GECEYE TUTSAK DENİZ KIZI

IŞIĞIN İÇİNDE ASAF

ASAF'A NOT: Sahil kenarında şekerli macunlarından aldığımız adam bu gün bana, çilekli bitti dedi. Senin tadına bayıldığın kiviliyi denedim. Tadına bayıldım. Kuşlara yem atarken kuşlardan birini, birlikte iyileştirdiğimiz kanadı siyah kuşa benzettim, eğer benzetmem doğruysa çok sağlıklıydı. Balkondan aşağıya bir kova dolusu suyu dökerken yanlışlıkla seni ıslatan teyze bu gün aynını bana da yaptı, sırılsıklam bir vaziyette katıla katıla güldüm dakikalarca. Parkta bulunan uçan balon satıcısı yine balonlardan birini satarken elinden kaçırdı gökyüzüne, bu sefer kırmızı değil mavi olandı. Tam da gökyüzü rengi. Mahallenin köşesinde bulunan pastahanenin önünden geçerken çalışanlardan biri simitler fırından yeni çıktı diye bağırdı, kendimi birden elimde simitlerle kasada buldum. Ve yanımdan geçip giden arabada en sevdiğim şarkı çalıyordu. Bu gün hep güzel şeylerle karşılaştım anlayacağın. Tıpkı seni ilk görüşüm, ilk sevişim ve beni ilk öpüşün gibi. İyi ki sevmişim seni şaşkın adam. Çoraplarım nerede diye aramadan önce pantolonunun içerisine bak, pantolonunu hızlı hızlı çıkarırken çorapların da pantolonun tersine kaçıyor bazen. Tarağı hep banyoda unutuyorsun, tarak nerede diye odanın her yanını kurcalama. Yastık başımdan kaymış, boynum tutulmuş diye mızmızlanacağına yastık kılıfını yastığına uygun almayı öğren. Üzerini sıkı ört, dönüp düşürüyorsun yorganı. Artık içme şu sigarayı aç karnına sonra boğazım ağrıyor diye dert yanıyorsun. Bir şey daha var. Kendine iyi bak yokluğumda, sakın küsme aşka, yine sev yine sevil. Asla kapatma kalbinin kapısını, yasımın bedelini kalbin ödemesin. Sen çok güzel seviyorsun, sevgiyi içerinde soğutma. Vedaları sevmem ama bu bir veda,bu bir elveda. Bana hep sen benim karanlığıma ışıksın derdin ya, ışığın asla sönmesin yokluğumda ve unutma Işığın içinde bir Asaf denizi olduğunu. Sarılınca boynumda hissettiğim nefesinden öpüyorum. 

ELVEDA ASAF DENİZİM...