Vampir Yasaları 1- Hiraerth | Tamamlandı

TANITIM

Bölüm şarkısı: CEM ADRİAN- BEN GELDİM

Gökyüzünü aydınlatan tek şey Dolunay'dı. İnsanları ele alınca göz gözü görmeyen bir durumdu. Fakat genç kızın vampir gözleri öylesine keskin ve net görüyordu ki ışığın hiç olmadığı bir yerde bile olsa onun için her zaman aydınlıktı.

Yürümekten yorulan genç kız kimsenin olmadığını bilsede, etrafına göz gezdirdi ve bir dövme gibi tenine işlenen görkemli beyaz kanatlarını her iki yana açtı. Kanatları Sigori'deki vampir klanına göre daha büyük ve beyazdı. Sigori'deki tek beyaz kanatlara sahip vampirdi. Bu ilk başlarda ona bir dezavantaj sağlasada, gerçekleri öğrendikten sonra o büyük avantajlarından olmuştu. Bu düşüncesi üzerine bir süre düşündü ve ardından kısa bir kahkaha attı.

"Ben başlı başına bir avantajım. " dedi ve göğe doğru hızla yükseldi.

Ne yöne gideceğini bildiğinden olabildiğince hızlı uçuyordu. Yükseldi iyice yükseldi ve tüm ihtişamıyla gökte hükmünü sürdüren Dolunay'a doğru uçtu.

Babasının anlattığı bir rivayete göre her üç bin yıl sonra olan Dolunay'da melekler göğe iner ve Dolunay'ın etrafını sararlardı. Tanrı'dan insanlar için iyilik ve merhamet diler ve kuvvetli nefesleriyle bunu gökyüzüne üflerlerdi. Her meleğin duası Dolunay zamanı yağan yağmurda insanların üzerine yağar ve onlara bir koruma kalkanı oluşturdu. Dolunay'a yaklaştıkça parlak ışık görüşünü azaltıyordu. Biraz daha yaklaştığında bunun Dolunay'ın ışığı olmadığını meleklerin ışık huzmesi gibi olan kanatlarından kaynaklandığını fark etti. Sayamayacağı kadar melek Dolunay'dan parçalar koparıp, gözlerini yumarak dualarını mırıldanıyor ve ardından onu gökyüzüne doğru üflüyordu. Üfledikleri parıltılı toz  gökyüzüne karışıyordu.

"Melek tozu... " diye düşündü genç kız.

Neredeyse Dolunay'a geldiğinde genç kız görünmez bir kalkana çarptı ve hızla geriye doğru savruldu. Kanatlarından yansıyan turuncu ışığı gördüğünde, telaşla bir çığlık attı. Kanatları yanmaya devam ederken, bir melek attığı çığlığı duymuştu. Merakla bakışlarını kızın olduğu yöne çevirdiğinde ilk başta onun bir melek olduğunu düşündü. Bembeyaz bir tene ve ipeğimsi beyaz saçlara sahipti. Melek şaşkınlıkla kıza ve yanan kanatlarına baktı. Ardından hızla kızın yanına geldi. Kızın yanına ulaştığında kanatları kül olmak üzereydi. Kızın kanatlarına kuvvetli nefesini üflediğinde kanatlarındaki ateş hızla söndü. Kız rahat bir nefes alırken, kurtarıcısına döndü. Gördüğü güzel yüze şaşkınlıkla bakarken, meleğinde yüzü kızın yüzünden farksız değildi.

Farklı bir vampir hikayesi.