THE SUFFERER

♠︎ Tanıdığım Bir Yabancı

Önceki bölümleri düzenlerken ufak bir mekan hatası yapmışım. Fark ettiyseniz sesinizi çıkarmayın düzenleyeceğim. Etmediyseniz siktir edin devam.

Keyifli okumalar.

...

Ben Jeon Jungkook.

Gece yarısı uykunu bölen bir kabusum.

Ben içi boşaltılmış bir havuzum. İçeri girmek isteyenleri deşip kendi kanında boğulmaya terk edenim.

Ben senin en büyük korkunum, attığın en riskli adımım.

Ben öldürmeye ayarlanmış bir robotum. Ancak...

Sanki içeri giren bir damla suyla bütün devrelerim yanıyor.

Ben deliyim. Aklımı kaçırdım. Çıldırıyorum...

İçeri adımı atıyorum ve o orada bana bakıyor.
Yere oturmuş, bir eliyle yerden destek alırken bacaklarını uzatmış ve diğer elini de dizine koymuş en cilveli tavrıyla gülümsüyor.
O an içim ısınıyor. Yeni bir şeye dönüşüyorum.

Ben kıvılcımım.

Attığım her adımda ona yaklaşıyorum. Elimi yanağına koyduğumda gözlerime bakarak gülümsemesine izin veriyorum.

O an kıvılcım, barutla buluşuyor.

Alev alıyorum.

Cayır cayır yanıyorum.

Öldüğümü biliyorum.

Duramıyorum.

Bu tatlı acı beni yok ederken daha fazlasını istiyorum.

Pembe saçlı ve cilveli barut benimle birlikte ayağa kalktığında kaslı ama kısa kollarını boynuma dolamak için parmak ucuna çıkıyor.

İşte o an olmaması gereken bir şey oluyor...

Tom, Jerry'ye aşık oluyor.

"Seni özledim."

"Beni özledin demek..."

Boynuma doladığı kollarını okşayıp ellerimi beline indiriyorum. Vücudunun her bir detayı bana yaşadığımız hatayı anımsatıyor.

Beli ince, kalçaları kalın. Tıpkı kucağımda kıvrıldığı günkü gibi. Kollarımı beline sarıyorum. Kafamın gömülü olduğu boynundan kokusu burnuma geliyor. Parfüm sıkma şansı olmayan kurbanım kendisi gibi kokuyor.

Teninin kokusu ciğerlerimi sarıyor. Ayrı kaldığımız bunca zaman bunu koklamayı beklediğimi fark ediyorum.

Onun kokusu, yüksek dozda bir sakinleştirici, belki zararlı bir uyuşturucu. Ayıldığımda beni pişman edecek olsa bile yaşadığımız şu saniye, her şey yolunda.

"Ben hazırım."

Sesi kısık, kendinden emin.

"Neye hazırsın?"

Seninle birini öldürmeye. Senden duymayı beklediğim cümleyi kur hadi. Birlikte birini öldürmeye hazır olduğunu bilmem gerekiyor.

"Kafandaki her korkunç fikri hayata geçirmeye."

Yüzümdeki sırıtış belki dışarıdan korkutucu ancak aslen sıcacık ve huzur dolu.

"O halde tutun bana."

...

Havalar serinlemiş. Monta ihtiyacımız yok. Boğazlı bir hırka ve bir örgü bere işimizi görür.

Jimin'i yeni kurbanları seçmek için dışarı çıkarmadan önce giydirdim. Onun için getirdiğim kıyafetleri giydiğinde, uzun zaman sonra yeniden bir bireye benzemişti.