×4

457 68 35
                                    

Luke, hava 22 derece olmasına rağmen uzun kollu giydi ve bu, tüm dikkatleri üzerine çekmeye yetti. Kolundaki kesiği kimsenin görmesini istemiyordu. Onun intihar etmeye çalıştığını ya da şu kendini kesen tiplerden olduğunu düşüneceklerdi ve Luke ikisi de değildi. Sadece baş ağrısından kurtulmaya çalışmıştı ama bunu kimseye anlatamazdı. Kimsenin ona inanacağını sanmıyordu. Selam, ben Luke. Gecenin bir yarısı tırnaklarımdan kan geliyor ve başım ağrıyor. O yüzden kendimi kesiyorum. Garip ama işe yarıyor. 

Kim buna inanırdı?

Luke biyoloji dersinde tahtaya yansıtılan kısa filmi umursamayacak kadar düşünceliydi. Bu durumu -artık her ne ise- bir şekilde halletmek zorundaydı. Tırnaklarından kan gelmesi ile ilgili bir hastalığa yakalanmış olabilirdi. Tabi öyle bir hastalık olsaydı.

Kolundaki kesiğe bakabilmek için tişörtünü dirseklerini kadar sıyırdı. Bir değişim yoktu. Bıçağın geçtiği yer şişmiş, kabuk bağlamıştı ve Luke bunun uzun süre orada kalacağını biliyordu. Bu da en az bir ay boyunca kısa kollu tişört giyemeyeceği anlamına geliyordu. Luke kaşlarını çattı ve sıkıntıyla tişörtünün kolunu eski haline getirip birinin onu izleyip izlemediğini merak etti, etrafına bakındı. Siktir.

Calum kaşlarını çatmış bir halde ona bakıyordu ve Luke onun kolundaki izi gördüğünü gözlerinden anlayabiliyordu.

Koca bir siktir.



time of death || muke (+)Where stories live. Discover now