Oyun

200K 8.2K 503
                                    

Şu an Anıl'ın kollarında ağlayıp konuşuyordum ama tek düşüncem eğer anıl ölmediyse ailem de belki hayattadır.

Ve bu ölüm meselesini kim yaptıysa büyük bir hata yaptığı ortada.

******"*"*******"*"""*"*****"***"*********

Anıl benim küçüklük arkadaşım,aynı zamanda üvey kuzenim yani üvey amcamın oğluydu. hatta kardeşim gibiydi.Onunla aramızda sadece bir yaş vardı fakat o, okula erken başlamıştı.Benim lise 3'e gitmeme rağmen o üniverste 1'e gidiyordu. Boğaziçi üniverstesini kazandığı için Ankara'dan ayrılmak zorunda kalmıştı.

İşte aynı gün ailemi kaybetmiştim.Soğuğun iliklerime işlediği bir kış günü,kırmızı montumla,Anıl'ı terminale kadar uğurladım. Sonra turuncu boyalı küçük evime girdim. Salonda yatan cansız, kanlı bedenlerle üstelik çok yakın sürede anneme montumu giymemek için bağırdığım bir zamanda,beklemiyordum. Bu ani katliam beni derinden yıkmıştı.

Üstelik aynı gün daha toparlanamadan en yakın arkadaşımın ölüm haberinden sonra iflas etmiş ve bu zaman içinde ailemin ve Anıl'ın intikamı için araştırma yapmıştım.Fakat bir şey bulamamıştım.Normaldi aslında.Ne de olsa tek başına, üvey amcasının yanında yaşayan garip bir kız!

Özel Ajan Birliklerine katılıp,aileme ve Anıl'a bunu yapanı bulmak için geldiğim İstanbul da başıma neler gelmiş böyle.

"Neden böyle bir oyun oynadılar bize anıl?"

Derin düşüncelerimden sıyrıldım ve Anıl'ın güven verici kollarından da.

Rüzgar hiç birşey bilmediği için oturmuş ,ela gözlerini kısarak bizi dinliyordu.

"Hiç bilmiyorum ama bir tahminim var babanın düşmanı varmış gençken babamla konuşurlarken duymuştum. Benimle ne ilgisi var bilemiyorum.Ailenin ölmesine çok üzüldüm ama yaşama şansları yok onların gömüldüğünü,kendin görmüşsün ya."

Ah doğru söylüyordu.Birden Anıl'ı görmek mantığımı yitirmeme sebep olmuştu.

"Doğru sôylüyorsun.Umut işte. Bir umut belki de işte.."

Badem gözlerimi anıldan çektim ve yerdeki kahverengi parkeleri izlemeye başladım.Yavaş yavaş dolmuşlardı sanırım gözlerim.Ailemi hatırlamak, annemin sıcacık kollarına sarılmak,onunla dertleşmek,babamla televizyon izlemek hatta babamdan azar bile işitmek her şeyi hatırlamıştım.

"Masal yukarı çık."

Orta kalınlıkta ki yankılı sesi sonunda duyabilmek bana iyi gelmişti.Çünkü ilk defa imdadıma yetişmişti, başkalarının yanında ağlamaktan hoşlanmazdım. Bu biraz duygu sömürüsü gibi oluyordu.

Sanırım o da benim gibi düşündüğü için yukarı çık demişti.Neyse ki onunla hemfikir olduğum için hemen merdivenlerden çıktım.

Yine siyah koca odada tek başımaydım. aşağıda ki sesler olduğu gibi yukarı geliyordu çünkü kapıyı kapatmamış onları dinlemeyi tercih etmiştim.

-Ne oluyor Rüzgar? Kızı niye yukarı çıkarttın?

-Yaralı.Dinlenmesi lazım da ondan Anıl. Peki size ne oluyor? Nereden tanışıyorsunuz?

Ben yaralıyım diye mi yukarı çık demişti? Oysa aradan sekiz gün geçmişti ve kendimi gayet iyi hissediyordum.İlginç.

-Ne demek yaralı? Ne oldu ne yaptın kıza?

-Anıl soruma cevap ver nereden tanışıyorsunuz?

Off bunlar asıl nereden tanışıyorlar kafam karıştı ama ya.

-Masal benim çocukluk arkadaşım,daha doğrusu kardeşim sayılır.Sana borcum var Rüzgar biliyorum ama eğer Masal'a bir şey yaptıysan,seni ..."

Birden patlayan silah sesi ile kalbim kulaklarımda attı. Bu bana yine o olayı hatırlatmıştı. Havada ki keskin kan kokusu.Kendi ailemin saf kanı.Yerde yatan cansız,soğuk bedenler.Annem be babam...

Silah sesinin duyulduğu yeri bulmak için hemen merdivenlerden aşağı indim ve salona girdim. Hani bazen bi haber duyarsın fakat daha o haberin sevincini yaşayamadan kötü bir olay olur.İşte şu an kahverengi parkeye çökmüş,elimi yerde yatan halâ ılık olan cansız bedenin üstüne koydum ve beyaz ellerimin kan oluşunu seyrettim .

daha az önce ölmedi diye sevindiğim, daha sevincini bile yaşayamadığım Anıl,şimdi kanlar içinde yerde yatıyordu.

Bir süre sonra arkamdan birinin geldiğini hissettim. Kalkıp onu öldürmek istiyordum ama hareket edemiyordum.

Ellerim sım sıkı kapalı bir şekilde Anıl'ın soğuk ve kanlı ellerinde kenetlenmişti.Gözlerim gözyaşlarımdan dolayı buğulanmış görmekte zorluk çekiyordu.

Arkamdan bir el ağzımı kapadı ve beni ayağa kaldırarak , ense köküme hızlı bir darbede bulundu.

Bu canımı fazlasıyla yakmıştı. Ense köküme aldığım güçlü darbenin etkisiyle, gözlerim yavaş yavaş kapandı kanlı ellerim soğuk ellerdenayrılarak yere doğru düştü ve soğuğu tüm hücrelerimde hissetmem ile derin bir uykuya gözlerimi yumdum.

Kiralık GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin