılarak uyumuş bir adet Yasemin depresyonda bir Doruk ve zorla Seattle'a gönderilen bir Ayaz.

Doktor'un Buse'nin kanını getirmesiyle Egehan Hira'yı kaldırdı. Enis Yasemini uyandırdı ve eve gittiler. Doktor

"Zehra hanımı normal odaya aldık. İsterseniz girebilirsiniz"
Diyince ikimizde kalktık.

Doruk derin bir nefes alarak odanın kapısını açtı. Zehra uyanmıştı ve tavana bakıyordu. Doruk koşarak ona sarıldı.

"Ben sana 90'ı geçme demedim mi Zehra!"
Dedi. Oda korkmuştu. Hemde çok. Zehra
"Doruk vallaha çok hızlı değildim sadece gittiğimiz yerden çıkarken hızımı arttırdım. Sonra ne direksiyon tuttu nede frenler"
Dedi.

"Geçmiş olsun Zehra"
Dedim bende. Bana baktı
"Buse nasıl?"
"Kanı daha yeni geldi. Verecekler 2 saate uyanır"
Uyanamazdı. Biraz daha sürerdi. Ama mutlu olsun diye öyle demiştim. Doktor

"Gençler hadi dışarı hasta biraz dinlensin"
Dedi. Doruk Zehra'nın dudağına küçük bir öpücük kondurup saçlarını öptü ve dışarı çıktı.

Yaklaşık yarım saat sonra içeri girmeme izin verdiler. Doruk uyumuştu. Doktor üzerime bir şeyler giydirdi ve içeri girdim. Buse duvarda sıkışan taraf olduğu için hâlâ durumu kritikti.

Odadan içeri girdiğimde kulağımı bip bip sesleri doldurdu. Buse'yi 5 farklı hortuma bağlamıştılar. Üstünde yesil bir hastane elbisesi vardı. Yanına yaklaştım.

"Hadi güzelim uyan artık. Çok özledim gözlerine bakmayı. Çok özlediler seninle şakalaşmayı."
Dedim.
"İstediğin olacağa benziyor bitanem. Hira yalnız kalamayacağa benziyor"
Dedim. Elini sıkıca tuttum.

"Sende görmek ister misin? Hadi aç o mavilerini kendin gör"
Dedim. Bir anda makinede uzun bir bip sesi çıkınca gözlerim pörtledi. Doktor içeri girdi ve beni çıkardılar. Anırmaya başlayınca Doruk

"Neler oluyor Bora bir sakin ol!"
"Buseeee!"
"Abi bir sakin ol sadece makineleri jeneratöre bağladılar. Merak etme o iyi"
Dedi. Beni yerime oturttuktan sonra doktor dışarı çıktı.

"Sadece makine bozulmuş Buse hanım gayet iyi "
Dediğinde gülümsedim. Sonra Doruk

"Artık uyu Bora yarın vardiya değişimi yapacağız ve kızlara bir şekilde Ayaz'ın gitmesi gerektiğini söylemek zorundayız"
Dedi. Kafamı salladım ve geriye yasladım. Buse'yi camdan seyrediyordum. En sonunda uykuya daldım.