14.Bölüm

29.1K 1.7K 37
                                    

Narin geçen günler ile yaşadığı konağa alışmıştı .
Ali hala onun yanında uyumasa da bunu kafasına takmıyordu .
Belki daha iyiydi böylesi kocasını onun paylaşmak ağrına giderdi şimdi böyle bir derdi yoktu .
Kolu için doktora gitmişlerdi .
O gün acı ile de olsa ilk kez elini tutup sıkmıştı .
Kocasının elini tutmasıyla sanki bütün acı çekip gitmişti .
O an aralarında öyle bir andı ki Ali 'de bakışlarını çekmemişti karısı olan bu güzel bakışlı kızdan .
O yakınlaşmadan sonra Ali uzaklaşmış nerdeyse Narin ile bir daha göz göze bile gelmemişti .
Üstüne Hatice'nin acımasız sözleri de
devam ediyordu .Hatice'nin bilmediği şey ise Narin hor görülmeye alışıktı onun söyledikleri acıtmıyordu .
Ali'nin İstanbul'a iş için gidişi ile Narin kocasını özlediğini hissetti .
Onu görmek bile bu evde yaşamaya dayanmasını sağlıyordu .
Ne zaman sevdiğini kalbine kabul ettiğinin farkında değildi .
Telefonunun sesiyle düşüncelerden çıktı Narin .
"Alo "
"Benim Narin "
"Beni neden aradın biz seninle telefonda konuşacak kadar yakın kardeşler değiliz hiç bir zaman da olmadık "
"Ben şey Narin babam ve abim kan davası için evlendiriyorlar beni "
"Kiminle Bahtiyar ağa ile mi abim izşn vermez Dilan buna "
"Yok onunla değil yiğeni ile"
"Sorun ne o zaman Dilan ?"
"Ben istemiyorum tanımadığım adamla evlenmeyi "
"Dilan biz de tanımadığımız adamlarla evlendik "
"Ama Narin "
"Ben sanırım Demir'den hoşlanıyorum"
"Ben onunla evlenmek istiyorum zaten Demir beni seviyordu Ezo'ya eminim dokunup karısı gibi görmemiştir ."
Narin duyduğu sözlerle beyninden vurulmuşa döndü.
"Beni sakın bir daha arama benim senin gibi bir kardeşim yok "
"Sen Rüzgar diye ölürken şimdi mi aklına Demir geldi "
"Uzak dur benden de Ezo'dan da duydun mu git belanı başka yere bulaştır"
Narin elleri sinirle titrerken telefonu yeniden çalmaya başladı .
"Ne var Dilan sana arama beni dedim " diye sinirle bağırdı .
Ali karısının sesini ilk kez bu kadar sinirli duyuyordu .
İçinden bir his orada olup yüzünü de görmek istedi .
Alışmıştı artık Narin'in kokusuna ,dik başına içine işleyen bakışlarına hepsine alışmış kabul etmek istemese de sevmeye bile başlamıştı.
"Narin benim Ali "
"Kim sinirlendirdi seni böyle "
"Boşver ağam konuşmaya bile değmez "
"Sen öyle diyorsan öyle olsun ama oraya gelince anlatırsın tamam mı?"
"Olur ağam "
"Narin kolun nasıl oldu ?"
"İyi artık geceleri ağrımıyor iki gün sonra alçıyı çıkaracak doktor "
"Tamam dikkat et kendine ben bir hafta daha buradayım haber vermek istedim"
Seni özledim sesini duymak istedim diyemedi.

"Ne zaman bitecek işlerin ağam "
Ali kendini merak eden karısının sözüyle gülümsedi.
"Yakında bitecek "
"Narin "
"Buyur ağam "
"Bana Ali desen olmaz mı ?"
"Ama "
"Herkesin yanında yine ağam de ama şimdi ikimiz konuşuyoruz ağam deme bana "
"Olur mu ?"
Narin ne diyeceğini bilmediği için susunca Ali konuşmaya devam etti.
"Tamam güzelim seni zorlamayacağım dikkat et kendine "
"Ben yine ararım seni "
"Sende dikkat et ağ Ali "
Ali adını karısının sesinden duyunca sevinçle konuştu .
"Sen bana Ali dedin ya ben burada nasıl dururum bir hafta bilemem artık "
"Durma sende gel " dedi .
"Geleceğim Narin kocan olarak geleceğim tamam mı ?"
Narin adamın demek istediğini anlayınca heyecanla titredi.
"Narin tamam mı"
"Bekliyorum seni çabuk gel Ali "deyip telefonu kapatıp yatağa attı .
Kalbi o kadar hızlı atıyordu ki nefes alışı bile hızlanmıştı .

Ezo Demir'in telefonuna düşünceli bir şekilde baktığını gördüğü için dayanamadı konuşmaya başladı.
"Arayan Dilan mı ?"
"Sen nerden biliyorsun ?"
"Benden yardım istedi ben edemem dedim "
"O da beni aradı öyle mi ?"
"Evet sanırım "
"Sorunu neymiş peki ?"
"Sevgilisi terketmiş ve kan davası için onu vereceklermiş"
"Abin buna izin vermez seni bile bu yüzden benimle evlendirdi "
"Eminim altında başka bir şey vardır"
"Ezo bak sen istemezsen konuşmam ben Dilan'la "
"Demir sen hala ablama "
"Bana sakın bu sorunun devamını sorma cevabını alamazsın "
"Seviyorsun yani hala ablamı ?"
"Ezooo"
"Anladım ben Demir yine haddimi aştım "
"Sonuçta sen Mardin'e yaralı yaralı ablam için geldin "
"Bir günde unutamazsın ki haklısın sana sormaya hakkım yok" deyip odadan çıkıp Demir'i sinirli bir şekilde tek başına bıraktı .

Mutfağa girince yemekleri tabaklara doldurup salona taşıdı .
Salatayı düşünceli ve morali bozuk bir şekilde hazırlayıp masaya götürdü .
"Yemek hazır ben Olcay abiyi de çağırayım aç gitmesin işe "diye seslendi .
Ezo Olcay'ı da çağırınca hep birlikte masaya oturdular .
Olcay en son bıraktığında bu çift mutluydu ne oldu acaba diye ikisini göz hapsine aldı .
"Eline sağlık Ezo pilav güzel olmuş "
"Seni alan yaşadı vallahi "
Demir yemekten başını kaldırdı duyduğu bu sözlerle .
"Onu alan aldı artık " dedi sinirle .
"O zaman sen yaşadın kardeşim tabi yanında ben de yaşadım " deyip karnını ovdu .

"Yemek konusunda hakılısın ama karımın kötü huyları var "
Ezo karım dediği için heyecanlasa da cümlenin devamı ile üzüldü .
"Ben pek kusur göremedim gelinimde kesin senin sahsına münhasır öküzlüğün ilk dakikadan kızın yüzünü soldurdu."
"Bu sefer ben değil onun çok bilmişliği buna sebep "
Ezo dayanamadı konuşmaya başladı .
"Ben sadece bildiğim bir şeyin doğru olup olmadığını sana sordum sen sustun beni de susturmak istedin "
"Ve ben haklıyım neden biliyor musun ?"
"Çünkü ablam senin hayalini kurduğun kız çıkmadı ve sen bunu kendine yediremediğin için beni susturuyorsun"
"Yardım etmek istiyorsan et hatta boşa beni çok sevdiğin uğruna Mardin'e gelip yalan söylediğin aşkınla evlen "
"Ama bana sus bu soruyu sorma deme"
Demir sadece kızın yüzüne baktı .
"Ne dersem deyim sana farketmez değil mi ?"
"Aslında haklısın seni de ilgilendirmez ister ablan ister başkasını severim "

"Sen benim karım değilsin okulun bitip mesleğini eline alınca ilk yapacağım seni boşamak olacak merak etme "
deyip masadan kalktı sinirle kapıyı vurup evden çıktı .

Ezo Demir'in sözleri ve gidişi ile ağlamaya başladı .
"Ezo Demir ablanı sevseydi seninle aynı eve taşınmazdı emin ol "
"Ama "
"Ağlama artık yarın konuşursunuz "
"Bak Demir sert bir adamdır ama kalbi başkadır "
"Zaman ver ona ve kendine "
"dökmeden kırmadan geçin şu köprüyü"
"Ablamı sevme ihtimali onun için Mardin'e gelmesi canımı yakıyor "
"Acısını Demir'den çıkarma onun gibi bir adam Ezo sen yalnız hissetme diye bugün işe gitmeyecekti ve senin evinde kalmaya başladı "
"Oysa saatleriniz bile uymuyor gece çalışan biri senin için yapıyor bunları  farkında mısın ?"
Ezo hiç bir şey demeden başını önüne eğdi .

"Ben sadece kıskandım "deyip ağlamaya başladı .
Olcay kalkıp Ezo'nun yanına gitti .
"Biliyorum küçük kız ama onun şuan gözleri kapalı Ezo "
"O da seni seviyor ben buna eminim ama o bile farkında değil "
"Zaman ver ona mutlu olmanız için korkutma sevmekten bağlanmaktan korkuyor Demir "
"Ablana aşık olmadı olsaydı seni sevemezdi"
"Beni sevse kardeşim demez ki "
"Sevmemek için yapıyor uzak durmak için yapıyor sana derken aslında kendini ikaz ediyor inan bana ve sabırla bekle sana gelecek "
"Umarım haklısındır ben onu seviyorum "
"Aile olalım istiyorum "deyip Olcay'a sarılıp ağladı .
Olcay kollarındaki küçük kıza şefkatle sarıldı.

"Lan sen Ezo'ya niye sarılıyorsun ?"
"Demir geri geldin "deyip Olcay'ın kollarından çıkıp Demir'e koştu .
Olcay arkadaşının omzuna dokunup
"Üzme onu "
Demir kollarına sığınan kıza sımsıkı sarıldı .
Söylediklerine pişman olmuştu.
Bir gün bir kadını seversem bu sen olursun demek istedi ama diyemedi.
"Özür dilerim çok özür dilerim nolur gitme benimle kal "
"Gitmem korkma hadi ağlama artık "
"Sen ağlayınca ben kötü hissediyorum suçlu hissediyorum"
"Ezo sana anlatmak isterim ama ben de bilmiyorum "
"Ben kimseyi sevmedim aşık olmadım hiç "
"Konuşmayalım ben Dilan'a sinir oldum senden çıkardım "
"Unutalım olur mu ?"
"Olur başımın belası olur "
"Tatlı belayım ama "
Demir kızın ağlamaktan kızarmış ama gülen gözlerine bakıp
"Hemde çok tatlısın küçük kız "deyip alnından öptü.
Ezo alnımdaki dudaklarla titredi daha sıkı sardı kollarını Demir'in beline ve ömür boyu bırakmaya da niyeti yoktu.

Yolum Sana Düştü ♠️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin