28. Bölüm Amcam mı?

69.5K 2.8K 272
                                    

Aşırı dozajda Egehan'dan öldü. Yazarınızın hazin sonu ,') Neyse neyse. Bu bölüm bol sövmeli geçecek inanıyorum. Yorumlarda birine baya söveceksiniz inanıyorum da. O yüzden telefonumu sessize alıcam beş dakikada bir insan olmayan hayvan yavrusuna söveceksiniz. Hadi iyi okumalar

Hira Özer:

Odama çıktım. Kapıyı açtığımda karşımda babamı görmemle şoka girdim.

"Baba?"
"Hoşgeldin ve geçmiş olsun"
Tek kaşımı kaldırdım. Sonra
"Saol"
Diyip yatağıma yöneldim. Babam
"Bugün bir şeyler yapalım mı?"
"Hayır. Çok yorgunum"
Dddim ve kendimi yatağa attım. Babam

"Bu akşam evden çıkma"
Dedi.
"Öyle olacak zaten"
Dedim. Babam kafasını sallayıp odadan dışarı çıktı. Cidden bu adam neyin peşindeydi? Yatağımın üzerine yüz üstü yattım. Gözlerim ağırlaşıyordu. Ne çok uyuyordum bu aralar? En sonunda kendimi tutamayıp kendimi uykuya bıraktım.

*******

Uyandığımda akşam olmuştu bile ve baya terlemiştim. İlk önce yerimde biraz gezindim. Babamla aynı evde olmak beni huzursuz ediyordu. Ayrıca kin kusuyordum o adama. Neden baba dediğimi anlamış bile değilim?

Yatakta doğrulurken biraz canım acımıştı. Banyoya doğru giderken aklıma banyoya giremeyeceğim gelince somurtup kuru şampuanı saçıma sıktım.

Saçlarımı şirin bir ev topuzu yaptıktan sonra kendime gelmek için yüzümü yıkadım. Karnım zil çalıyordu. Hatta şu anda kazınıyordu. Banyodan çıktığım gibi aşağıya yöneldim.

Babam aşağıda hoş bir yemek masasıyla beni bekliyordu. Bugün ne kadar tuhaftı? Aşağıya inip karşısına oturdum. Şarabı açınca

"Ben içemem"
Dedim. Aslında içebilirim şu anda ama içmek istemiyorum.

"İçersin içmişsindir önceden"
Dedi. Tabikide şarap içtim! Ama sanırım ben içmiyorum diye algıladı

"Hayır baba doktor yaran iyileşene kadar bir süre alkollü içicekten uzak dur dedi"
Demedi. Sadece sallıyorum. Babamın yüzündeki gülümseme solunca
"Peki"
Dedi.

Keşke şu yara şimdi olmasaydı. Sayesinde korunmasız hissediyordum kendimi. Çünkü dövüşemiyorum! Kalkıştığım zaman canım çok acıyordu. Arkadan bir yardımcı

"Hira hanım sizin tuzsuz yemeniz lazım!"
Dedi ve koşarak önümdeki tabağı aldı. Babam dahada somurttu. Kadın önüme yeni yemek getirdiğinde titrekçe

"Teşekkürler"

Dedim ve yemeğe gömüldüm. Babam

"Nasılsın?"
Dedi. Kaşlarımı kaldırıp
"Hiiç yani 8 yıldır gayet rahatım. Okuluma gidiyorum derslerimi çalışıyorum. Arkadaşlarım falanda var allah razı olsun sorduğun için"
Dedim alayla. Babam denen piç
"Hira lütfen"
Dedi.

"Ne lütfeni ya! Resmen beni yetim bıraktın piç kurusu! Evde anne diyebileceğim insan 12 yıl önce öldü! Baba diyeceğim insan ise 8 yıldır yüzüme bakmıyor! Ne lütfeninden bahsediyorsun be adam! Hiç bir okul gösterime geldin mi! Karnelerime baktın mı! Hiç halimi hatrımı sordun mu? Ben ağladığımda yanımda mıydın? Hayır. Sevinçle çığlık atarken burada mıydın? Hayır! Sen ne lütfeninden bahsediyorsun be!"

Dedim. Sinirden yine sırtım acımıştı ve nefes nefeseydim. Evde kimse yoktu. Herkes çıkmıştı. Üzerimde ise füme renginde bir pantolon ve beyaz bol bir bluz vardı. Bluz neredeyse omzumdan düşüyordu. Babam

"1. Gerçek"
Dedi.
Arkamdan bir anda ellerim kelepçelendi. Neler oluyordu. Babam ayağa kalktı. Benide saçımdan tutup kaldırdı. Çığlık atmaya başladım.

Mafya Çetesi #Wattys2017Where stories live. Discover now