"Derin."
"Derin, uyansana, saat kaç oldu, geç kalacaz."
Yatakta debelenip yorganı kafama çektim.
"Begüm." Belli belirsiz bir mırıltı çıkarttı.
"Kalk hadi, bir saat sonra ders var."
"Ne dersi ya?" Yorganın içine iyice gömüldüm.
Üstümdeki yorganı çekiştirip yere fırlattı. Gözlerimi zorlukla aralayıp yüzüne bakarken gözlerini kocaman açmış sinirli bir halde tepemde dikiliyordu.
Sol kolumu gözlerimin üstüne kapatırken homurdadım.
"Hastayım ben, midem bulanıyor, başım da ağrıyor, git sen."
Omzumu ve belini dürtüp hala kaldırmaya çalışıyordu.
"Derin kalk, hasta falan değilsin."
Kolumu yüzümden çekip gözlerine yalvararak bakarken mırıldandım.
"Çok hastayım, beni bırak sen devam et."
Gözlerini devirip başını sallarken odadan çıktı.
Yataktan tam anlamıyla sürünerek kalkıp ayağımı sürüye sürüye mutfağa gittim.
Kupama çay doldurup tam karşısındaki sandalyeye oturdum.
"Kayra nerede?"
Yüzünü buruşturdu. "Arzu hanımla antrenmanı var."
"Arzu kim ya?"
"Ingilizce öğretmeni, yirmi beş yaşında, bir seksenlik, uzun bacaklı, sinir bozucu derecede ince bir ses tonu var, saatlerce spor yapsa da bozulmayan saçları bir de."
"Hangi okuldan mezun olduğunu da öğrendin mi?"
"Yıldız teknik-, dalga mı geçiyorsun sen benimle?"
Kıkırdadım. "Kıskandın mı sen?"
"Kıskanmadım, sürekli Kayra'nın üstünde olan ellerini kırmak istiyorum o kadar."
Kaşlarımı çatıp korkmuş gibi bakarken gülüdüm.
"Birilerinin keyfi fazla mı yerinde ne?"
"Güzel bir şarkı var kulaklarımda."
Başını iki yana sallayıp anlam veremeyen bir ifadeyle gülümserken çayından son yudumu aldı.
"Evde tembellik mi yapmak istiyorsun?"
"Evet." Dudaklarımı büzüp yalvarır gibi baktım.
"Pijama, film, abur cubur?"
Ellerimi çırpıp başımı salladım.
"Peki." Yerimden fırlayıp kollarımı boynuna doladım.
"Tamam dur, tamam mıncırma."
Film seçmek için odama gittim, Arda'nın doğum günümde aldığı kutuyu açtığımda, kaşlarımı çattım, ondan hiç haber almamıştım, iyi olmasını diledim.
Bütün filmlere göz atıp 'One Day' de karar kıldım.
Begüm elinde kupalarla salona girip koltuğa gömülürken birkaç adım arkasından yürüyüp elimdeki dvdyi yerleştirdim. Koltuğun kenarından battaniyeyi alıp Begüm'ün yanına otururken jenerik akmaya başladı.
**
"Kerem gibi." dedi Begüm, filmin bitiş jeneriği akarken.
"Nasıl yani?"
