sleep

4.1K 572 61
                                    

Eve döndüğümüzü hatırlıyorum. Yol boyunca, giderken yaptığın gibi elimi tutmuş, göz bandımı çıkartmamam için tembihleyip durmuştun.

Eve döndüğümüz sabah, sizde kalmak zorunda kalmıştım.

Annem, üvey babamla yemeğe çıkmış, beni de açlıktan öleceğim korkusu ile sizin eve kitlemişti.

Yani kelimenin tam anlamı ile kitlenmiştim.

Annen çıkmama izin vermiyordu ve sende salondaki koltukta oturup halime gülüyordun.

En son pes edip koltuğa geçtiğimde annen de mutfağa gitmişti.

Televizyonda en sevdiğim program vardı ve senle beraber bunu izlemeyi çok severdik.

Bacaklarımı ortadaki pufa uzatıp arkama yaslanmıştım.

Daha sonra hiç beklemediğim bir şey yapmıştın.

Kafanı bacaklarımın üstüne koyup, beni iyice koltukta sıkıştırdığını hatırlıyorum. Rahat rahat yatmaya başlamıştın.

"Ne yapıyorsun?" demiştim, genelde böyle davranmazdın. Bu kadar yakın olmazdık.

"Yatıyorum," demiştin. Kolunu yüzüne koyup gözlerini kapatmıştın. "Önemli bir şey olursa söyle, kaçırmak istemiyorum."

O gün programda bir çok şey olduğuna eminim ama sanırım, sevgili kolun sayesinde sadece yarısı gözüken yüzünü incelemekten, bende izleyememiştim.

Annen içerideyken bunu yapabilmen de ilginçti, o zaman pek anlam verememiştim ama sorgulamak da istememiştim.

Asık şaşırdığım şey ise annenin içeri hiç gelmemesiydi.

Sadece bir süre sonra seslenmiş, bizi yemeğe çağırmıştı.

Seni uyandırmanın oldukça zor olduğunu o zaman öğrenmiştim. Gerçekten, hiç orada uyuyup kalabileceğini tahmin etmemiştim.

alphabet boy | hoseokWhere stories live. Discover now