Sizce iki mafya aynı kıza aşık olursa ne olur?
Siz olsanız kimi seçerdiniz ?
Ares "O Meriçi öldürücem benim olana hangi cesaretle böyle bir şey söleye bilir" dediğinde kafam durdu. Onun söylediği kelimeleri düşündüm ne demişti 'benim olana hangi ce...
Artık son ders teydik ve kapı birden açıldı. Ben kim kin bu öküz diye düşünürken içeriye giren kişi ile şok oldum.
Ares dudağı patlamış, saçı danık bir şekilde yanıma oturdu. Ne oldu acaba buna, yoksa kavga falan mı etmişti. Meraktan çatlayacaktım nerdeyse ama ben sorsam bile bana cevep vermes. Bunu bildiğim için zaten hiç sorma girişiminde bile bulunmadım. Zaten bana ne ki ondan ama yinede olsa çaktırmadan gözümün kenarıyla ona baktım. Dudağı kötü güzüküyordu ve bu tehşisle kavga etiği kesinleşti. Tam cesaretimi topladım Arese kavga mı etiğini soracaktım kapı yine açıldı ve içeriye gözü morarık, onunda dudağı patlamıştı bir Meriç girdi. Ben neler olduğunu anlayana çalışırken zaten derste bitmişti. Ne yani bu ikisi mi kavga etmişti, acaba neden kavga etiler. Merakıma yenik düşüp hemen Meriçin yanına gidip yanına oturdum. "Meriç Aresle kavga mı etiniz" pat diye deyiverdim. Nasıl çıktı o kelimeler azımdan anlamasamda artık çok geçti söylemiştim. O da " Artık Aresin yanında oturucak sın zanediyordum, ne işin var benim yanımda " dedi souk bir ses ile. Meriçi hiç böyle konuşurken görmemiştim. Bana neden bu kadar souk davranıyordu ki sadede onun yanında oturmayacaktım. "Meriç neden bu kadar souk davranıyor sun "dedim üzülmüştüm aslında Meriçle iyi arkadaş dık yada ben oyle düşünüyodum. "Souk falan davranmıyorum Azra, hadi gidip otur Aresin yanına" dedi. Ne yani tek sorun benim Aresle mi oturmamdı. "Tek sorun bumu Meriç " dedim bende O da " Evet tek sorun bu " dedi ve kalktı giti ben öyleçe arkasından baka kaldı. Bende hemen yerime oturdum Aresle konuşmak istemiyordum. Zaten herşey onun yüzünden olmuştü. "Ne o benimle konuşmayacak mısın ?" diye sordu. "Ne konuşa bilirim ben senle be" dedim bende. Gerçektende onunla konuşmak istemiyordum. "Tamam sen bilirsin "dedi ve önüne dündü. Sanıtım biraz bozulmuştu. Aman canım bana ne bozulursa bozulsun. Bende önüme dündüm ve dersi dinlemeye başladım.
Dersler sonunda bitmişti, tam kalkıyordum ki Aresin o souk sesini duydum. "Şu ödevi bir kafede buluşupta yapalım. Aslında benim için önemli değil ama senin için önemli sanırım" dedi. Ne yani bu öküz beni mi düşünüyordu. Bende hayretler içerisinde " Tamam nerede buluşacaız?" diye sordum. "Ben sana mesaj atarım" dedi ve çıktı giti. Ben orada şok olmuş bir halde kala kaldım. Bu benim numaramı nereden biliyor. Birkaç dakika orada öylece kala kaldım. Sonra kendimi toparlayıp sınıftan çıktım. Bu gün Irmak ve İrem alışverişe gittikleri için bende eve yalnız gidiyordum.
Kaldırımda yürürken yanıma bir araba yaklaştı. Tırsıp daha hızlı yürümeye başladım ve sonra o tanıdık sesi düydum. "Azraaa" bu Meriçti. Bu çocuk her gün araba mı deiştiriyordu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Meriçin arabası😉😉😉)
Bende arkamı döndüm ve durdum. O da yanıma yaklaştı ve arabayın camından bana bakıp " Hadi atla" dedi. Anlamayan gözlerle ona baktım. "Seni yalnız bırakacaımı düşünmüyorsun değil mi "dedi ve bende mecburen arabaya bindim.
İkimizde bir şey söylemiyorduk. Eve yaklaştığımız zaman ilk önce ben konuştum. "Bana kızgın sın sanıyordum " dedim. Bana yandan bir bakış atı ve tekrar önüne döndü . "Evet sana biraz kızgınım ama kendini afetirmen için sana bir şans verebilirim" dedi. Ben de "Ne şansından bahsediyorsun?" diye sordum "Mesela benimle bir kahve içe bilrsin"dedi "Ne zaman? "diye sordum yine. O da biraz düşünüyormüş gibi yaptı ve cevap verdi "Bu gün seni almaya gelmeden önce mesaj atacağım"dedi ve arabayı durdurdu. Bana cevap hakı vermedi bile. Ben tam itiraz edecektim ki "İtiraz kabul etmiyorum, yoksa afetmem " dedi. Bende son çare olrak arbadan indim. Dur biraz bu beni tehtit mi etmişti yoksa banamı öyle geldi. Bana jeton daha yeni düştü bu benim numaramı nereden biliyor . Bugün her halde el birliğiyle Azrayı delirtelim demişler. Ben şimdi Arese ne diyeceim. Hadi bakalım cık işin icınden çıka bilirsen.
Birkaç saat sonra zaten kızlar gelmişlerdi. Olan biten her şeyi onlara anlatım ikiside şok içinde beni dinlediler. "Napıcam ben şimdi?, ne diyeceim Arese ödevide yapmam lazım ama Meriçede borçlu hisediyorum. Bir akıl verin kızlar ne yapayım?"diye sordum Irmak "Ben seni tanıyorum eğer kedini Meriçe borçlu hisediyorsan onunla git, Areside ara bügün işin çıktığını ve gelemeyeceğini söyle, ödevide başka zaman yaparsınız" dedi . Bende İreme döndüm ondan onay bekler gibi. İremde " Eğer böyle kendini daha iyi hisedicek sen, sen bilirsin" dedi. Irmak beni iyi tanıyordu ben birisine borçlu kalmaktan nefret eden birisiydim ve Meriçe karşıda borçlu hisediyordum. Ama eğer şimdi onunla kahve içmeye gidersem kendimi biraz daha iyi hisedicektim. Bende" Tamam ozaman ben Aresi ara..." diyordum ki bende Aresin numarasının olmadığı geldi aklıma. "Ama bende Aresin numarası yok ki" dedim Irmak" E kızım siz nasıl buluşacaktınız ki ?"diye sordu " O bana mesaj atacağını söyledi" dedim İrem " Al bende var numarası" dedi. Biz İreme şaşkın gözlerle bakarken o ne var dermişcesine bakıyordu Dayanamadım ve sordum" Aresin numarasının sende ne işi var" dedim " Arda benim kuzenim onlarda beraber takıldıkları için hepsinin numarası var" dedi . Biz Irmakla aynı anda " Arda kim?" diye sorduk İremde "Arda hani şu Aresin çetesinden olan hani Ateşte var" dedi. Şimdi anlamıştım. Zaten birinci gün de beraber gelmişlerdi sınıfa. "Tamam ver numarayı" dedim. O da bana telefonunu uztatı. Hemen alıp kendi telefonuma yazdım ve Aresi aradım. İkinci calıştan sonra açtı "Ne var" dedi. Bu telefonları böylemi açıyordu " Ares ben Azra şeyyy demek için aramıştım" dedim "Ne o ben mesaj atana kadar dayanamadın mı" dedi alay eder gibi "Ne dayanamıyacaım be benim işim çıktıda bugün gelemeyeceim diyecektim" dedim "Ne işi" diye sordu "İş işte Ares bildiği iş" dedim bende " İyi anladık ne uzatıyor sun" dedi ve kapatı ben öylece telefona baka kaldım. Sonra kendimi toparlayıp kızların yanına gitim. Irmak "Ne dedi" diye sordu heyecanlı heyecanlı "Ne desin Irmak tamam dedi" dedim bende "İyi be bir şey demedik hadi sen hazırlan" dedi ve İremi kolundan tutup dışarı çıktılar. Ben de hazırlanmaya başladım. Üzerime siyah bir kot, siyah bir tişört giydim ve deri ceketimi de giydim, sacımı düzleştirdim,makyaj olarakta rimel,eyeliner ve parlatıcı sürdum. Kızların yanına gidip oturdum ve Meriçten gelecek olan mesajı beklemeye başladım.
