Yolum Sana Düştü ♠️

12.bölüm

Yeni bölüm geldi 👣
Vallahi yazmak değil bölüm atmak işkence oldu .
İki yazdığım bölüm silindi .
Neyse demek ki bu bölümü yaşamaları lazımmış bizim Demir ve ❤️Ezo'muz

İyi okumalar

O günün üstünden iki hafta geçti .
Bu zaman zarfında Ezo okul kayıtlarını yaptı .
Evini yeniden yerleştirdi Demir ile görüşmeseler de Demir'in aldığı yemek masası ile çok mutlu oldu .
Demir'in kapısını çalıp teşekkür etmek istedi ama gururu buna izin vermedi .
'Sonuçta aşık değilsin bu adama kocan diye sığınmak istedin  seni istemeyeni sende isteme 'diye kendine gaz veren sözler bulup her seferinde onun kapısına bakıp asansöre binip geçti.
Ara sıra Olcay ile karşılaştı ama Demir ile hiç denk gelmediler .

Ezo iki haftanın yalnızlık ve sessizlikle başlayan sabahlarına da alışmıştı bir şekilde yine öyle bir güne uyandı .
Bugünün tek farkı  okulun ilk günü olduğu için heyecanlıydı .
Telefonun sesi ile yatakta yuvarlanıp komidinin üstünden alıp açtı .
"Ablaların bir tanesi mi ararmış beni ?"
"Ezom bir sorun mu var ?"
"Ablam sana da günaydın "
"Günaydın güzelim sen böyle birden neşeli açınca bir şey saklıyorsun bir sorun var sandım kuzum "
"Ne sorun olacak yeni uyandım ve bugün büyük gün heyecanımı seninle paylaşayım dedim "
"Aşk olsun "
"Olsun nazlı çiçeğim hemde dillere destan bir aşk olsun "
"Abla ya "deyip güldü .
Ezo her bozulduğunda aşk olsun derdi Narin de her seferinde olsun der gülerlerdi.
İki kızın hayalide büyük bir aşk ile evlenmekti tıpkı abisi Ahmet ve Berfin aşkı gibi ama ikisine de nasip olmamıştı .
"Eee anlatın Narin hanım size  aşk oldu mu ?"
"Ezo şebeklik yapma çok yalnızsın değil mi ?"
"Abla bana üzülme Hatice gibi bir kuman olduğu için kendine üzül "
"Yine de aklım sende dört duvar arasında tek başına olman canımı sıkıyor "
"Hem de benim geveze bilmiş kardeşimin yalnız olması off çok korkutucu "
"Sen kendinle bile konuşursun kız duramazsın ki "
"Ablam iyiyim hadi kapattım sende iyi bak kendine gül yanaklarından kocaman öpüyorum "
"Her şey dilediğin gibi olsun iyi dersler canım "
"Bende öptüm "deyip kapattılar .
Ezo derin bir nefes alıp yataktan kalkıp banyoya girdi .
Ne giysem diye düşünürken Narin ablasıyla aldığı mini eteklerden birini giymeye karar verdi .
Abileri giydirmediği için odasında giyerdi şimdi karışacak kimsesi olmadığı için yalnızlığın nimetini kullanacaktı .
Yazdan kalma bir hava varken bu şans kaçmaz diye düşündü.
Üzerine beyaz bir tişört ve kot etek altına konveksleri ile güzel olmuştu .
Saçlarını da omuzlarına bırakıp hafif bir makyaj yaptı .
Aynaya baktığında gördüğü kızdan çok memnun oldu .
"Yeni hayatına merhaba de Ezo"deyip evden çıktı .
Binadan çıkıp ilk gün taksi ile gitmek iyi olur diye taksiyi çağırıp bekledi .

Olcay arabasından inince başta tanımadı ama Ezo olduğunu anlayıp uzaktan fotoğrafını çekti.
Bu sabah Demir'i delirtecek şeyi bulmuştu .
"Çok eğlenceli bir çift olacaksınız siz " diye söylenerek kızın yanına gitti .
"Günaydın Ezo "
"Günaydın Olcay bey "
"Ezo neden bana abi demiyorsun ?"
"Şeyy  aslında "
"Yani abi dersen daha mutlu olurum tabi sen istemezsen anlarım "
Ezo aklına gelen söz ile Olcay'a abi diyemiyordu .
Karşısında "Abi deme lazım olur ' demiş bir adam vardı sonuçta.
Ezo adama olumlu anlamda başını salladı .
"Çok güzel olmuşsun ilk günden can yakacaksın belli oldu ufaklık "
"Tabi Demir seni böyle görse ne yapar sana bakanları " dedi gülerek .
Ezo bir şey diyemedi Allah'tan taksi sonunda gelmişti .
"Görüşürüz Olcay ABİ "dedi bastırarak.
"İyi dersler sana da Ezo"
Giden kızın arkasından bakarak "Bana da iyi eğlenceler"

Eve girince koltuk da uyuyan Demir'e bakıp sırıttı .
Ezo'ya ettiği laflardan köpek gibi pişman olmuştu ama kabul etmiyordu bir türlü arkadaşı ama Olcay vazgeçmeyecekti bunun için Demir'i sinir edecek şeyler söylüyordu .
Yanına gidip uyandırdı .
"Demir hadi uyan artık sana bomba haberim var "
"Olcay git başımdan uykum var lan yedi de geldim eve "
"Ben daha hiç uyumadım Demir "
"Gir uyu abi patronun olarak izin veriyorum"
"İnan benim de tek derdim sana abilik görevi yapmak "
"Ne diyorsun be adam ?"
"Senin kuş uçtu uçacak diyorum "
"Bugün okulun ilk günü ve "
Demir konunun Ezo olduğunu anlayınca bir anda uyanmıştı ama bunu Olcay'a belli edecek değildi .
"Senin ki mini etek giymiş "
"Ne var bunda giysin genç kız"
"Hem bacakları da güzel yani bir kere görmüştüm ama o dizinin biraz üstündeydi" dedi.

"Ha iyi o zaman kardeşim sen rahatsız olmadıysan ne diyeyim "
"Hadi iyi geceler o zaman ben yattım "
"Merak edersen fotografını da çektim "
"Haklısın gencecik kız güzel de giysin tabi " deyip odasına gitti .
Demir'in kafasına bir şey mi düştü telaşı ile baktı giderken .

Demir ise Olcay'ın odaya gidişiyle hemen fotoğrafa baktı .
Telefonu duvara fırlatmamak için kendini zor tuttu.

 
Ezo okulun kampüsüne girince çok başka hissetti .
Hayaldi şuan yaşadığı duygu ve bir hayali gerçek olmuştu .
Hiç arkadaş edinemese de arada tanıştığı birileri oldu .
Olcay'ın dediği gibi daha çok erkekler tanışmaya geliyordu .
İlk gün olmasına rağmen hızlı başlayan bir gün olmuştu .
Hocalar derslere girip çıkarken öğretmen olacağı günün bir an önce gelmesini diledi .

Okuldan çıkıp otobüs durağına doğru yürürken sanki izleniyor takip ediliyor gibi hissetti .
Adımlarını hızlandırıp kalabalığa karışsa da izlenme hissi geçmedi .
Otobüsten inip arada ki yolu yürürken bile bu durum devam etti ,
Yanına siyah bir araba yaklaştı aniden önünde durunca Ezo korkudan titredi .
Neden ilk günden belayı üzerime çektim ki .
Demir haklıydı onun peşindeki adamlar buldular beni diye on saniyelik sürede korku ile kafasında bir sürü senaryo kurdu .
Arabanın kapısı açılınca içinden silahlı bir adam ineceğine kendini öyle inandırdı ki karşısında Demir'i görünce dondu kaldı.
"Selam "
"Se selam "
"Korktun mu sen ?"
"Korkarım tabi birden önüme çıktın deli misin sen ?"
"Okuldan beri takip ediyorsun değil mi beni ?"
"Hadi bin arabaya yemek yemeye gidelim acıktım "
"Olmaz "
"Nedenmiş o ?"
"Sen dedin ya birlikte olmamız doğru değil diye "
"Bence çok doğru bir karar verdin biz buna uyalım " deyip yürümeye başladı .
Demir çaresiz peşi sıra takip etti .
Asansöre yetişmek için peşinden koştu .
İkisi de asansörde hiç konuşmadılar .
Oturdukları kata gelince Ezo arkasına bile bakmadan kapısını açıp içeri girdi .
Demir yüzüne kapanan kapı ile şok oldu .
"Bu kadar mı kırdım seni ufaklık " diye söylendi .
Ezo kapıya sırtını verip derin bir nefes aldı .
Demir'in dediğini duymuştu .
"Hemde çok kırdın Demir efendi "dedi .

Demir acele ile eve girip Olcay'ı uyandırdı.
"Kalk lan hadi ne uykusu bu ?"
"Saat kaç "
"Üç buçuk "
"Lan daha dört saat var niye kaldırıyorsun beni ?"
"Ezo benimle konuşmuyor "
"Demir git özür dile konuşur"
"Ben niye özür dileyeceğim düşüncemi söyledim hala da aynı düşünüyorum"
"O zaman kızı da beni de rahat bırak "
"Olmaz "
"Niye lan uyumamın sana ne zararı var ?"
"Seni değil Ezo'yu bırakamam"
Olcay bir itiraf geleceği umuduyla gözlerini açtı.
"Sonunda be kardeşim"
"Ne sonundasın hemen farklı anlam çıkarma "
"Küçük şehir de büyümüş kız abisi güvenip benimle evlendirdi itin kopuğun eline nasıl bırakayım"
"Demir sen akıllanmazsın"
"Hadi abi ne yaparsan yap uzaklaş benden ve uykumdan"

Demir salonda bir kaç tur attıktan sonra dayanamayıp Ezo'nun kapısının önüne geldi.
Vazgeçip döneceği sıra da Ezo kapıyı açınca yerinde dondu kaldı .
Ezo karşısında ki adama soran gözlerle bakarken Demir kıza sormadan eve girdi .
Salona geçip koltuğa oturdu.
Ezo da masadan bir sandalye çekip oturdu .
"Bak sen küçüksün "
"Erkekleri bilmezsin bilme tabi de orası ayrı zaten "
"Ben anlatayım sana "
Ezo adamın tavrında sahiplenme kıskançlık hissedip mutlu oldu .
"Tabi abin olarak "deyince sinirle baktı .
"Tamam madem bu kadar meraklısın anlat siz erkekler nasıl oluyorsunuz ?"
"Dur ya da vazgeçtim ben sana anlatayım sen dinle "
"Sana göre evet küçüğüm ama sadece yaşım küçük "
"Erkekleri emin ol iyi tanıyorum "
"Neden biliyor musun ?"
"Çünkü ablamı bedel yapan bir erkek töresi beni aynı töreden korumak için beni veren de nikahına alan da erkek "
"Size göre kadın ucuz değersiz hayatı hakkında karar verebileceğiz söz hakkı olmayan bir mal "
"Ama haklısın şehir erkekleri daha farklı onların tek derdi yatağa atmak "
"Tanımış mıyım erkekleri "
"Özür dilerim Ezo "
"Dileme "
"Buraya giydiğim etek için geldiysen bir daha giymem merak etme zaten rahat edemedim "
"Nasıl anladın ?"
"Sen de bir erkeksin Demir "
"İki haftadır yalnızım ve tek tanıdığım güvendiğim kişi sensin ama yanımda yoksun "
"Senin kardeşim dediğin nikahlı karınım ne büyük ironi ama "
Demir duyduğu kelimelerin ağırlığı altında ezildi .
"Beni karın gibi görme kabul ama abi kardeş demene gerek yok "
"Merak etme sana aşık falan değilim olmam da "
"Tamam ne desen haklısın özür dilerim"
" ben gitsem iyi olur "
Demir oturduğu yerden kalkıp kapıya doğru yürüdü.
Ezo onun önünde yürüyüp kapıyı açtı .
Kızın yüzene bakınca bu iki hafta da kilo verdiğini farketti .
Nasıl düşünemedim onu tek başına bıraktım diye kendine kızdı. 
"Ezo "
"Efendim "
"Eğer yalnız hissedersen bize gelmekten çekinme sen istersen bende gelirim tabi"
" Haklısın karı koca olamayız ama iyi arkadaş olabiliriz"
Ezo adama bakıp alayla gülümseyip "arkadaş " dedi .