Sizce iki mafya aynı kıza aşık olursa ne olur?
Siz olsanız kimi seçerdiniz ?
Ares "O Meriçi öldürücem benim olana hangi cesaretle böyle bir şey söleye bilir" dediğinde kafam durdu. Onun söylediği kelimeleri düşündüm ne demişti 'benim olana hangi ce...
BÖLÜM İLE ALAKALİ BİR SORUN OLUĞU İÇIN YAYIMLAYAMADIM SİZDEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM
LÜTFEN OKUYUN
Arkadaşlar sınavlarım olduğu için bölümü çok hızlı yazdım eğer hatalar varsa özür dilerim. Umarım bu bölümüde beğenirsiniz. Sizin oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Sizin desteğiniz benim için çok önemli.
Diğer bölümü Aresin ağzında yazmamı istiyorsanız bunu yorumlarınızla belirtin lütfen.
Beni arkasından sürüklemeye başladı. Kolumu öyle bir sıkıyor du ki canım acıyordu ama bunu ona tabikide söylemedim. Bir şey de söyleyemiyordum şu an çok sinirli olduğu için meçburen ona beni sürüklemesine izin veriyorum. Beni nereye götürdüğünü bilmeden.
Azranın ağzından :
Ares beni arkasından sürüklemeye devam eti. Bir şey de sölemiyordu, sadece önüne bakıyordu. Evden çıktığımızda kolumu hâlâ bırakmamıştı ve morardığına yemin edebilirim.
Bir arabaya doğru yaklaşıyorduk, büyük ihtimal Aresin arabası. Karanlıkta seçemiyordum ama yanına yaklaştıkça gözüme dahada güzel güzüküyordu. Ohaaa karşımda siyah bir Lamborghini vardı. Ve hayır oyuncak falanda değil.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Ben arabaya hayran hayran bakarken Areste bu bakışlarımı fark etmiş olmalı ki bu soruyu sordu "Ne o çok mu beğendin ?" tabiki bunu söyledikten sonra sırıtmayıda ihmal etmedi. Bakışlarımı bu muhteşem arabadan aldım ve Arese çevirdim. Sanırım biraz yumuşamıştı.
"Bu araba beğenilmez mi ?"
Ama o beni takmadan arabayın kapısını açtı ve beni tabiri caizise koltuğa fırlatı. Benim ağzım resmen O şeklini alırken, gözlerimide açabildiğim kadar açtım. O da kapıyı kapatıp sürücü koltuğuna geçti.
"Çok kibarsın Ares !" dedim imalı bir şekilde
"Şu an çok sinirliyim kendi iyilin için sus!" dedi
Normalde olsa bende onun bağrışına karşılık verirdim ama şu anda gerçektende sinirli gözüküyordu. Bende onu bırakıp arabayı inçelemeye başladım. Aklımdan Arese arabanla evlene bilirmiyim? diye yalvarmak geçmedi desem yalan olur. Valahi araba çok güzel. Ah bu araba bende olucaktı ama nerde o şans.
"Arabayla değilde belki sahibiyle olabilir ama ben sana bakmam yani şansın 0" dedi
Birden Aresi sesi ile irkildim. Ne ama ben bunu içimden söyemiştim. Rezil oldum çocuğa.
"Şey...ben onu içimden düşünmedim mi ?"
"Sen içinden düşündün ama ben senin düşüncelerini okudum "
"Gerçekten mi ?" diye sordum hayretle
"Ya kızım sen mal mısın. Ben senin düşüncelerini nasıl okuya bilirim. Sesli düşündün"
Ben nasıl anlamadım ya. Ben alkolü bir şey içmedim ama bu bendeki kafa ne böyle. Çocuk haklı nasıl okusun benim düşüncelerimi. Kendimi iyice salak gibi hisetim.
"Ne malı ya sensin mal. Ben senin şaka yaptığını anladım ama sen bozulma diye şey etim" sonuna kadar yalanlama bide ona mı iltiraf edicem. Tabikide yalanlıyıcam.
"Sen bana mal mı dedin?"
Bu soruyun altındakı tehtidi anlamamak için salak olmak gerekir. Tabi sadece altan altan tehtid etmeklede kalmadı bir de bir bakış atı. Ben cevap veripte vermemek arasında kalmışken yine konuştu.
"Çevap ver!"
Bağırmamıştı ama böyle söylemesi dahada korkutmuştu ama tabikide çaktırmıyıcam.
"E...evet "
Lanet olsun ben kekeledim mi ? Hayır ama ya bunu yapmış olamam değilmi. Ay çok sinirlendi galiba. Keşke öyle demeseydim.
"Bu seni ilk ve son afedişim olsun. Bir kere daha böyle bir şey dersen afetmem!" dedi uyrarırcasına.
Bu konu hiç iyi yere gitmiyo hemen deiştirmem lazım. Zaten adam kavga eti bir de ben üstüne gitmeyeyim. Yani şimdi sinirli biraz altan alıyım. Yalannn şu anda öyle bi bakıyorki resmen arabayın kapısını açıp atlayasım geldi. Evet en iyisi konuyu deiştirmek.
"Hem sen Meriçi neden dövdün?"
"Bu seni ilgilendirmez!"dedi sert bir şekilde. Sanki bi şey dedim sadece bir soru sordum bir dövmedi kaldı. Bende aklımdan geçenleri söyledim.
"Sanki bir şey dedim. Sadece bir soru sordum bir dövmediğin kaldı " dedim
Oda yukarı bakıp sabır diledi galiba. Eee benimle uraşmaya o başladı şimdide beni çekmek zorunda.
"Sen neden sabır diliyosun. Hem beni zorla arabana bindir, hemde sabır dile" dedim ve kafamı cama doğru çevirdim
"Kızım sen hiç susmaz mısın. Arabaya bindiğimizden beri ağzın kapanmadı"
Bana baktı ve yine sabır diledi. Tamam tamam kabul ediyorum Aresle uraşmak hoşuma gidiyo. İçimdeki ses 'Ne o Aresle uraşmak neden hoşuna gidiyo' diyip sırıtmaya başladı. Bende onu bir güzel pataklayıp susturdum.
Ben bunları düşünürken zaten binayın önüne gelmiştik. Ona doğru dönüp "Beni zorla eve bıraktığın için sana teşekür etmelimiyim ?" dedim
"Senden eve bıraktım diye teşekür istiyen yok ama seni o piçin elinde kurtadığım için ede bilirsin" dedi
Onun bahsetiği kişi Meriç mi? Evet onun bu son zamanlarda ki tavırlarından rahatsız oluyorum ama onu ölesiye dövmesi gerekmiyordu.
"Sana hiç bir konu için teşekür etmiyicem!" dedim ve onun bir şey soylemesine fırsat bile vermeden indim
Ben apartmana doğru ilerlerken hâlâ gitmemişti. Neyi bekiliyordu ki. Onu umursamayı içeriye girdi. İçeriye adım atığım anda tekerleklerin o acı sesi doldurdu kulaklarımı. İçimdeki ses ' bu neyin havası' derken bende ona katıldım. Burda daha fazla mal mal dürmayı bırakıp yukarı çıktım. Kızlar gelmemiştir diye tam kapıyı anahtarımla açıyordum ki kapı açıldı. İçimi bi an korku kaplasada kapıyın arkasında Irmağı görmek beni rahatlatı. Tabi hemen soru yamuruna tutu "Kızım neredesin sen ya. Çok merak etik. Nereye gitiniz? Bizden sizin arkanızdan çıktık ama sizi göremedik. Bide taksi ile geldik. Hem neden bu kadar uzun sürdü sizin gelmeniz "dedi ve bana pis pis sırıtmaya başladı
"Ne öyle pis pis sırıtıp duruyorsun. Aklındaki o şeytani düşünceleri hemen sil çünkü bir şey olmadı. Sadece beni eve bıraktı bu kadar "
"Sen benim ne düşündüğümü nereden biliyorsun? "
"E kaç yılık arkadaşımsın bırak o kadarınıda bileyim"
Hemen gelip bana sarırdı tabi bende ona. Birden ikimizinde üstüne bir ağırık çöktüğünde bunun İrem oldugunu anlamıştım. Onları çoook seviyordum.
Biraz konuşup saat geç olduğu için yatmıştık. Bu akşan İremde bizde kalıcaktı. Onlar her zaman olduğu gibi Irmak ile beraber yatmaya gittiklerinde bende hemen odama çıkıp aşkık olduğum yatağıma yatım.
