Sabahın ışıkları yüzüme vururken, ilk olarak esneme hareketleri yaptıktan sonra gözlerimi araladım ancak yüzümün bir kaç santim uzaklığında Min Yoongi beklemiyordum. Heyecanla geri çekildikten sonra bir kaç saniye akşam neler olduğunu ve neden burda uyuduğumu düşündüm ardından gözlerimi kocaman açıp Yoongi'ye baktım.
Üzerindeki kıyafetlerin değişmiş olması iyi miydi kötü müydü bilememiştim madem üzerini değişmişti neden beni burdan kovma gereği duymamıştı?
Kafamdaki soru işaretini bir kenara itip asıl önemli olan konuya geldim elimi Yoongi'nin alnına yerleştirdiğimde ateşinin düşmüş olmasına sevinerek gülümserken, gözlerini açması bir olmuştu. Elimi geri çekip yataktan hızla kalkacaktım ki kolumdan tutup beni olduğum yere tekrar yatırdı bana doğru eğilip soru soran bakışları eşliğinde
"Akşam ne oldu anlat !" Dediğinde yavaşça yutkunup "Bir şey olmadı" dedim mırıldanarak.
"Neden üzerimdeki kıyafetler ıslaktı?" Fantazi olsun diye falan olacak değil ya.. "Ateşin vardı ben de iyi gelir diye seni duşa sokmak istedim sonra üzerini değişmedim yani doğal olarak"
Geri çekilip beni serbest bıraktığında, yerimden kalkmıştım."Saçma şeyler mırıldanmadım değil mi?" Diye sorduğunda şeytani bakışlarımı içime atarak
"Yani..bir kaç saçma cümle kurmuş olabilirsin" diyerek gözlerimi kaçırırken o ince minik gözlerini şaşkınlıkla açıp bana bakmıştı.
Dudaklarımı öne doğru uzatıp tatlı ses tonumla,
"Bo Nayaaa!! Ben..çok yalnızım biliyor musun? Bir ilişkiye girmeyeli uzun zaman oldu diyerek üzerime atlamak üzereydin ama neyse ki kendimi korudum" diyip kollarımı göğüs hızamda çarpı işareti yapıp giderken, hayretler içinde bana bakarak"Şaka yapıyorsun değil mi?"diye sorduğunda ona aldırmayıp daha fazla çıldırtmak isteyerek mutfağa gittim.
"Şaka falan değil Bay Min Yoongishii" diye seslenip.
Dolaptan şişe suyu alıp içmeye başlarken içten içe kendini yediğine emindim sinirli adımlarıyla mutfağa girip, üzerime yürüdükten sonra beni dolapla arasına almasıyla şok içinde elimdeki şişeyle ona bakakalmıştım.
"Bak! Eğer şaka yapıyorsan bunu kötü ödersin" diyip adeta ağzımın içine girerken, bugün benimle zoru neydi merak etmiştim.
"Aishh! Çekil. Tamam ya şaka yaptık bana yaklaşmaya amma meraklıymışsın" diyip onu ittikten sonra suyumla birlikte odama ilerledim kalbimin ağzımda atmasından nefret ediyordum her defasında bunu bana yapmayı başarıyordu.
**
Bugün onunla uğraşmak benim için eğlenceli olucaktı ama hayat bugün yine 'Bo Na senin sinirlerini bozmadan rahat etmem diyordu'
Tae Yeon pişkin pişkin gülerek Yoongi'nin omuzunda ellini gezdirip adeta onun ağzına girmeye çalışırken , kendime neden bunları izliyorum ki? Diye sorarak yerimden kalktıktan sonra,sırt çantamı takıp kapıyı açarken bir el buna engel olmuştu.
"Nereye gidiyorsun?" Diye soran Yoongi ile gözlerimi devirip"Sizi izleyip değerli dakikalarımı heba edemeyeceğime göre gidip biraz dolaşacağım"
"Bekle birlikte gideriz kaybolursun falan bana emanetsin başıma dert alamam" diyerek saçma bir cümle kurdu.
"Yok sen sevgilinle otur ben almayayım" diyip onu ittikten sonra kendimi dışarı attım
YOU ARE READING
BLACK (MİN YOONGİ)✔
FanfictionAnnesine kızgın ve soğuk büyüyen Bo Na bir gün annesinin telefonu ile annesinin düğününe davet edilir. Gittiğinde ise şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Düğüne gitmenin tek güzel yanı Yoongi ile kesişen yolları olur.
