8. Seni Öpebilir Miyim?

1.6K 151 178
                                    

Medya alakasız ama olsundu .d
İyi okumalar ve 15 oy olmadı ama bsd_soukoku senin için yazdım.

******************

Herkes şaşırmıştı Kunikida'nın söylediklerinden dolayı, kilit sistemi bu hapishanede sadece bir kez kullanılmıştı ve de bu hapishane 30-35 yıldır kullanılıyordu. Tabi Chuuya bunu bilmiyor sadece konuşmaları anlamaya çalışıyordu.

En çok üzülen ve korkan Atsushiydi. Sebebini az çok anlıyorlardı. Atsushi bir kez farklı hücrede kalmıştı ve bir daha asla kalmak istemiyor ve de Akutagawa dan ayrılmak istemiyordu. Endişeyle Kunikida ya bakıyor şaka olduğunu söylemesini istiyordu.

En sonunda Atsushi'nin ne kadar endişelendiğini farkeden Odasaku ayağa kalktı ve hapishanenin yolunu tuttu. Ve yürürkende şunları ekledi;
-Başkanla konuşmadan telaş yapmayın. Bunu açıkca Atsushiye söylediği belliydi, aslında Odasakuda yanlış bir şeylerin olduğunu fark etmişti ama Atsushiyi endişelendirmek istemediği için bahsetmedi bu konudan.

Chuuya kilit sisteminin hala ne olduğunu anlayamamıştı ama hücrelerin karışmasını az çok tahmin ediyordu. Ve Atsushi ye endişeli bir şekilde bakan Akutagawa'ya dayanamayarak söze girdi.
-H-Hey! Bu kadar karamsar olmayın... Aynı hücreye düşmeyeceğiniz ne malüm?
Herkes gözlerini Chuuya'ya dikmişti. Chuuya ise yanlış bir şeymi söyledim diye endişelenmişti.
Atsushi'nin gözleri dolmuştu ve dayanamayıp ağlayarak Chuuya'ya sarıldı. Chuuya kısa bir şok geçirip sadece elleriyle sırtını pohpopladı, Atsushi ise sıkıca sarılmış ağlıyordu. Akutagawa Atsushi'nin ağlamasına dayanamamış, Odasaku'nun peşinden gideceğini söyleyip ayrılmıştı aralarından. Kunikida hala Chuuya'ya bakıyordu.

Bir insan nasıl bu kadar iyi düşünebilir bu durumda bile? Aklından sadece bu geçti.
Kunikida Chuuya'yı çok tanımıyordu, sadece merhabaları vardı ama bu kadar farklı olduğunu bilmiyordu. Ve işte o zaman anladı, Dazai'nin neden farklılaştığını...

Atsushi Chuuya'yı bırakmıyor, Chuuya ise onu kendinden ayırmaya çalışsada boşa çabalıyordu. Sonunda denemeyi bırakıp etrafa bakmaya başladı ve o an Dazainin kahveleriyle karşılaştı. O kadar farklı bakıyorduki gözlerine, o duyguyu çözemedi Chuuya. Sadece anlamak için daha derin bakmaya başladı, Dazai gözünü tek saniye bile kırpmıyor öylece Chuuya'ya bakıyordu. İkiside fark edemedi birbirlerinin gözlerinde kaybolduğunu. Atsushi'nin hareketlenmesiyle Chuuya gözlerini ayıran ilk kişi oldu, kahveler umutsuzluğa düşmüş okyanusununu arıyordu. Chuuya içinde değişik bir duygu hissetti birden, tekrar yanına dönmek istiyor o kahvelere sonsuza kadar bağlanmak istiyordu. Kendine engel olmaya çalıştıkça, gözlerine hakim olamıyordu,o an kafasını hızlıca yana çevirdi çevirdiği anda Dazai'nin onun üstüne atlaması aynı anda olmuştu. Chuuya üstüne kapanan Dazai yüzünden sırtı yeri boylamıştı ve gözlerini sıkıca kapattı.

Çığlıklar etraftayken, Chuuya o an kahveleri görememişti, gözlerini kısıyor açamıyordu ama sonunda mavileri ortaya çıktı ve kendisinden daha aşağı bir renkli gökyüzüyle bakıştı. Havada bir kaç bulut vardı. Her zaman huzurlu gelen bu gökyüzü ona acı veriyordu şimdi. Kalkmaya çalıştı ama üstünde duran beden ona engel oldu. Bir dirseğini yere dayadı ve diğer koluyla onu kaldırmaya çalıştı ama elinde hissettiği sıcaklık buna engel oldu. Elini yavaşça gözlerinin önüne getirdi ve elleri titremeye başladı bu...bu kandı. Bu kan üstündeki bedene aitti. Bu beden...bu beden Dazai'ye aitti.

O an ne olduğunu hatırlamıyordu. Atsushi ve Kunikida'nın sesi avludaki diğer insanlar, gardiyanlar...Chuuya'nın hiçbiri umrunda değildi o an. Sadece ona gülümseyen Dazai'ye bakıyor elini tutuyordu. Elini tuttu...sıkıca,bırakmamak üzere tuttu elini, bir daha bir daha o eli bırakmak istemiyordu.

Freedom | Soukoku | ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin