34.Bölüm

22.6K 1.4K 19
                                    

Begüm sinirle binadan çıktı yolda aklına gelen fikirle gülmeye başladı.
Babası bunu bilirse Demir'in diğer düşmanlarıda en kısa zamanda duyar ve Ezo'dan kısa zamanda kurtulabilirdi .
Evin önüne arabasını park etti babasının odasına her şeye rağmen gülerek çıktı.
Şahin bey gün geçtikçe hastalığa yeniliyor yorgunluk ve halsizlikle yataktan çıkamıyordu .
Ağrıları artmış artık ağrı kesiciler bile fayda etmiyordu adam canın derdindeyken Begüm babasının halini umursamadan konuşmaya başladı.

"Sana bomba haberim var duyduğunda şok geçireceksin "
Yaşlı adam belinin ağrısına rağmen kızına doğru döndü .
Hiç konuşmadan acıyan gözlerle kızı dinledi.
"Bugün Demir'in evine gittim ne öğrendiğimi tahmin bile edemezsin "
Begüm ayağa kalkıp odanın içinde dolaşmaya başladı.
"Senin çok sevgili oğlun habersiz evlenmiş "
"Hemde on sekiz yaşında güzel bile değil doktor kız bile daha güzeldi"

Şahin bey yatağında biraz doğrulup kalkmaya çalıştı.
"Neden gittin Demir'in yanına ?"
"Merak ettim işler ne durumda öğrenmek istedim .Hem sen beni bırak ne diyorsun bu evlilik işine birde senden bile sakladı."
Yaşlı adam dolabın üstündeki sürahiden bardağına su doldurup içti.
"Ne zamandır boyunu aşan işlere karışır oldun Begüm?"

Begüm babasının tavrından şaşırmamasından hiç bir şey anlamadı .
"Peki sen ne zamandır bu kadar sakin ve anlayışlı oldun ? Senden habersiz evleniyor ve sen hala bu kadar sakinsin"
Adam başını sağ sola salladı.
"Kurt kocayınca itin köpeğin maskarası olurmuş derlerdi "
"Bana bak asalak hastada olsam bir ayağım çukurdada olsa daha ölmedim sen o mercimek beyninin almayacağı işlere burnunu sokma !"
"Ne ne demek istiyorsun ?"

"Demir'in evli olduğunu zaten biliyorum. "

"Ama neden sustun ? Hem ne zaman öğrendin ki ?"
"Seni ilgilendirmez Demir'den ve o kızdan uzak dur Begüm .Boyunu aşan işlere karışma ve bu evlilik işini unut.Şu kapıdan çıktığın anda unut bugün yaşadıklarını ."

Begüm sinirle nefret dolu gözlerle babasına baktı .
"Onun mutlu olmasına izin mi vereceksin yani ?"
"Sen bu işe karışma her şeyin bir zamanı var ."
Begüm sinirle odadan çıkarken adam arkasından bağırdı.
"Sakın çizgiyi aşma tek kızımsın ama o da tek oğlum beni tercih yapmak zorunda bırakma !"dedi.

Narin uyandığında odaya vuran güneşle kocasının gözlerini ovuşturmasını gülerek izledi.
Yaşadığı her şeye ,hayatlarındaki sorunlara ,tamamen kavuşamamalarına rağmen  Ali ile olmaktan onun karısı olmaktan çok mutluydu.
Yıllarca sevgi ve şefkat bekleyerek anne hasretini çekerek büyümüş küçük bir kızdı.
Düşünce dizi kanayınca koşan yarasını öperek iyileştiren bir annesi yoktu.
Dizinde oturup her düştüğünde saçlarını öperek yanındayım diyen bir babası da yoktu .
Yanında yatan kocasına daha sıkı sarıldı .
Hayatlarında Hatice olsa kocasını paylaşmak zorunda bile kalsa biliyordu.
Ali onun yaralarını öperek iyileştirir ,her düştüğünde sarılıp saçlarını öper her daim arkasında dururdu artık güvende hissediyordu.
Sevmek güzeldi fakat biri tarafından sevildiğini bilmek bunu iliklerine kadar  hissetmek  çok başkaydı.
Ali'nin yüzüne yaklaşıp gözlerinden yanağından en son   dudağından  öptü.
Adamın uykulu uykulu verdiği karşılıkla gülümsedi kendini kocasının kokusuna bıraktı.
"Günaydın Narin'im "
"Günaydın "
"Ağrın var mı gül kokulum ?"
"Azıcık var ama sen bana böyle bakınca geçiyor "
"Nasıl bakıyormuşum sana "deyip karısının saçları ile oynayıp burnunun ucunu öptü.
"Ali'm "
"Ali'n ölsün senin için "
"Ya deme öyle biz çok mutlu olalım hiç kavga etmeyelim hep sevelim birbirimizi tamam mı ?"
Ali kendisini seven kaybetmekten korkan karısını kollarının arasına çekti.
Farkındaydı Narin'in yalnızlığının şefkate hasret karısının saçlarını koklayarak öptü.
"Gün gelir kavgada ederiz mutsuzda oluruz, hayat güzelim neler yaşacağız bilemeyiz fakat şunu bil ki bu garip Ali seni çok seviyor .Senin gözünden akan bir damla yaş için canını verir sakın unutma tamam mı ?"

Narin kocasının göğsündeki başını  yan çevirip kalbinin üstünü öptü.
"Unutmam sende unutma Narin seni çok seviyor senin bakışına gülüşüne şefkatine ihtiyacı var unutma "
"Unutmayalım" dedi.

Bugün ikisi içinde yeni hayatlarının başlangıcı olmuştu.
Artık Narin gerçekten bu konağın gelini Ali'nin karısı olmuştu.
Gelecek günler ne getirir bilinmez hayat ne gül bahçesi ne de dikenli yoldu.

Yaşayacaklardı birbirlerini çok severek gözlerinden sakınarak koruyacaklardı .

Hatice konusu ise ikisi arasında artık konuşulmayacak kabul olmuş bir meseleydi.
Narin her şeyiyle kabul etti Ali'yi elinden tuttuğu kızı diğer elinden tuttuğu Hatice ile kabul etti.
Onun elini tutamasada biliyordu Ali'nin başının üstünde de kalbinin üstünde de yeri vardı.
Derin bir nefes alıp kocasının kokusunu içine çekti.
"Hadi uykucu kalk banyoya girelim bugün seninle şöyle bir gezelim olmaz mı ?"
"Olur gezelim ama birlikte banyo yapmayalım utanırım ben "deyip adamın yüzüne bakmadan cevap vermesini beklemeden yataktan kalktı banyo kapısını kilitledi .
Ali utanarak giden karısının arkasından yatakta gerinerek iyice yerleşip gülümsedi.
"Seni bana yar eden Allah'a bin şükür "deyip kızın yastığına sinen kokusunu içine çekti.

1 hafta sonra
Ahu kızını tembihleyip gece işe gitmek için evden çıktı.

Bir kaç adım atınca takip edildiğini hissetti arkasına baktı fakat kimse yoktu.
Umursamayarak yürüdü arada ürpersede pavyona sonunda gelince derin bir nefes aldı .
Sahne kıyafetini giyinip makyajını yaptı .
Kulisten içeriye bakınca yine kalabalık olan mekana şöyle bir göz gezdirdi.
Bir gün kardeşini görmeyi kurtulmayı hayal ediyordu ama Demir gelmiyordu.
Zaten kalbinde bir tarafta kardeşinin böyle yerlere  gelen bir adam olmamasını diliyordu.
Sahneye çıkınca derin bir nefes aldı şarkısını söylemeye başladı .
Gözüne kestiren bir kaç sarhoşun masasında oturdu .
İşi bitince tekrar odasına girip yüzündeki ağır makyajı temizlemeye başladı .
Kapı sesini umursamadan gel diye bağırıp işine devam etti .
"Ahu sen misin ?"
"Evet benim bu gece seninle mi olacağım ?"
"Yok başkası olacak seni ona götüreceğim "
"Tamam hazırlanırım şimdi benim ki dışarda ona durumu anlatıp parasını da peşin ver sonra uğraşmayayım "deyip elbisesinin fermuarını çözüp kabine girdi.

Onu almaya gelen adamın arabasına binip başını cama yasladı .
"O adam senin kocan mı ?"
"Kocam değil ondan beni satın alan pezevengim ne oldu adamı mı beğendin ?"
"Düzgün konuş benimle elimde kalma "
"Keşke birinizin elinde kalsam da kurtulsam şu hayattan "deyip kendi kendine mırıldandı ama yapamazdı kendi canından vazgeçmesi demek kızını bu çukura atıp tek başına bırakması demekti .Derin bir nefes aldı araba lüks bir evin bahçesinde durunca arabayı süren adama baktı.
"Kimsin sen neden buraya getirdin beni ?"
"Mesleğin bu değil mi işini yapacağın eve getirdim işte !"
"Böyle evde oturan adama kadın mı yokta parayla  beni tuttu ?"
"Onu da içeri girip kendin sor benim görevim bu kapının girişinde bitti."
Ahu adama başını sallayıp yavaş adımlarla bahçeden içeriye adım attı .
Başını kaldırıp evi dışarıdan inceledi bahçedeki havuz evin bahçesi bile kocamandı ve Ahu böyle bir eve ilk kez geliyordu ve içindeki korkuya rağmen merakına yenildi evin açık kapısından içeriye girdi .

"Kimse var mı ?"
"Hoşgeldin "
"Sen sen "deyip bir adım geriye gitti .

Yolum Sana Düştü ♠️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin