° 17

135K 4.5K 725
                                    


Evde beklemenin beni daha fazla boğduğuna emin olmuş yarım saat geçmeden üzerimi değiştirip Alp'in evine gelmiştim.

Bütün olan biteni Paris yolculuğunu, Mirza'nın üstü kapalı şekilde bana olan düşüncelerini ve bu gece alınacak olan kararı herbir şeyi anlatmıştım. O da sağlıklı kafayla düşünmenin bana zarar getireceği dalgasını yapmış kolumdan tuttuğu gibi bizi evden çıkarmıştı.

-"Evet kardeşim Kaos'da buluşalım. Açılmıştır herhalde sen geç."

Arabadaki kısa konuşmasının ardından telefonu bırakınca ona döndüm.

-"Nereye gidiyoruz ya söylesene ?" dedim ve açık camı kapattım. Biraz ince ve açık bir üst giydiğimden rüzgar hemen tenimi ürpertmişti.

 Biraz ince ve açık bir üst giydiğimden rüzgar hemen tenimi ürpertmişti

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

-"Eğlenmeye gidiyoruz işte." dedi ve anlaşılan arkadaşlarını da çağırmıştı.

Aklım fikrim Mirza'da iken nasıl eğlenebilirim ki ?

Kim bilir şimdi ne konuşuyorlar ? Of umarım o saçmalık son bulur.

-"Mutlu olacaksınız buna inanıyorum. Sıkma canını ve Mirza'dan gelecek güzel haberi bekle." diyip eliyle bacağıma vurdu.

Tebessüm etmeye çalışıp yola odaklandım. Telefonuma bakarak zaman geçirmeyi düşündüğümde instagram bildirimleri gelmişti.

Olcay ve Defne'nin ismini görüp tıkladım. Onları onaylayıp profillerine kısa bir göz atarken Defne'nin story kısmına girdim. Çok havalı fotoğrafları vardı. En son on beş dakika önce attığı hikayede Olcay'la çekilmiş yüzü asık bir fotoğraftı. Üstüne bu akşam bitmezz yazıyordu.

İçimden yine dua ettim. Lütfen iyi şeyler olsun Allah'ım lütfen.

Araba durduğunda fazlasıyla gürültülü bir mekanın önündeydik. Şehirden uzakta karanlık bir yolun kenarına kurulmuş binaya baktım. Simsiyah tuğlaları vardı ve geniş kapısının üzerinde neon yazıyla büyükçe Kaos yazılıydı.

-"Nereden buluyorsun böyle yerleri? " diye sordum arabadan inerken. İndiğim gibi yanıma gelip elimi sıkıca tuttu.

-"Dünyanın yükünü buranın girişinde bırakabiliyorsun kuzen." Giriştekilere baş selamı verip müziğin bangır bangır duyulduğu mekana girdi.

Renkli spotlar görüş açımızı fazla kapatıyordu ama ona rağmen insanların çılgınlığını görüyordum. Çok ama çok yüksek tavanlı bir yerdi. Üst katta iki yanlarda balkonlar vardı ve tam tavandan aşağıya asılan kafeslerde direk dansı yapan kızların görülmedik yerleri yoktu. Hiçbir kızı aşağıdan tanga ile görmek istemediğimden yüzümü buruşturup başımı eğdim.

Çok kalabalıktı. Herkes içip eğleniyordu.

Barın içi siyah kadife ile döşenmişti. Bütün kısımların geneli loca şeklindeydi ve ortada çok fazla insan dans ediyordu.

TUTKUWhere stories live. Discover now