Bölüm 7

10.4K 402 7
                                    

Azranın ağzından :

Biraz daha Meriçle sohpet etik ve ondan sonrada o telefonunda bir şeyler  kurcalamaya başlamıştı bende tekrar o muhteşem deniz manzarasına geri döndüm. Ben manzarayla ilgilenirken baya bir vakit geçmişti. Artık yavaş yavaş canım sıkılmaya başlamıştı. Kızlarıda merak etim acaba ne yapıyorlar. Bu gece İremde bizde kalacaktı. Eve gider gitmez kesin beni sorguya çekeceklerdi. Ben bunları düşünürken gözüm birden kapıya kaydı  gerçektende o birada mıydı...

Şu an ne yapacağımı şaşırmış durumdaydım. Gerçekten mi ? Hayat benimle dalga mı geçiyor ? Birisi bana evet dalga geçiyor bu şaka o kapıda olan kişi Ares değil desin. Şaka gibi gerçekten şu anda Ares kapının önünde bana ve Meriçe ölümcul bakışlar atıyor du. Ben şu anda ne yapmam gerektiğini düşünüyordum ama yok olmuyor aklım resmen durdu bir şey düşünemiyorum. O bakışlarını saymıyorum bile. Off ya ne yapıcam ben hemen bir şey düşünmem lazım yoksa bu Ares beni öldürücek. Tamam sakinim hem ne var ki sadece bir arkadaşımla bir şeyler içiyorduk değilmi ve bu kişide Aresin nefret etiği bir kişi idi. Ares bizim masaya doğru gelmeye başladığında hemen masadan kalktım.
Meriç "Nereye Azra " diye sordu. Sen daha bufada bur birazdan kıyamet kopucak haberin yok.
"Hiç tualete gidip geliyorum" dedim

"Tamam"

Bende hemen yürümeye başladım. Arkamı döndüğümde Aresinde arkamdan geldiğini gördüm.
Hemen önüme dönüp kızlar tualetine girdim. Oda arkamdan geldi ve kapıyı kiplitledi. Ne yapmaya çalışıyor bu manyak ya. Şansıma kimsede yoktu!!.
"Ares senin burda ne işin var " dedim

"Bu soruyu benim sana sormam lazım. İşim var deyince Meriçle buluşacağını düşünmemiştim "dedi.

Ben ne desem diye düşünürken Ares bana yaklaşmaya başladı. Bu neden böyle yaklaşıyor ya. Alsında tırstım çünkü öyle bir bakıyordu ki. Bende arkya boğru gitmeye başladım. Bu manyak neden benim üstüme, üstüme geliyor.
"Ares neden üstüme doğru geliyor sun" dedim korkak bir sesle. O nasıl oluyor diye sormayın çünkü korkunca oluyor.

"Ne o kotktun mu " dedi

"Ne korkacağım senden be " dedim bende. Korksam bile ona tabikide çaktırmayacak tım. Artık gidecek yerim kalmadıgı için sırtım duvara dayanmıştı. Ama bu hâlâ geliyodu. Neden burmuyor bu ya. Ensonunda beni kedi ile duvarın arasına sıkıştırdı.

"Sevgilinle bulşacağını söyleseydin en azından yalan söylemezdin" dedi. Bu artık bardaği taşıran son damlaydı. Bende bağrarak konüşmaya başladım
"NE YALANİ BE. SEN KİME YALANCI DIYORSUN. BEN SANA YALAN FALAN SÖYLEMEDİM" dedim ve duvarla onun arasından çıktım. Tam kapıdan çıkacak ken ona dündüm
"Ve biz Meriç ile sevgili falan değiliz ve olsak bile bu seni ilgilendirmez" dedim ve çıktım. Meriçin yanına ilerledim.
"Meriç kalkalım mı artık" diye sordum
"Tamam sen nasıl istersen" dedi o da. O hesabı öderken ben onu dışarda bekliyordum. Çok sinirlenmiştim. Beni yalancı konumuna düşürmüştü. Ben ona yalan söylemedim ki. Ben ona sadece işim  çıktı demiştim. Ama o bana yalancı demişti.

Ben bunları düşünürken Meriçte gelmişti ve beraber arabayın yanına adımladık.Meriç sürücü koltuğuna geçti bende onun yananındaki koltuğa geçtim. Yol boyunca hiç bir şey konuşmamıştık. O da hiç bir şey sormamıştı. Acaba Aresin oraya geldiğinden haberi var mı dır. Eve gelince Meriç binayın önünde arabayı durdurdu. Bende Meriçe döndüm
" Bıraktığın için teşekürler " dedim
"Önemli değil. Görüşürüz " dedi o da ve bende " Görüşürüz " dedim ve arabadan indim.
Eve girir girmez hemen kızların yanına girim. Salonda otuyorlardı, bende hemen yanlarına gidip koltuğa kendimi atım. Irmak hemen beni soru yamuruna tutu
"Nasıl geçti ? Ne yaptınız ? Nasıl bir yere gitiniz ? Ne konuştunuz ? Aaaa kızı  anlatsana çatladık burda "dedi
Bende hemen onun sorularına cevap vermeye başladım.
"Birincisi çok kötü geçti ama bunun Meriç ile hiç bir alakası yok, ikincisi ne yapabilriz bir şeyler içtik, ayrıcada gitiğimiz yer kafeydi ama pahalı bir yer olduğu beliydi, üçüncüsude öyle havadan sudan konuştuk " dedim onlar İremle beraber beni ağızları açık dinliyorlardı.
İrem " Peki neden iyi geçmedi " diye sordu Irmakta onu kafasıyla onayladı.
Bende olan biten her şeyi anlatım. İkiside çok şaşırmışlardı.
İrem "Peki Ares sizin orada olduğunuzu nereden biliyoymuş" diye sorunca bende düşundüm acaba nereden bile bilir diye ama aklıma hiç bir şey gelmedi.
"Bilmiyorum İrem. Yatalım mı artık " diye sordum bende. Bu güm çok yorucu geçmişti. İkiside beni onayladıktan sonra odalara dağıldık. Sadece iki tane yatak odası olduğu için Irmak ve İrem beraber tatıcaklardı. Bende hemen odama geçip üstümü deiştirdim ve hemen kendimi yatağa atım. Hiç bir şeyi düşünmemeye karar verip kendimi uykunun kolarına bıraktım.

Sabah alarmın o iğrenç sesi ile uyandım telefonumu duvara atasım gelmişti ama bir de parası aklıma gelinçe bu fikirden hemen vaz geçtim. Hâlâ kalkmadığı  aklıma gelince hemen kalktım ve hazırlanıp İrem ile Irmağı uyandırmaya gitim. Tam kapıda durup içeri hızla girdim ama korkutma hayakerim suya düştü çünkü onlar kalkmışlardı bile.
İrem " Ne dalıyon öyle bir şey mi oldu" dedi
"Sizi korkutacaktım ama siz uyanmış sınız " dedim ve dudak büzdüm
Irmak " Çok beklersin canımmm" dedi bende ona dil çıkarıp hemen mutfağa gidip kahvaltılık bir şeyler hazırladım ve beraber kahvaltı yapıp evden çıktık.

Okulura yürürke Aresin yanında nasıl oturacağımı düşünüyordum. Ona gerçektende çok kızgındım beni direk yalancılıkla suclamıştı. Ama ben ona yalan söylememiştim ki. Hem ona ne ki kiminle istersem görüşürüm.
Ben bunları düşünürken okula gelmiştik bile. Kızlarla beraber hemen sınıfa cıktık. Kapıdan girdiğimde gördüğüm manzara neden içimi acıtı. İşte bunun cevabını bilmiyorum.

Umarım beğenirsiniz.

Piskopat MafyamWhere stories live. Discover now