Freedom | Soukoku | ✅

15. Küçük Bir Lider

Medya: Scumbag System / Svsss

İyi okumalar 💕

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Bazen bir hayal kurarsın, basit bir hayal hatta bazı insanlar o hayale düşmek bile istemez, gerçekleşeceğine o kadar inanırsınki sanki artık onu yaşıyormuşsun gibi gelir ama her zaman kötülük vardır bu zavallı hayalini bile bozabilirler.

-Flashback-
"Oi Nakahara,sonunda teşrif edebildin."
Dar bir pantolon, uzun bir ceket, sıkı bir gömlek ve bir şapka, onu tanımayan insanlar bu görünüşüyle alay edebilirdi ama ne ala ki oradaki insanlar, yavaşça yürüyüp koltukta oturan adamın, daha doğrusu koltuğa yayılmış, önüne gelen bu bedeni görünce diğer iki adamı yalnız bırakmak için, çıkıyorlardı belkide kim bilir bu ortamın boğucu havasından kaçmak istiyorlardı.

Adamın önünde bir koltuk daha vardı, arkadan müzik gelirken, içki bardaklarının ve kumar oynayan insanların seside bu ortama uyum sağlamıştı. Deri bir koltuktu, kızıl saçlı adam koltuğa kendini bırakınca deri gıcırdadı, bu ortamın sessiz havasına bir de gerginlik kattı. Gergin olan koltuğa yayılmış adam değildi, hiç şüphesiz içkinin önündeki bardağa koyulmasını izleyen kızıl saçlıydı.

"Gelmen neden bu kadar uzun sürdü?"
"Unutuyorsun sanırım, bir liderin işi daima zordur."
"Ah kusuruma bakma, küçük bir liderin işini hafife almışım."
Bunu demesiyle elindeki bardağı sıktı Chuuya. Bu adamın tavırlarından nefret ediyordu ama onun mekanı onun sözleriydi.
"Ah ah bu kadar gerilme şaka yapıyordum sadece hahaha"
Chuuya onu umursamadı eğer umursasaydı elindeki bardağı çoktan kafasına geçirmiş olurdu ama sustu biliyordu eğer bunu yaparsa ne olacağını, onun mekanı onun adamları...

"Eh... Nakahara seninle sohbet edilmiyor, seni anlattıklarında sinirli diye tarif etmişlerdi ama görüyorumki gayet sabırlı bir insansın."
"İltifat için teşekkür ederim ama bilin bakalım sizden iltifat istiyormuyum?"
Adamın suratının düştüğünü görmek Chuuya için tarif edilemez bir zevkti. Bu adamdan nefret ediyordu, zevki henüz yaşayamadan adam tekrar sırıttı ve konuşmaya başladı.
"Ah peki, o zaman konuya giriyorum, bu görevi yapacakmısın?"
"Görevin az çok ne olduğunu biliyorum ama sormak istiyorum neden ben ve neden bu görev?"
Adamın sırıtması bir gülümsemeye dönüşmüş gibiydi. Fazla yakışıklı olan bu yüz, yumuşakça gülümseyince bir çok kadının aklının gittiğini düşündü Chuuya. Adam yeni bir içki kuyduktan sonra şişeyi Chuuya'ya uzattı, Chuuya bu adamdan gelen hiç bir şeyi istemiyor olsada en sevdiği şaraplardan biriydi bu tabiki alacaktı.

İkiside içkilerini yeniledikten sonra adam tekrar söze girdi.
"Sana biraz önce söylediğim şey için üzgünüm, aslında Yokohama'nın senden ne kadar korkup kaçtığını iyi biliyorum Koyunların Lideri Nakahara Chuuya. Çeten hem çok bilindik hem de güçlü ve bu görevi senden başka kime verebilirdim ki?"
Sustu içkisinden yudum alarak tekrar konuştu.

"Ne istediğini gayet iyi biliyorum, ve buna hakkın var ama her şeyini Liman Mafyası'ı engelliyor benimde tek sorunum bu Liman Mafyası, ne dersin Nakahara ikimizinde ortak düşmanı belli neden işbirliği yapmıyoruz?"

Adam o kadar ikna edici konuşuyordu ki, Chuuya kendini manipüle edilmiş hissediyordu ama lanet olsunki adam haklıydı. Koyunların Yokohama da rahatça yaşayabilmesinin ve şehri koruma altında tutabilmesinin tek engeli Liman Mafyası'ydı. Bu piç adamla anlaşma yapmasının tek sebebi ise ailesi içindi, aile bildiği tek şey ise Koyunlardı.

"Öyle ise Nakahara anlaşmaya varmısın?"
"Evet."
-Flashback son-

Yattığı yerden kalktı, beklediği gibi ne buz gibi olan zemindeydi ne de kendi hücresindeydi yattığı yer penceresi bile olmayan bir odaydı. Dazai başını ovalayarak kalktı, yatakta kimse yoktu, sadece dışarıdan yağmur sesleri geliyordu ama ters olan bir şey vardı üşümüyordu. Üstüne baktığında ise şaşırıp kalmıştı.