Korku Okulu

Korku Okulu - 8.Bölüm - Kamp

Artık veda vakti geldi arkadaşlarımıza... Cenk, cesetleri teker teker toplayıp gömdü. Tabii Kaan hariç. Bizi öldürmeye çalışan kişiyi birde gömmek için mi uğraşıcaz, oracıkta bıraktık onu. Cenk'in işi bittikten sonra oradan hızla ilk geldiğimiz okula doğru koştuk. Çünkü Tülin'in yaradı hafif denilmeyecek kadar vardı.

Okula vardık ve tam girecekken gözüme üçüncü kattan gelen ışık yansımıştı. Ama şuan umrumda değildi zaten hiç üçüncü kata çıkmadım. Hemen orda kaldığımız odaya geldik ve Tülin'in yaralarını çantamda bulunan sargı beziyle sardım.

Odaya baktığımda gözüme direk Meral'in çantası takıldı. Onların eşyalarını görünce onlar aklıma geliyor ve üzülüyorum. Bu yüzden çantalarındaki yiyecek, içecek vb. şeyleri boşalttıktan sonra onları yatakların altına koydum.

Tüm yiyecekleri ortaya koyduk ve üçümüzüde uzun süre yetecek yiyecek vardı. Aslında az yiyecek vardı ama o yedi kişi olduğumuz zamanlardaydı. Şimdi sadede üç kişiyiz.

Biraz yiyecek yedikten sonra biraz macera için Tülin ve Cenk'e kamp fikrini söyledim. Onlarda o kadar sıkılmış ki hemen onayladılar. Ama bana direk çadır nasıl bulucaz dediler. Üst katta birkaç tane gördüğümü onlardan 2 tane alacağımı söyledim. Onlara dışarı çıkıp beni beklemelerini söyledim, bende üst kata çıkıp hemen çadırları alıp yanlarına indim.

Kamp yapacağımız yer okulun hemen önü ama amaç biraz eğlenmekti. Cenk çadırları kurarken Tülinle bende ateş yakmaya çalışıyorduk. Her şey hazır olduğunda hava kararmıştı ve biz ateşin etrafında oturup sohbet etmeye başladık.
.
.
.
Sohbet etmektende bıkmıştık artık. Neredeyse bir saattir sohbet ediyoruz. Tülin şişe çevirmece oynayalım mı ? dedi. Cenk ve bende kafa sallayarak onay verdik. Yemek yiyerek oynamakta ayrı bi güzel oluyor. Neyse ilk Tülin bana soruyordu. Bende cesaretlilik dedim. Bana yanımızda bulunan kısa ağacı gösterip oraya çıkmamı söyledi. Bende mecburen yaptım.

Aşşağı indiğimde Tülin bana sırıtıyordu. '"Gülünecek bir şey mi var?" dediğimde daha da kahkahalar atmaya başladı. Elbette sıra sana gelecek dedim kısık bir sesle.

Şişeyi tekrar çevirdim, ben Cenk'e soru soracaktım bu sefer. Doğruluk mu cesaretlilik mi seç bakalım? dediğimde heralde bende yaptığım için altta kalmamak için cesaretlilik dedi. Aslında Tülin gelse daha iyi olurdu ama Tülin'in hıncını Cenk'ten çıkaracağım.

Ne desem diye düşündüğümde aklıma direk bugün üçüncü katta gördüğüm ışık aklıma geldi. Her ne kadar o an umrumda olmasada şuan çok merak ediyorum. Orada ne olduğunu öğrenmek için Cenk'i oraya göndermem tek fırsattı...