Al Beni Hatun

118 7 1
                                    

Eve girer girmez ayakkabılarımı ve ceketimi çıkardım. Ayaklarım ayakkabının şeklini almış resmen düzelemiyor garibimler.

Kuzey bir anda belimden ve bacaklarımdan tutarak kucağına aldı beni. Kendimi tutamayıp korkuyla çığlığı bastım.

"Kuzey ne yapıyorsun?"

"Ayakların ağrımadı mı kaç saattir o topukluların üzerinde?"

"Ağrıdı."

"Bak sana odadan odaya taşımacılık hizmeti sunuyorum. Sus da keyfini çıkart." Onu dinleyip anın tadını çıkardım. Yol kısa sürmeseydi keşke. Kokusuna doyamamıştım daha.

"Şu an evli çiftlere çok benzemedik mi?" Beni yatağa bırakarak kendisi de yanıma uzandı. Başını omzuma, kolunu da belime sarıp öylece durdu bir an.

"Ne o Kuzey Bey taşımaktan yoruldunuz mu?" Hafif bir gülümseme duydum.

"Taşımaktan değil de, seni kaybedeceğimi zannettiğimde kalben baya yoruldum." Düşüyorum, düşüyorum, düşüyorum ve düşüyorum. Daha nerelere kadar düşeceğim ben?

"Kaybedecek şeyler yapma ki kaybetmekten korkmayasın Kuzey."

"Bana ne zaman Kuzey yıldızım diyeceksin?" Sessiz kaldım. Oda sessiz kaldı. Bir süre öylece birbirimizin kokusuyla sarhoş olduk.

Ta ki benim geberesice midem guruldayana kadar. Kuzey kahkaha atarak alnıma bir öpücük kondurdu.

"Gidip sevgilime yemek hazırlayayım en iyisi."

Kuzey'in arkasından bende yataktan kalkıp giyinme odasına girdim. Üzerimdekileri çıkartıp beyaz bir kot şort ve bol salaş bir bluz giydim. İyi ki burada kıyafet bırakmışım.

Mutfağa geldiğimde mavi gömleğinin kollarını dirseğine kadar kıvırmış bir şeyler kesiyordu. Kapının pervazına dayanıp onu izledim bir süre. Sonra halime güldüm. Kıkırtıları duyup arkasını döndü.

"Beni mi izliyorsun sen?"

"Rolleri değiştirdik resmen. Gelip beline sarılsaydım keşke."

"Yalnız o sahnelerin sonu nasıl bitiyor biliyorsun değil mi?" Al yanaklarımı domates yerine kullan Kuzey.

"Ee ne yemek yapıyorsun?" Konuyu değiştirme çabama gülerek tezgaha dönerek işine devam etti.

"Fırında kremalı mantarlı tavuk yanına da makarna. Yemediğin bir şey yok değil mi? İstersen başka bir şey yapabilirim?" Şokla tezgaha yaklaştım. Ciddi ciddi mantarları kesiyordu.

"Ben en fazla domates soslu makarna falan yaparsın sanmıştım."

"Beni alman lazım hatun. Bak yemek yapmaktan da anlıyorum."

"Gel Galatasaray'lı ol alayım seni." Bir anda yaptığı işi bırakıp şokla bana döndü.

"Ha ha haaahhaa şaka yapıyorsun ya tabi. Ohh tamam ya bir an korktum bende."

"Şaka değildi aslında ya. Valla hiç bana öyle bakma. Formaları çekip Arena'ya gidip yan yana bağıra çağıra tezahürat yapamayacaksam ben seni neden alayım be adam?"

"Sen Beşiktaş'lı ol bizim stada gidelim bak locam da var orda. Rahat rahat takılır tezahüratımızı yaparız olmaz mı?" Şu an baya işi gücü bırakmış takım muhabbeti yapıyoruz.

"Ya iyide 4 yıldızlı takım bırakılıp da zar zor 3 yıldıza çıkmış takıma geçilir mi Allah aşkına? Attan inip eşeğe binemem Kuzey'cim kusura bakma."

"Tamam canım. Kadı kızının bile kusuru olur derler. Bu da kusurum olsun hadi al sen beni al."

"Eh madem ne yapalım seni de böyle kabul edeceğiz. İyi tamam hadi aldım gitti."

Kuzey EsintisiWhere stories live. Discover now