Kuzey Esintisi

Defne'ye Ait

Koskoca İzmir'de bir hafta geçirip de ne denize girmiştik ne de bir gece kulübüne gitmiştik. Bugün bir haftanın acısını çıkartmaya çalışır gibi ikisini birden yapıyorduk.

Tabi denize gitmeden önce küçük çaplı bir kavga etmiştik Kuzey yıldızımla... Bikini giymeyecekmişim.. Adama zaten bikini giymeyeceğim dediğim halde sanki giyeceğim demişim gibi 'ölümü çiğnersin' 'hadi giy git de ez beni' 'yakarım İzmir'i' gibi bir dünya şey söylemişti...

Onca insan bir olduk da anlatamadık bikini giymeyeceğimi. Yok anlatamadık yani yok. Kuzey hepimizi itinayla delirtirken en sonunda deli damarım atmıştı. Mayomu aldığım gibi yüzüne fırlatmıştım.

Evet herkesin gözü önünde böyle bir şey yapmıştım. Kusura bakmayında kimse beni kısıtlamaya kalkamaz. O mayoyla onu boğmadığıma şükredin.

"AL GERİZEKALI BİKİNİ Mİ BU? YETTİ AMA BE İKİ SAATTİR ANLATIYORUZ DA ANLAMIYORSUN VALLA YOLARIM SAÇINI BAŞINI DELİRTME BENİ. YOK ÖLÜMÜ ÇİĞNERSİN BİLMEM NE... AL ŞİMDİ GİY BUNU DA SEN GİT DENİZE." Diye atarımı yapıp kendimi oda(sına)ma kapattım. Bir iki saat orda kalıp sakinleşmeye çalışırken şükür ki kimse uğramadı yanıma.

Sonrasında Ulusoy kızlarını yanıma çağırıp bir güzel haşlamıştım. Hani bu adam kibardı? Hani giydiğime ettiğime karışmazdı? Biraz daha uzatsak boğazlayacaktık birbirimizi. Onlar da bir şey söylemeden dururken sinirlerim iyice sakinledi.

Kızlar odadayken usulca kapı çaldı. Elinde bir paketle Kuzey kapıdan içeri girdi. Tabiki başımı çevirdim hemen. Sakinlemiş sinirlerim onu görünce yine tepemde horon teper falan uğraşamam!

Kucağıma bırakılan bikiniyle şok olup kalmıştım..

"Özür dilerim. Giydiklerine karışmaya çalışmam saçmalıktı. Sen nerde ne yapacağını bilen akıllı bir kadınsın. Çok özür dilerim. Şimdi...bunu giy ve benimle denize gel gıkımı çıkartmayacağım. Ama bana sırtını dönme. Seni çok seviyorum güzelim.. böyle saçma bir sebeple bana soğuk davranma lütfen." Demişti Kuzey'im ve ben oracıkta erimiştim.

Halbuki süründüreceğime yeminler ediyordum...

Kuzey'in aldığı bikiniyi kaldırıp kendi mayomu giydim. Bir kızgınlık uğruna onu da rahatsız edecek bir şey yapmazdım. Belki laf söylemezdi ama içi rahat etmeyecekti o bikiniyi giyseydim.

Kararımın doğruluğunu sahilde üzerimi çıkartınca Kuzey'in bana sarılmasından anladım. Yüzündeki sırıtışla öyle güzeldi ki aklımdaki tüm sıkıntılar yok olmuştu ve sadece saatlerce eğlenmiştik.

Ama şu an şükür ki yeni bir giyim krizi yaşamadık. Tek kollu beyaz elbisemi görünce gık etmedi. Parlayan gözleriyle süzüp 'şahane' olduğumdan başka bir şey çıkmadı dudaklarından. Oracıkta dudaklarına kapanmamak için kendimi çok fena zorlamam gerekmişti.

"Sürekli tek kollu mu giyinsen acaba?" Gülerek koala misali sol koluma yapışmış Kuzey yıldızıma baktım.

"Valla ben direk kolumu kesip sana vermeyi planlıyordum ama, o da olur." Omzuma bir öpücük kondurup sırıttı.

"Yok ya kesim işleriyle uğraşmayalım şimdi. Sadece kolunu ne yapayım? Bak omzuna başımı koyuyorum, boynunu öpüyorum, saçlarını kokluyorum... Böyle paket halinde direk seni alsam olmuyor mu?"

"Valla paket halinde almak biraz sıkıntı be canım. Ürün hatalı biraz. Sonra ters taraflarımı görünce geri iade edemezsin de söyleyeyim yani. En iyisi deneme sürecini sonuna kadar kullan."

"Yav normal kızlar olsa cici bici olur iyice de sen bi erkeksileştin mi sevgili olunca Defne, ne oldu sana?" Bu saçma soru Ali Osman'dan başkasına ait değildi tabi. Peki şaşırdık mı? Hayır.