Bölüm 29-SENİ SEVİYORUM

22 12 18
                                    


Tam bir yıl. Bana aşık olmayı öğreten adam gideli tam bir yıl oldu. Onu unutmayı çok denedim. Başka adamları aldım hayatıma, evime, hatta yatağıma ama kalbime alamadım. Gerçi ben benim olmayan bir şeye başkalarını nasıl alabilirim ki?

Bugün ben pes ediyorum. Bugün benim vazgeçtiğim gün. Ben yalnız öleceğim. Ben bundan kırk yıl sonra yine bu bankta yine böyle elimde kamera bu güzel manzarayı izlerken öleceğim. Yine aklımda Uzay olacak. Kızmıyorum ona özlüyorum sadece onu. Her insan kalp kırıklıklarıyla farklı şekilde savaşır biliyorum. Ama Uzay o kadar çok savaş kaybetmiş ki savaşmak yerine kaçmayı seçiyor artık anlıyorum onu. Bu yüzden Can'ı bıraktım, bu yüzden artık kimseyi hayatıma almayacağımı biliyorum bende tıpkı Uzay gibi kaçıyorum artık. Ben benim canımın çok yanacağını biliyordum ama en önemli şey aşk dedim ve kabullendim bunu. Ben sadece gerçekten bir umut olduğuna inanmıştım. Bana öyle güzel bakmıştı, bana öyle güzel sarılmıştı ki, bana öyle güzel gitmem demişti ki ben gerçekten de bir umut olduğuna inanmıştım. Benimle birlikte yaşayan, benimle birlikte uyanan, evimde çıplak ayakları ve pijamasıyla yürüyen, salonda sigara içip perdelerimi sarartan o adamın eksikliği hiç bitmedi hep büyüdü.

Kalbimde yavaş yavaş açılan bir delik vardı bugün o delik benim kalbimi yuttu. Bugün yine gelse yine git demem, diyemem. Bugün yine gelse ben yine sarılırım ona o gidene kadar. Yine gider biliyorum. Bu kırık dökük adam hep gider biliyorum yinede ben onunla bir dakika daha geçirmek için her şeyimi veririm. Herkes sizi sevemez. Sevdiğiniz insanlarsa hiç sevmez. Beni ise zaten kimse sevmedi. Yinede bu adamın beni sevme ihtimali için sahip olduğum her şeyi riske atarım. Kalbimde kalan bir gram yaşama isteğini de riske atarım ben onun benim olma ihtimali için.

Ölmek sorun değil lakin ölmeden önce bir kez daha ona sarılmak isterim.

Annemin sözleri canlanıyor kafamın içinde. "Aşk uğruna alınan her riske değer" diyor. Değermiş demek ki gerçekten. Bir anneyi kızından ayırıp mutlu edebiliyorsa aşk her riske değermiş demek ki. Annem vaktinde kendi aşkı için beni riske atmışken beni nasıl kendimi riske atmayayım ki şimdi.

Birden Uzay'ın kokusu sarıyor her tarafı. Gözlerimi manzaradan ayırmıyorum. Korkuyorum. Delirmiş olmaktan çok korkuyorum. Kafamı kaldırdığımda yanımda olmamasından korkuyorum. Onun varlığını hissediyorum. Birini görmeden varlığını fiziksel olarak hissetmenin mümkün olduğunu bilmezdim. Derin bir nefes alıyorum. Kokusu tam bir sene sonra tekrar ciğerlerime doluyor. O benim uyuşturucum, sigaram. Ciğerlerim bu adamın güzel kokusuyla bayram ediyor. İçimdeki İstanbul neşeyle dans ediyor. Senelerde geçse aradan ben hep onu arar, onu özler, onu düşler, onu isterim.

Ben onu hisseder, onunla nefes alır, onunla var olurum. Ben her şeyimle onunum. Bu kadarı da fazla olmalı. Bir insan bir insanı bu kadar sevmemeli. Aşk dediğimiz lanet bu kadar basit olmamalıydı.

Ama böyle işte, aşk bu kadar adi. Kalp bu sahibine bu kadar nankör işte.

Yutkunuyor. Ağlayacağım. O yutkundu diye ağlayacağım ben. Ben onun konuşmadan önce sesli bir şekilde yutkunmasını bile çok özlemişim. Bu nasıl bir aşk Allah'ım. Bu adam ne güzel bir adam Allah'ım. Bu adam beni sevse ve ben biraz olsun mutlu olabilsem ne olurdu Allah'ım.

Sevdiğiniz birini ölüm dışında kaybettiğinizde ne oluyor biliyor musunuz? Umarım bilmiyorsunuzdur. Elinizi uzatsanız dokunabileceksiniz ama elinizi uzatamıyorsunuz. Ağlasanız size sarılabilir ama ağlayamazsınız biliyorsunuz. Özlüyorsunuz. Perdelerinizi sararttığında ona bağırdığınız günleri özlüyorsunuz, size sevgi sözcüğü kullanmadığında kalbinizdeki o acıyla ona bir şey belli etmemeye çalıştığınız günleri özlüyorsunuz, size güvenmediği ve sizi ağlattığı günleri bile özlüyorsunuz. Sarılabileceğiniz adamın gözleri bile gözlerinizle buluşmadığında anlıyorsunuz birini kaybetmenin ne demek olduğunu. Bütün hücreleriniz onun bedenine çekilirken parmak uçlarınız onun parmak uçlarına değmeyince hayatın size gerçek yüzünü gösterdiğini fark ediyorsunuz.

ZAMANDA VE UZAYDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin