Oyun

19.4K 511 257
                                    

Multimediada tanıtım videosu var♡

Deammortuis KIRMIZI ODA'ya giriş yaptı.

AREZ: Görünüşe göre meraklı bir  misafirimiz var ha?

Sonunda girmeyi başarabilmiştim. Haftalardır bu odaya girmek için türlü yollar deniyordum. Hemen hemen tamamı V.I.P üye kişilerden oluşan bu odaya girmek başından beri ilgimi çekmişti. Başarmamın etkisiyle yüzümde bir gülümseme belirirken ekranımda beliren mesajı okuyup ne cevap yazsam diye düşünmeye başladığım esnada özel sohbet kısmından da bildirim gelince  o mesajı es geçerek bildirimdeki mesaja baktım.

AREZ: Sonunda girmeyi başardın demek.

İki mesajında aynı kişi tarafından atıldığını fark ettiğimde odadaki konuşmaları es geçip özelde takılmaya karar vererek cevap yazdım

DEAMMORTUIS: Düşündüğümden fazla zorladı aslında ama sonuç olarak buradayım.

AREZ: Ah küçüğüm, neye bulaştığın hakkında zerre fikrin olduğunu sanmıyorum.

Dediklerine pek fazla anlam yükleyemezken kaşlarımı çattım istemsizce.

DEAMMORTUIS: Bana küçüğüm demenden hoşlanmadım.  Melis ismim.

Aklıma gelen ilk ismi söylemiştim. İsmim Melis değildi.

AREZ: Cık.Cık.Cık. Yalan söylüyorsun.

Kaşlarım daha da çatılırken yalan söylediğimi anladığını sanmıyordum amacı kesinlikle beni test etmek olmalı diye düşünürken ikinci mesajı ile bir küfür savurdum.

AREZ: Kaşlarını çatmaya bir son ver.

Siktir!

Anında odamı incelerken gözlerim perdesi açık olan pencereme kaydığında gelen mesaj sesiyle irkildim.

AREZ: Ah! Hadi ama beni gerçekten oradan sana bakıyor falan sanmıyorsun öyle değil mi?

Nemlenen dudaklarımı dilimle ıslatırken bu sefer bakışlarım bilgisayarımın kamerasına kaymıştı.

AREZ: Bingo! İşte benim zeki küçüğüm.

Ne yapacağımı bilemezken boş boş ekrana ve kameraya bakıyordum. Şuan birinin o küçücük yerden bana baktığını bilmek, kesinlikle fazlasıyla ürperticiydi.

AREZ: Şaşkınlığını anlayabiliyorum. Adının Melis olmadığını da ama bunun için yalan söylemene gerek yok. Madem ismini saklı tutmak istiyorsun bu fark etmez fakat bana başka konularda da yalan söylemeye kalkarsan bu denli affedici olmam küçüğüm.

Yavaş yavaş sakinleşmeye başlarken birinin beni izlediği gerçeğini umursamamaya çalışarak cevap yazmak için parmaklarım tuşların üzerinde gezindi.

DEAMMORTUIS: Neden bana küçüğüm diyip duruyorsun? 

AREZ: Çünkü öylesin.

DAMMORTUIS: Kaç yaşındasın?

AREZ: Çok meraklısın bunu biliyorsun değil mi?

DAMMORTUIS: Çok meraklı olduğumu tek bir sorudan mı kavradın yani?

AREZ: Bu odaya bu denli girmek için türlü yol deneyip burada bulunmaya başlamışsan ya APTALSINDIR ya da MERAKLI.

DEAMMORTUIS: Bu durumda peki ya sen hangi seçenekle buradasın?

AREZ: Öğreneceksin. Kim bilir belki de öğrenemezsin.

DEAMMORTUIS: Çok çelişkili ve bir o kadar da anlamsız cümle kurmadın mı sence de?

AREZ: Evet.

Verdiği anlamsız cevaba göz devirdikten sonra attığı mesajla kendimi toparladım.

AREZ: Göz devirmek ha? Küçüğüm beni zorluyorsun.

DAMMORTUIS: Bu kadarı yeter kimse bana emir veremez, bitti. Gidiyorum.

AREZ: Şimdi yazacaklarımı dikkatlice okusan iyi edersin küçüğüm.

AREZ: Buraya zor da olsa girdin sanıyorsun fakat asıl zor kısım buradan çıkmaktır. Buraya girmenin çıkmaktan çok daha  kolay olduğunu anlayacaksın. Yani ani keyfi kararınla gidiyorum diyip öylece gidemezsin. Buna izin vermeyiz.

Ekranımda beliren fotoğraflarım ve tüm özel bilgilerimle derin bir nefes alarak kapadım gözlerimi bir kaç saniye kendime süre tanıdıktan sonra gözlerimi açıp tutttuğum nefesi bıraktım. Beni tehditle susturduğunda devam etti.

AREZ: Bilgisayarını hacklemiş biri olarak telefonunu es geçmek yakışı kalmazdı. Bu oyunu zor yoldan da oynayabiliriz tabi ama emin ol benimle bunu tecrübelemeyi seçmek hayatının hatası olur. Diğer yandan kolay yoldan da ilerleyebiliriz, seçim senin.

DAMMORTUIS: Seni dinliyorum.

AREZ: Zeki olduğunu biliyordum.

Bu cümlesiyle kameranın diğer tarafından bana güldüğünü tahmin edebiliyordum. Sonuna kadar bizzat kendi istediğimle yürüdüğüm ve girmeyi başardığım bu oyunda ne tür bir boka battığım aslında hiçte umurumda değildi. Zaten bataklıktan ibaret olan hayatıma hükmetmeye başlıyordum ve kazanacağım sonuç için yapacaklarım teferruattı bu nedenle şuanda hala buradaydım.

AREZ: Bu odaya giriş herkesin geçemeyeceği türden korumalandırıldı bu nedenle burada olduğuna göre normal hackerların üzerindesin, küçüğüm.

AREZ: Bu odadaki insanlar seni kolaylıkla harcayabilecek konumdalar. Kendi başına buyruk takılamazsın burada. Sana öğreteceğim, benim dediklerimi yaparsan giriş amacını sürdürmek için bir fırsatın olabilir.

DAMMORTUIS: Sana neden güveneyim?

AREZ: Kimseye güvenemezsin ama en azından ben sana doğruları söylüyorum.

Söylediklerinde bu denli hep haklı oluyor oluşu sinirlerimi bozsa da yapacak bir şeyim yoktu. Bir sonuç almak istiyorsam bu yolda her şey mubahtı.

DAMMORTUIS: Pekala.

AREZ: Aferin küçüğüm. Şimdi bilgisayarı seni görebilecek bir konumda masana konumlandır ve ardından yatağına geç saat yeterince geç oldu bugünlük bu denli bilgiler sana yeterli.

İsteği rahatsız edici olsa da dediği gibi yaptım. Saat sabahın beşine geliyordu. Yatağımın içerisine girdim. Son kez kameraya bakıp hoşnutsuzca nefes vererek gözlerimi kapadım. Bu durum öylesine ürpertici ve rahatsız ediciydi ki... Kameranın arkasında kimin olduğu hakkında zerre bilgim yokken ve benden böyle istekler isterken işim hiçte kolay olmayacaktı.

Uykuya dalmadan önce son düşüncelerim bu odaya girmekle ne denli bir şey yaptığımdı.

İYİ Mİ? KÖTÜ MÜ?

Multimedyadaki video editi bana aittir. Kırmızı Oda tanıtım videosu gibi düşünebilirsiniz. İzlemeden geçmeyin♥

Hikayemi düzenlemeye aldım, ufak tefek değişiklikler ve eklemeler yapıyorum bölümlere. Bölümler düzenlendikçe tekrardan yayınlayacağım, bilginize.

KIRMIZI ODAWhere stories live. Discover now