SEN LEYLA'SIN 🕸️ 16

6.2K 550 35
                                    

Şarkı bitince ayağa kalkıp deniz'in kıyısına dikildim. Deniz zihnim gibi bulanık, dalgalıydı. Günlerdir beynime ağ ören örümceklerin ayak sesleri gibi dalga sesleri hatıralarımın üzerini örtüyordu. Başımı kaldırıp gökyüzüne baktım. Kararmaya başlayan bulutlar iç karartıcıydı. Bulanıktı her şey zihnim gibi. Karadeniz de denizin kıyısına kurulmuş şehir de yer de gök de karanlıktı. Çabalayıp çabalayıp yol alamamak, bu labirentin içinde koşup durmak öylesine yormuştu ki pes ediyordum. Denize doğru bir adım atmak istiyordum. Sonra karanlık suların beni yutmasına izin vermeliydim. Hiç kimseydim ben. Ardımda da hiç kimse kalmayacaktı. Tek bir adım. Sonra...

Sonrası da cehennemdi. Yapamazdım.

Telefonu yeniden elime alıp o müzisyeni bir kez daha aradım. Uzun uzun çaldıktan sonra açtı nihayet.

"Alo?"

"Özür dilerim gene rahatsız ediyorum ama başka bir şarkı daha söylemiş olmalısınız."

"Söylediğimiz bütün şarkıları gönderdim. Başka şarkı söylemedik."

"İçinde yalnızlık geçen bir şarkı daha olmalı."dedim ağlamaklı sesimi bastırmaya çalışarak. Adam güldü.

"Abla sen şaka mısın?"

"Ne olur yardım edin. Benim o şarkıyı bulmam lazım."

"Bu hafta okuduğum bütün şarkıları gönderdim. Birinin takıntılarıyla uğraşamayacak kadar meşgulüm. Tekrar arama!"

Telefonu yüzüme kapatmıştı. Çaresizce denize bakıp gururumu da aynı denize bıraktıktan sonra yeniden aradım. Açmıyordu. Tekrar, tekrar aradım.

Sonunda telefonu açtı.

"Bana bak! Nasıl bir psikopatsın bilmiyorum ama senin takıntılarınla uğraşamam. Amacın ne senin?"

"Bir kez daha düşünün ne olur. Benim için çok önemli."

"Yeter artık! Numaramı kimden buldun? Bir kez daha ararsan polise gideceğim!"

Telefon tekrar yüzüme kapandığında Yavuz'dan gelen iki arama vardı. Çantamdan peçete çıkartıp elimi yüzümü sildikten sonra arkamdaki banka gidip oturdum.

Yavuz tekrar arıyordu. Bir iki öksürükle boğazımı temizledikten sonra açtım telefonu.

"Alo."

"Leyla! Ne oluyor? Neredesin?"diye sordu telaşla.

"Sahildeyim."

"Ne işin var orada? Bir şeyler mi hatırladın?"diye sordu az sonra.

"O şarkıyı bulursam belki hatırlarım, diye çay bahçesine gittim. Şarkıyı da geçmişimi de bulamadım."

"Hala sahilde misin?"

"Evet."

"Beş dakikaya oradayım."

Telefonu kapattıktan sonra birkaç derin nefes alıp kendimi toparlamaya çalıştım. Birkaç dakika sonra telefonum gene çaldı. Yavuz sahile geldiğini, nerede olduğumu soruyordu. Çay bahçesinin yakınlarında denizin kenarındaki alt yolda olduğumu söyledim.

Biraz sonra Yavuz göründü. Yaklaştıkça yüz hatları da belli olmaya başlamıştı. Kaşları çatılmış, yüzü asılmış halde bana doğru geliyordu. Oturduğum yerden kalktım.

Yanıma geldiğinde bir şey söylemeden yüzüme baktı bir süre. O sormayınca ben açıklamaya başladım.

"O şarkıyı bulursam hatırlayabilirim, diye düşündüm. O yüzden kafedekilere o gün çalan şarkıyı sormaya geldim ama..."

SEN LEYLA'SINWhere stories live. Discover now