6. Bölüm : @ruhlar_alemiii

329 29 30
                                    

Merhaba. Herkese. Bölümü yaşadığım bazı olaylardan dolayı tekrar düzeltmek istedim. Ben kitabını okumadım,fakat eğlenceli bir şeye benzediği belli. Bana ikizim tavsiye etti. -benim de bir twinim var puahahhaah-

Evett. Nasıl olsa bu kısmı okumayacaksınız,daha fazla saçmalamayayım öyleyse. Yeni başlayanlar için keyifli okumalar!


ruhlar_alemiii

1-Adınız?

Adım Rümeysa. Sadece Rümeysa.

2-Bir yazara sorulacak en önemli soru belki de... Kendinize idol edindiğiniz ya da "Onun ilhamıyla yazıyorum." dediğiniz yazar ve kimse var mı? Varsa adlarını rica edebilir miyim?

Bir yazarı idol olarak görüyorum tabii ki ama biraz değişik bir insan olduğumdan bunu daha sonralara saklamak istiyorum. Belki bir gün açıklarım, bilmem.

3-Günün en çok hangi vaktini seversin? Neden?

Sabah ezanından sonra ortada bir sessizlik oluyor ya,biraz sonra kuşların öteceğini biliyorsunuz ama yine de o sessizliğintadından vazgeçemiyorsunuz. İşte tam o zamanı...

4-Uğurlu eşya olarak nitelendirdiğiniz bir nesne?

Uğurlu eşyam diye adlandığım bir şeyim yok. Genelde eşyaların daha çok zarar verdiğini düşünürüm,yük oluyor filan. Bu düşüncem,biraz üşengeç biri olduğumdan sanırım.

5-Yazmak dışında hoşlandığınız bir hobiniz?

Yazdıklarımı okumak ve keşke daha iyi yazabilsem diye düşünmek olabilir...

6- Yazdıklarını inanarak mı yazıyorsun? Veya şöyle mi desem... Yazdıkların tamamen hayal mi yoksa bazen duyduğun veya yaşadığın olaylardan da oluyor mu?

Her yazı bir parça gerçeklik taşır ama hayaller olmazsa kurgu da olmaz.

7- Yemek desem? Ne anlatırsın? (Hem isim hem fiil olarak değerlendirebilirsin, Türkçe lastiklidir nereye çekersen çek :D)

Şu sıralar yememek fiilini çok iyi başardığım söylenebilir. İlk kez diyet yapıyorum, dua edin...

8- Kaçmaz sorumuz... Issız bir adaya düşsen yanında olmasını isteyeceğin üç şey ne olurdu?

Bir helikopter,internet ve ilaçlanmış bir ev sanırım...

9-Okurlarından aldığın ve seni fazlasıyla sarsan(sevinç veya üzüntü fark etmez) bir mesaj ya da yorumu bizimle paylaşabilir misin?

Bir okurum karakterim için "Bu kadar sevmesi doğru mu?" diye sormuştu. Herkese yanıt verdiğim halde onu cevaplamadım.

10-Yazarken özel olarak dinlediğin bir müzik var mı?

Karışık oynata basarım ama genelde dinlemem.

11-Ramazanda kaç gün oruç tuttun? Şaka şaka. Yeni bir proje düşünüyor musun?

Ş anlık tek projem yazdıklarımı bitirmek ve üniversite kazanabilmek. Ve evet tuttum, hepsini... Çünkü neden tutmayayım?

12-Sizin için en olan bir kitap?

İşte yine bir bana özel sorusu. Sanırım paylaşabilmeyi öğrenmeliyim.

13-Hamarat,hanım hanımcık bir ev kızı mısın? Yoksa söz konusu temizlik olunca yan gelip yatmaya mı çalışırsın?

Yan gelip yatmaya çalışan ama annesinin zoruyla hamarat olan tipik bir Türk kızıyım...

14-Seninle ilgili bilmediğimiz "ufacık" bir detay?

Düzeni çok severim ama düzenleme yapmayı değil.

15-Kendini üç kelimeyle nasıl tanımlarsın?

Bağlı,gerçekçi,üşengeç.

16-Wattpad'e ne zaman üye oldunuz ve amacın ne idi?

Çok eskiden fanfic okurdum ama bir ara kapatmıştım buraları. Bir gif ile gelen ilhama dayanamayıp ilk kez o zaman yazmaya başlamıştım.

17-"Bayanların yaşı sorulmaz." derler ama yaş istesek?

18 veya 19'dan gün aldım. Gerçekten dünyanın en tartışılan konusu bu olabilir.

18-En sevdiğin insan evresi? Bebek,çocuk,ergen,genç,orta yaşlı,yaşlı... Neden?

Yaşlılık. Ölüm gerçekten yaklaşınca,bazı pişmanlıklar üzerine yüklenince anlıyor insan aslında dünyaya çekildiğini ve vaktini harcadığını. Gerçekten yalan bir Dünya'da yaşıyoruz,bazen alıp başımı gidesim geliyor ama Dünya işi gücü yokmuş gibi yine beni bulur diye şüpheleniyorum.

19- Kendinle gurur duyduğun bir an?

Yok sanırım.

20- Ve yazarımıza son bir soru... Sana vereceğim malzemeler ile ufak birkaç satır rica ediyorum. Sayfanda paylaş ki yazını,çalınma gibi durumlar olmasın.

·Kırmızı bir kalemlik

·Kay marka su şişesi

·Bant makinesi

·Cımbız

Adam üstüne basa basa söylediği kelimelerin ardından telefonu hiddetle kapatıp boş evdeki ayak seslerinin yankısıyla içeriye daldı. Müdürün şüphesi adamı durdurmaya yetmeyecekti. Yıkık dökük bir odanın içinde kurduğu küçük ofiste, kırmızı kalemliğonden çıkardığı silgi ile aradığı numarayı hınçla geri götürmeye başladı. Karısını kurtarmak için giriştiği bu plan artık son demlerindeydi. Arkasında iz bırakmamalıydı. Geriye sadece eline geçecek olan masum bir kozu işbirlikçisiyle paylaşması kalmıştı. Kamerasını eline alıp pencerenin önüne geçti ve aşağıdaki evlere aradığını bulmak için yakınlaştırarak teker teker bakındı. Bir kadın cımbızıyla kendine bakım yaparken diğeri ise pencerenin önünde Kay marka su şişesindeki suyu çiçeklerine boşaltıyordu. Ama adamın asıl istediği karşıt cins biriydi ve sonunda onu bulmuştu. Hem de tam tahmin ettiği bir şekilde. Tişörtünü giyinen adam aynalı dolabın karşısında saçlarını düzeltiyordu. Tam onu çekmek için tuşa uzanırken hemen ardında ona sarılan bir kadın belirmişti. Tuttuğu kadının bu kadar zeki olabileceğini düşünmeyen adam bir anda afalladı. Deklanşöre basması gerektiğini anladığı gibi bir fotoğraf çekip makineden çıkmasını bekledi. Eline geçen fotoğrafı havada sallayıp yüzünde oluşan sinsi gülücüğü es geçerek bant makinesinden çıkardığı yapışkanla onu diğer ipuçlarının yanına bırakmış oldu. Sonra beynine fısıldadı. "İşte şimdi elime düştün, Müdür..."

Teşekkür ederim ;)

Yazarlarla RöportajWhere stories live. Discover now