Freedom | Soukoku | ✅

4. Dazai Mi?

Dün gece kimse bir açıklama yapmasa bile dedikoducu insanlar gibi koridora toplanmış olan suçlulardan duyduğu kadar ne olduğunu tahmin ediyordu Akutagawa. Tüm gece bu düşünceler beynini yerken ona nasıl bir karşılık vereceğini düşünmeye başlamıştı.

Gece gözünü bile kırpamayan Akutagawa, güneşin ışıklarının demirli pencerelerden içeriye yavaşça sızıp Atsushiyi hareketlendirdiğini gördü. Ne ara sabah olduğunu anlayamamışken Atsushi'nin güzelce uyuması uykusuzluğunu uçurmuştu bile. O yavaşça kırmaşırken Akutagawa onu izlemeye devam ediyordu, 6 nolu hücrede onun dışında sonunda bir kıpırdanma olmuştu, yataktan kalkarak uykulu gözlerini ovuşturarak giden Tachihara, Akutagawa'nın uyanık olduğunu gördü.

"Günaydın Akutagawa."

"Mm."

"Hey bir şey mi oldu?"

"..."

Tachihara ne olduğunu anlayamamıştı. Meraklı gözlerle Akutagawa'nın yatağına doğru ilerledi. Akutagawa her gün böyle soğuk olsa da onunla uzun yıllar aynı hücrede kalınca bir yerden sonra düşüncelerini bile okuyor hale geliyordunuz. Ve şimdi ki hali bir şey oldu diye bağırıyordu adeta.

"Sorun n-" Tachihara ona yaklaşmış ne olduğunu soracakken cümlesini bile tamamlayamadan Akutagawa onu kolundan çekip götürmüştü tuvalete.

Bir süre sessiz kaldılar, Tachihara'nın meraklı gözleri Akutagawa'nın söylemesine yardımcı olmuştu.
"Chuuya-san..." Tachihara biraz kızgın birazda merak dolu sesle konuştu "Ne olmuş ona?"

Tam olarak Akutagawa bile bilmiyordu. Ama dün gördüğü görüntüler ve duyduğu cümlelerden anlamamak için aptal olmak gerekiyordu. Ve Odasaku'ya sorduğunda bir şey söylememesi onayladığı anlamına gelmiyor muydu? Tam olarak o anlama geliyordu.

Chuuya tecavüze uğramıştı ve ona bunu yapan kişi tanıdıkları kişiydi.

Akutagawa nasıl diyeceğini bilmiyordu. Aklına her geldiğinde bile sinirleniyordu, Chuuya'nın buraya gelmesi çok kısa sürede olsa, onlar Chuuya'ya çoktan bağlanmışlardı bile. Tachihara'nın anlamasını bekliyordu çünkü o tek kelime edemiyordu.

Tachihara Akutagawa'yı kolundan tutup sallamaya başladı.
-Ne olmuş ona!!? Bağırarak konuşmuştu. Bu Akutagawa'yı sinirlendirdiği için ona yumruk atmak istedi. Ama eğer atarsa bırada kavga çıkacak ve olur olmadık şeyler olacaktı bunu istemedi ve sadece yumrukları sıkıp, yere baktı.
Tachihara Akutagawa'nın bu tepkisine şaşırmıştı çünkü her zaman kavga çıkaran Akutagawa ona bağırılmasına tepki verm- düşünceleri bir bıçak gibi kesilmişti Tachihara gözlerini sonuna kadar açtı ve sonunda ne olduğunu anladı.

"N-NE!"

"Bağırma!"
"Nasıl Chuuya... Tecavüze mi...." Akutagawa bu kelimeyi duymak istemiyordu, daha da sinirlendiğini hissetti. "Kim?" Akutagawa gitmek istiyordu, bu lanet sorulara cevap vermek istemiyordu, sinirleri daha da gerilmişti.
"Kim diye sordum!" Akutagawa kendini tutamayacağını hissetti ama aklına huzurla uyuyan Atsushi geldi bu onu sakinleştirmeye yeterdi. Sadece biraz daha sakin kalmalıydı. Atsushi görürse kızacaktı. Sinirle tuttuğu Tachihara'nın yakasını bıraktı ve kafasını yana çevirdi.

"KİM DİYE SORDUM!!!" Bu sefer Atsushi bile kurtaramayacaktı Akutagawa'yı. İnatla sorması tam Tachiharalık işti ama neyseki sakin kalmak Akutagawa'nın işiydi.

Zihninin derinlerine gömdüğü bu ismi hatırlayınca Chuuya'nın battaniyeye gömülmüş hali geldi. O ismi kendine bile söylemiyordu ama tutamayacağını farketti ve bağırdı.

"DAZAİ!"

Dazai'ydi. Kendi anladığı kadarıyla. Ve dün gece Chuuya'nın üstünde Dazai'nin ceketi yok muydu? Bu besbelli Dazai'nin de orda olduğunu gösteriyordu. Ve gece koridorda konuşan insanlar Dazai'nin yaptığından bahsetmiyor muydu? Bu sonuca kolay varmıştı.