Part 36 | special gift.

4.4K 163 28
                                    

Merhabalaaaar. Bugün canım baya sıkkındı bu yüzden yeni bölümü yazdım. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı. Neyse iyi okumalaaar!

Öptüüm çok.

Hatırlatma:

''Ben beğendiklerini düşünüyorum.'' dedi Louis.

''Beğendiniz değil mi?'' dedi Liam seyircilere bakarak.

Seyirciler bağırıp alkış çaldılar.

''Canlı dinlemenizi isterdik ama sanırım YouTube'dan izlediniz.'' dedi Harry.

''Ve sen Lucas sakın bizden yeni albümden bir şarkı isteme çünkü söyleyemeyeceğiz.'' dedi Louis ve güldü.

''Pekala, bir reklam arası verelim.'' dedi Lucas ve elindeki kağıtlardan birini Louis'e attı.

Program reklama girdiğinde Louise ayaklandı.

''Gidip makyajlarını ve saçlarını düzeltmem lazım. Hemen dönerim.'' dedi ve masaya ulaşıp tarakları cebine spreyleri koluna sıkıştırdı. Makyaj çantasını eline aldı ve kulisten çıktı.

Bu konu böyle kapandığı için şanslıydılar. Umarım tekrar böyle bir sorunla karşılaşmazlardı.

----------------------

Louise kulisten çıkacağı sırada peşine takıldım. Zayn'i görmem lazımdı.

''Louise beni bekle.'' dediğimde Louise kulisten çıkmıştı ama sonra durdu ve beni beklemeye başladı.

''Nereye gideceksin?'' dedi Alisa.

''Louise ile gideceğim. Hemen döneriz.'' dedim kısaca ve büyük adımlar atarak Louise'e yetiştim.

''Beklettiğim için üzgünüm.'' dedim.

''Eğer biraz daha onaylanırsak programa yarı yapılmış saçlarla çıkacaklar.'' dedi Louise şakayla karışık bir şekilde. Daha sonra koşar adımlarla sahnenin kapısına yetişti.

Her ne kadar ona ayak uydurmaya çalışsam da ondan sonra girmiştim sahneye.

Ve gördüğüm şey inanılmazdı. Sahnede sadece çocuklar ve sunucu vardı ve karşılarında onlarca hatta belki yüzlerce insan vardı. Şimdi Niall'ın neden bu kadar gerilediğini daha iyi anlıyordum. Burada gerilmemek imkansızdı. Ben seyircilere bakarken Louise çocukların yanına yetişip Harry'nin saçıyla ilgilenmeye başlamıştı bile. Aklımı toparlamaya çalışıp Louise'in yanına yetiştim. Çocukların oturduğu büyük kırmızı koltuğun arkasına geçtiğimde Niall ve Zayn bana döndüler.

''Nasılsınız?'' dedim ve yapmacık bir gülümseme kondurdu suratıma. Yapmacıktı çünkü gergindim ve onlar bana şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Haklıydılar çünkü sahneye gelmiştim ve açıkçası benim burada olmamı gerektiren bir şey yoktu.

''Erin?'' dedi Louis kafasını bana çevirdi.

''Erin bana yardım et. Yayına az kaldığına eminim.'' dedi Louise ağzında tarak varken konuşuyordu.

Başımı tamam anlamında salladım ve hızlı adımlarla Louise'nin yanına vardım.

''Şu spreyi söylediğim zaman Harry'nin saçına sıkacaksın tamam mı?'' dedi ve elime spreyi tutuşturdu.

Harry'nin saçlarına bir şeyler yaptıktan sonra bana spreyi sıkmamı söyledi. Ben de dediğini yaptım. Daha sonra Louis'nin saçına geçti. Louis'nin saçını yapmak Harry'nin saçını yapmaktan daha kısa sürmüştü. Ben tekrar spreyi sıktım. Niall'a geçtik ve onun saçına da spreyi sıktım. Kendimle gurur duyuyordum. Her neyse. Unutun gitsindi. Daha sonra Liam'ın saçını yaptık. Zayn'in saçına geçtiğimizde bana baktı ve gülümsemeye başladı. Bense ona bakmamak için büyük bir çaba sarfediyordum.

They Don't Know About UsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin