Jilet

168K 6.7K 772
                                    

Okuyucularım benimm :)) yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum umarım beğenirsiniz. Multi Rüzgar.

"Rüzgar ben seninle evleneceğim tamam."

Direnişimin çabuk bitmesine normal olarak şaşırdı ve iri ela gözlerini, beyaz küçük ellerime odakladı.

Bende o sırada sağ kolunun büyük kaslı kısmının altındaki, buğday teninin üzerini kirleten kırmızı lekeye odaklanmıştım.

"Fikrini ne değiştirdi acaba değişken ufaklık? Bu değişimlerin yüzünden sana sürekli lakap takıp duruyorum. Neyse ne,ben ellerini çözeyim de öğle yemeğimizi yiyelim."

Ee ikizler burcuyum tabi değişken olacağım koçum hahaha.Başımı hafifçe salladım. Bu sırada enseme yediğim ağırlıktan ötürü bir ağrı saplantısıyla elim çözülür çözülmez ensemi ovdum.

"Elin çok ağır. Ensem çok ağrıyor. Tam bir öküzsün ve maço olduğunu düşünüyorum. Cahil misin ne ya ensemde omur iliğime gelseydi de felç olsaydım. O zaman felçli bir kızla intikamın için de evlenemezdin."

"Demek öyle gel bakalım o zaman. Cahilliği ve maçoluğu sana göstereyim."

Beni kolumdan tuttuğu gibi yatak odasının karşısında ki banyoya götürdü.

Niye buraya geldik daha anlayamadan küvetin içini kaynar suyla doldurdu. Arkamı döndüm ve yüzüne baktım.

"Ne yapmay..."

Harika bilin bakalım neredeyim. Aynen öyle kaynar sulu küvetin içindeyim.

Bu çocuk gerçekten beni ani hareketlerden öldürecek.

Küvete girer girmez sıcaktan ötürü çığlığı bastım. Küçük bedenim  suyun içinde gevşerken, oradan sırıtarak beni izleyen Rüzgar'ın kolundan çektim ve daha ne olduğunu anlayamadan kıyafetleriyle kendini kaynar suyun içinde buldu.

Rüzgarla aynı küvetin içindeydik.

"Beni kaynar suya atıp bedelinin olmayacağını mı sanıyorsun?"

Gözlerini devirdi ve beni küvetin altına doğru iterek üstüme çıktı. Yine ondan beklemediğim ani bir hareket yaptı. Eliyle sıcak suyu alıp ensemi ovalamaya başladı.

İtiraf etmeliydim ki sıcak su beni mayıştırmıştı. Şu küvet sanki; pamuktan yapılmış prenses yatağı, pofidik yumuşak bir yastık ve kaynar su da sıcak bir battaniye gibi geliyordu gözüme.

Ah uykucu ben ah. Ama ense ağrım hafiflemişti bile .

"Rüzgar sen doktor olsana."

Bana ıslak saçlarından damlayan sularla bakarken aklıma Barış Akarsu'yun "ne olur ıslak ıslak bakma öyle" şarkısı geçti.

Şimdi söylesem ne güzel uyardı bu duruma.

"Hani ben cahil , maçoydum geleceğin hastalarını bebim gibi cahile verirler mi?"

Üstümden kalktı ve küvetin dışına çıkarak üstünü çıkarttı.

"Üstünü değiştirip mutfağa gel."

Yine emir yine emir. Bu çocuğun 'adını Emir koydum' yapıcam. En iyisi bu olur bence.  Bir de kız gibi trip atıyor ya. Ama felç olabilirdim aman Allah korsun.

Kaynar su ile dolu  küvetin içinden çıktığımda banyo biraz soğuk gelmişti ve hafifçe titredim. Kapının arkasında ki dolaptan beyaz bir baş havlusu aldım ve kahverengi uzun dalgalı saçlarımı -tabi şimdi ıslak- sardım ve karşımda ki sıcaktan buğulanmış olan aynadan kendime baktım.

Kiralık GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin