×8

421 72 33
                                    

Fena sıçtım.

Ashton koşarak Luke'un yanına gelirken "Git" diye mırıldandı Luke. Ashton onu bileklerinden yakalayıp ellerini suratından uzaklaştırdı. "Ne sikim yapıyorsun?"

"Git, Ashton." Luke kafasını arkasındaki duvara vurmaya başladı. "Tanrım, sadece git."

"Doktora gitmeliyiz."

"Hayır, hayır hayır. Gitmelisin."

Luke kafasını sertçe duvara geçirdi ve gözlerini yumdu. Ashton ona dehşete kapılmış bir ifadeyle bakıyor, kaşları çatık olsa da suratındaki şaşkınlık ve endişe açıkça belli oluyordu. Luke'un ellerine baktı ve kanamanın kaynağının tırnakları olduğunu fark etti. Kaşları daha çok çatılırken Luke'un hıçkırığı kulağına dolduğunda çocuğun suratına çevirmişti bakışlarını. Luke gözlerini yummuştu, yanakları gözyaşlarıyla ıslanıyordu. Ashton onun kendisini kastığını fark edebiliyordu.

Sonra Ashton için garip, Luke içinse rahatlatıcı bir şey oldu. Her zamanki şey.

Luke tekrar aynı hissi yaşadı, nefessiz kaldı, gözleri aniden açıldı ve dudakları oksijen için aralandı. Birkaç saniye öyle kaldıktan sonraysa vücudundaki gerginlik yok oldu. Ashton onun bir an orgazm yaşadığını düşünse de hiçbir orgazmın bu şekilde olmayacağının farkındaydı. Yine de önlem almak istiyordu.

"Orgazm?"

Luke ona ters bir bakış attı. "Ciddi misin?"

Ashton cevap vermedi. Saniyeler önce Luke'un canının hiç olmadığı kadar yandığını görmüş, bir an onun öleceğini düşünmüştü. Tırnaklarından kan geliyordu ve bu hayati sıvı zemini boyamıştı. Ama şimdi iyi gözüküyordu. Teni hala solgundu, bedeni çok hafif bir şekilde titriyordu. Ashton onun tırnaklarına baktı ve kanamanın durduğunu fark etti. Kesinlikle bir açıklamaya ihtiyacı vardı. "Luke-"

"Anlatacağım."



time of death || muke (+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin