Merak

265K 9.3K 686
                                    

Hafifçe kafamı salladım ve Rüzgar evden çıktığında merdivenlerden yukarı çıktım. Hemen Rüzgar'ın odasına girerek bir saklanma yeri aradım.

Evet bu villadan çıkmayacaktım.Yani ne oluyor öğrenmeden çıkamazdım...

★*******************★***************★
MULTİMEDYA DA KAÇIRILAN KIZ VAR ^^

-Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum ama yinede sen bilirsin.

-Ne zaman düşünmeden plansız iş yaptığımı gördün Anıl? Adam yarın hapisten çıkıyor A planını uygulamaya vakit yoktu.

Bu son ses Rüzgar'ın orta kalınlıktaki boğuk sesiydi. Sanki gergin teller tarafından geriliyor gibi sesi gergin ve ciddiydi.Sesleri çok yakından geliyordu sanırım Rüzgar'ın çaprazında ki gizemli garip odadaydılar.

-Rüzgar ben artık gideyim, bu evi kimse bilmiyor değil mi?

-Hayır sadece hizmetçi biliyordu onu da kovdum.Hee bir de o baş belası ufaklık biliyor ama burayı bulacağını sanmıyorum.çoktan polis merkezinin yolunu tutmuştur.

Bana hala ufaklık demesi sinirlerimi bozuyordu.Üstelik bir de baş belası demişti.Bir anda acaba adımı hatırlıyor mu diye düşündüm.Bunu neden düşündüğümü bilmiyordum.Bu, aynı televizyon izlerken ekranda tanıdık bir oyuncunun çıkması ve onu nereden tanıdığını düşünmek gibi birşeydi.Az sonra bir kaç ayak sesi ve ardından da kapı açılma sesi duyuldu.

Saklandığım yerden bu odanın kapısının açıldığını anlamıştım.Burada beni kimse bulamazdı.Kahverengi dikdörtgen şekilli ahşap zemin üzerine serilmiş, odanın her yeri gibi siyah renkte olan bir halının üzerinde,kışın soğuktan donan bir kedi gibi titreyerek yatıyordum. Tabi ki ortalık yer de değil,yatağın altında ve c pozizyonunda.

Ayak sesleri ağır adımlarla , yatağa yaklaştı. Bir çift siyah bot tam önümde duruyordu.Aslında intikamımdan sonra buradan gitmeliydim ama merakımdan dolayı ve meraktan daha üstü o kaçıracakları insana yardım isteğimden dolayı gidemezdim..Gitmedim..

İstanbul'a gelme sebebim de bu değil miydi zaten?İnsanlara yardım etmek.

Annemi,babamı öldürenlerden intikam almak için,hayallerimi gerçekleştirmek için...

İstanbul'a gelip ajan çalışmalarına katılmak ile burada yatağın altında yatmam arasında , kos koca buzlu dağlar vardı belki de...

Ama burada ki kaçırılan kızı kurtarmalıyım çünkü ben Masal Soydan'ım.

-İmdaaaaaat kurtarın beni kimse yok mu? İmdaaaaat !!

Kız sanki iç sesimi duymuş gibi , ince ve tiz sesiyle bir anda yardım istemeye,başladı.

Bu bağırmalar aynı  annemin öldürülmeden önce söylediği sözlerdi.Daha fazla o kıza yardım etmeden duramayacaktım. Ne olsa evde bir tek Rüzgar piskomanyaksadisti vardı.Arkadan başına bir şey geçirir,kızı alır polis merkezine gider ve şikayetçi olurduk.

Hemen bu bir çift siyah botların önümden çekip gitmesini bekledim.

"Bu kız da babası gibi yeri geldiğinde cesur,sıkışınca korkak oluyor.Zavallılar topluluğu,sizden tek tek intikamımı alacağım."

Önümdeki botlar çekilip,kapı sesi duyulduğunda,siyah halıda yana kayarak yatağın altından çıktım.Rüzgarın sözleri, intikam almak mı demişti.

Kaçırılan kız birden tiz bir çığlık koparınca kulaklarımın suçu ne? Diye düşündüm.

Temkinli bir şekilde kapıyı yavaşça açtım ve koridoru yokladım.Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra ağır adımlarla kısa koridorda Rüzgar'ın hemen çaprazında ki odaya kulak verdim.

İçeriden ayak sesleri gelmiyordu,Rüzgar'ın sesini de duymuyordum. Ama kulaklarımı kapıya iyice dayayınca kızın ağzının bantlı olduğunu ve bağırmaya çalıştığını duydum.

Bir anda hangi akla hizmetse,kapıyı içeride bomba varmış gibi yavaşça açtım.Gizemli oda , yeşil duvarlar ve beyaz zemin hariç bomboştu.Kapının karşısında ki duvarın önünde siyah sandalyeye bağlı, sarı saçları darmadağan olmuş ,açık mavi gözleri ağlamaktan kan çanağı olmuş çok güzel bir kız duruyordu.

Odada şu piskomanyakaadistin olmamasını fırsat bilerek çabucak kızın yanına gittim.Kıza benim iyi biri olduğumu göstermek için ellerini çözdüm ve yavaşça ağzında ki bantı çektim.

"Ben iyi biriyim korkma hadi hemen  buradan çıkalım"

Sesim her zamankinden daha farklıydı.

Soğuk kanlı davranıyordum.Bunu becerebiliyordum.Bu özelliğimi kaybetmeden hemen kızın kolundan tuttum ve yardım ederek kaldırdım.Hızlıca kısa koridoru geçtik ve yavaşça dik merdivenlerden indik.

Kalbim çok hızlı atıyordu.Sanki arkamdan köpek kovalıyor da ben de ondan kaçıyorum gibi bir durumdu.

Kızın kolunu hala tutuyordum.Sonuçta kaçırılmıştı başına her şey gelmiş olabilirdi.Kapıya doğru yaklaştık ve o sırada kızın ayağı yerdeki düz kahverengi vazoya çarptı.

Vazonun kırılma sesiyle zıplamam bir olmuştu.İşte şimdi yanmıştık  ben de bitmiştim bu sefer. Kapının çarprazında ki büyük salondan hemen Rüzgar çıktı. Şaşkınlıkla önce bana sonra da kıza baktı.

Ben rüzgara bakarken beni ittiren eller yüzünden,kırık cam parçacıklarıyla dolu yere düştüm ve acı bir çığlık attım.

İşte ben Masal Soydan,bugün bir şeyi öğrenmiştim :

İnsanlara iyilikte yapsak bizi satıyorlar,artık birine güvenmek çok zor..

Kiralık GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin