Şef

732 104 84
                                    

Urazla aynı anda "Kumsalda tanıştık." dedik. Güldüğünde ben de güldüm.

"Tamamen tesadüfi şekilde tanıştık." dedim.

"Aynen sonra benim tayfa ile tanıştırdım falan derken bir baktık arkadaş olmuşuz." başımla onayladım dediklerini. Uraz'ın yüzü bir şey hatırlamışcasına ciddiyetle bana baktı. Birkaç adımda yanıma biterek daha da dikkatli baktı.

"Sen iyi misin? O gün esrarengiz bir şekilde yarıştan kayboldun. Araba pert olmuştu ama sen yoktun." bakışlarımı kaçırdım. Arez ile göz göze geldiğimizde konuyu değiştirmesi gerektiğini anlamış olacak ki araya girdi.

"Tayfa demişken arkadaşlarım nerede? Pek ayrı takılmazsınız siz."dedi. Uraz bana kısık gözlerle baksa da konuyu üstelemeden Arez'e cevap verdi.

"Doğru bugünlük böyle oldu. Herkesin bugün yapacak bir işi vardı." bana tekrar ağzını açıp bir şey söyleyecekmiş gibi olduğunda Arez kelimeleri ağzına tıkayarak konuyu geçiştirdi yine.

"Senin işin ne bugünkü?" omuz silkti Uraz.

"Ben de bunu düşünüyordum ki bir de bakmışım burada reyonların arasında vakit öldürüyorum." biraz duraksadıktan sonra devam etti.

"Ya siz?"

"Evde yiyecek bir şey kalmamıştı." diyerek özetledim durumu onaylarcasına başını salladı.

"Güzel o halde ben hiç mani olmayayım size." dedikten sonra tam gidecekken lafa atıldım.

"Aslında akşam için film gecesi yapmayı düşünüyorduk eğer yapacak daha iyi bir işin yoksa bize katılmaya ne dersin?" Arez ifadesizce bana bakarken Uraz'ı davet etmeme sinir olup olmadığını anlamak pek mümkün değildi. Uraz'ın o gün ne olduğunu düşünmesin de ve bu konuyla ilgilenmesini de istemiyordum. Bu film gecesi daveti o günü unutturma yetebilirdi belki de. Yani en azından öyle umuyordum.

"Sizin için uygunsa?" dedi. Önce bana sonra da Arez'e bakarak. Ben gülümseyip başımla onayladığımda Arez'e baktı tekrardan. Arez eli ile beni işaret ederek konuştu.

"Patron o." dedi. Uraz gülümserken eli ensesine kaydı.

"Pekala. Tamam o zaman sizinleyim." Üçümüz beraber alışverişimizi tamamladığımızda kasadan geçmeden önce Arez beni indirmek için kucakladı.

"İnme vakti küçük hanım." kucaklayıp indirdiği esnada kulağıma fısıldadı.

"Yanlışlıkla seni de kasadan geçirmek istemem şu an tam bir oyuncak bebek gibisin." dediğinde gülerek omzuna vurdum.

"Ha ha! Çok komiksin." dediğimde o da güldü. Uraz'la göz göze geldiğimizde o da gülümsüyordu. Bana göz kırpıp aldığı ürünleri kasadan geçirmek için ilerideki kasaya yöneldi. İşimiz bittiğinde arabaya ilerledik çok geçmeden park ettiğimiz yere gelmiş poşetleri bagaja yerleştirmekle meşguldük. Bu sırada Uraz'da kendi aracını park ettiği yerden almaya gitti. Son poşetleri de yerleştirirken Uraz arabasıyla yanımıza gelmişti. Bagajı kapatıp arabaya binmek için ilerlerken Uraz'da arabanın penceresinden bize sesleniyordu.

"Ben de hemen arkanızdayım."

"Tamamdır." diyerek arabaya bindim. Arez de bindiğinde çok geçmeden arabayı çalıştırıp yola çıktık.Bu arada ben de bir yandan Deniz'e mesaj attıyordum.

Gönderilen Deniz: Bu gün bende film gecesi yapmaya karar verdim. Sen de tam vaktinde bende olsan iyi edersin.

Mesajıma bir kez daha göz atıp gülümsiyerek yolladım.
Benim gülümsediğimi yakalayan Arez hemen laf attı.

"Ne oldu? Güzel bir haber falan mı aldın?" merakla  ağzımı yokladağında güldüm.

"Ne o, çok mu merak ettin?" omuz silktiğinde uzatmadan yanıtladım sorusunu.

"Deniz'e akşamki film gecesine gelmesi için emire dayalı mesaj attım da ona gülüyordum."

"Pars ile Ilım da gelir o halde kesin." Tam onları çağırmadım ki diyeceğim sırada Deniz'den gelen mesajla Arez'e cevap vermek yerine Deniz'in mesajına baktım.

Gönderen Deniz: İsteğiniz benim için emirdir majesteleri. Kadim arkadaşım olan Uraz ve Ilım'ı da çağırmam da bir mahzur var mıdır acaba?

Arez'in tahminin hemen ardından bu mesajın gelmesinden etkilenmiştim doğrusu. İnsanları analiz etme konusunda hiç fena değildi.

Gönderilen Deniz: Tamam, gelsinler.

diyerek mesaj attıktan sonra telefonumu cebime attım. Deniz'in ciddi ciddi onlar ile bu denli samimi olması beni şaşırtmıştı doğrusu alışık değildim bu tür bir davranış sergilemesine ama sanırım Deniz için iyi bir şeydi bu, bu sebeple benim için de sorun yoktu. Araba'nın durmasıyla gelmiş olmuştuk. Arabadan inip bagaja ilerledim. Uraz'da arabasından inip yanımıza gelirken cebimdeki anahtarı ona attım. Hızlı refleksiyle yakaladı.

"Kapıyı açar mısın?" dediğimde başıyla onaylayıp eve doğru ilerledi. Arez de yanıma geldiğinde bagajdan poşetleri alarak eve götürmeye başladık

"Daha var mı poşet?" Uraz'ın sorusunu Arez yanıtladı.

"Yok. Hepsini aldık." dedi. Eşyaları mutfağa götürüp masanın üzerine bıraktık.

"Ben arabayı kapatıp geleyim." dediğinde Arez'i başımla onayladım. Arez gittiğinde Uraz mutfağa gelmişti.

"Suyu nereden alabilirim?" dediğinde sürahinin yerini parmağımla işaret ederek gösterdim.

"Hemen şurada var."  O su içerken ben de elimi çalkalayıp poşetlerdeki ürünleri yerlerine yerleştirmekle meşguldüm.

"Yardım etmemi ister misin?"   düşünceli teklifine karşı gülümsedim.

"Teşekkür ederim ama hallederim sen salona gidip keyfine bak."

İçeri gittiğinde ben de ürünlerin hepsini halledip yemek yapmaya koyulmadan önce üzerimi değişmeye karar vermiştim. Arez ve Uraz salonda oturup konuşmakla meşguldüler.

"Aç mısınız? Ben şayet çok açım da." İkisi de bana baktı konuşmamla.

"Ben de açım."

"Ben de öyle." İkisi de benim gibi açtı yani.

"Tamamdır. Ben bir üzerimi değiştireyim sonra da gelip bir şeyler hazırlarım yeriz." diyerek cevaplarını beklemeden odama çıktım.

Dolabımdan rahat olan siyah eşofman altımı alıp üzerimede siyah bir sweat alıp giydim. Çıkardıklarımı kirli sepetine attım. Son olarak dinazorlu panduflarımı ayağıma geçirip aşağıya inmiştim. Arez ve Uraz salonda yoktu. Belki bahçeye çıkmışlardır diyerek umursamayıp mutfağa gittiğimde şaşkınlıkla gülümsedim. İkisi de önlüklerini giymiş bana bakıyordu.

"Hoş geldiniz, şefim." dedi Uraz.

"Yardımcılarınız olarak sizin için buradayız." Bu halleri o kadar tatlıydı ki.

Arez.

Hep bir şekilde beni şaşırtmayı başarıyordu. Bu haliyle de fazlasıyla hoştu.

"Tamam o zaman. Yemek zamanı!"

Bölüm Sonu.

●Bölüm hakkındaki yorumlarınızı okumak için sabırsızlanıyorum!

■ Emeğe saygı olarak lütfen okuyup geçmeyin oy verip yorum bırakmaya özen gösterin. Cidden iki saniyenizi alamayacak bu durum beni çok motive ediyor.

°Sizi seviyorum tatlılarım♡

KIRMIZI ODAWhere stories live. Discover now