Göklerdeki Nikah (Tamamlandı)

*11. bölüm*

Yusuf köledir, Züleyha efendi;
Yusuf güzeldir, Züleyha aşık;
Yusuf dillere destandır, Züleyha dillere düşmüştür çoktan;
Bıçaklar keskindir, kadınlar meraklı;
Bıçaklar keskindir, Yusuf güzel;
Etraf ıssızdır, Züleyha ateşli;
Herşey ortadadır, kral çaresiz;
Zindan karanlıktır, Yusuf çaresiz;
Günler zindandır, Züleyha kimsesiz;
Tanrı birdir, Züleyha bilir;
Rüya kesindir, Yusuf bilir;
Bolluk güzeldir, tutumluluk iyi;
Kıtlık acıdır, ektiğini biçmek iyi;
Züleyha yaşlıdır, Yusuf kral;
Züleyha yanmıştır, Yusuf aşık;
Firavun aradan çekilmiştir, aşıklar buluşmuş.

🍃~Katre-i Gam... 🍃

"Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar ..
Aşrı aşrı memlekete kız vermesinler ..
Annesinin bir tanesini hor görmesinler ..
Uçanda kuşlara malum olsun ,
Ben annemi özlerim ..
Hem annemi hem babamı ,
Ben köyümü özlerim .."

Kulaklarında türkü çınlamaya devam ederken , gelinliğinin karşısına oturmuş kınalı ellerini seyretmeye devam ediyordu Hümeyra . Ne de güzel adetler vardı . İnsanın ruhuna etki eden , içini titreten .. Hayatında ilk kez Afra evlenirken kına gecesine katılmıştı . Kendi kınasıda ikinci oluyordu işte .

Kırmızı tül eldivenler ardına gizlenmiş ellerindeki kınayı kokladı . Derin derin çekti içine . Kına cennet kokularından bir kokudur derdi babaannesi . Daha minicik olan avuçlarına sıcak kınayı sürer , sonrada yumruk olan o elleri öper öper ağlardı . Gelin olduğunuda görürüz inşallah Hümeyram derdi . Kirpiklerinden süzülen inci tanelerini elini tersiyle silmeye çalıştı .

-Göremedin babaannecim .'dedi tıkanık burnu yüzünden garip çıkan sesiyle . 'Göremedin .. Bak ben gelin oldum ..'

İnci taneleri ard arda deniz gözlerinden dökülürken , biten kınanın ertesi misafirleri uğurlayan Afra giriverdi odaya . Ve gözleri Hümeyra'ya takıldı .

-Hümeyra ?' Hemen gelip yatağa , yanına oturdu . Elini uzatıp sırtını sıvazladı biricik arkadaşının .'Kuzum sen hala mı ağlıyorsun ? Ama artık kına bitti ağlama . Hem bak birazdan Emir gelecek Serdar'la birlikte . Ağlama ya havuç gibi bir burnu olan kıza mı nikah kıysınlar aa çok ayıp !'

Gözlerini silmeye çalışırken kıkırdadı Hümeyra . Bu kız onu ne yapıp edip güldürmeyi başarıyordu . Hem haklıydı, biraz sonra Emir'in karısı olacaktı. Hemencecik güldü yüzü. Afra memnuniyetle sırıttı.

-Bak işte böyle gülmen lazım . Yarın düğünün var sevdiğine kavuşuyorsun canım arkadaşım .'diyerek gülümsedi Afra . Ona bakıp gözbebeleriyle kucakladı arkadaşını . Herşey halolmuştu . Cem meselesi kapanmış , Hümeyra'nın gelin kınası bile yakılmıştı . Artık önlerinde onları üzecek hiçbir engel kalmamıştı .

-Ben gidip ellerimi yıkayayım artık . Rengi güzel tutmuş mudur Afra ?'diyerek ayaklandı Hümeyra .

-Tutmuştur tutmuştur , en güzel yerden aldım valla .'dedi Afra . Hümeyra odadan çıkarken , Afra'da çalan telefonuna uzandı .

-Efendim ? Evet benim . Hadi ya . Malesef yarın düğünümüz var olmaz . Peki geliyorum o zaman . Teşekkürler görüşmek üzere .'

Yıkadığı ellerinde tutan kınasının rengine hayranlıkla baktı Hümeyra . Koyu bir turuncu renk vardı avucunda . Koşar adımlarla odadaki Afra'nın yanına geldi .

-Afra bak ! 'dedi heyecanla . 'Bak ne güzel renk tutmuş !'

Telefonu kenara koyarak ayağa kalktı ve Hümeyra'nın ellerine baktı Afra . Sonrada yüzüne güzel bir gülümseme yayıldı . Tam istedikleri gibi tutmuştu kına . Adetlere göre rengi güzel tuttuysa , damat gelini çok seviyor anlamına gelirdi .