17.bölüm

2.5K 106 18
                                    


"Hayır bence biraz daha üste doğru as.. evet evet böyle asarsan daha güzel durur." Telefonumun ekranındaki Umut'a baktım. Facetime yapıyorduk ve Umut'un odasına aldığı tabloyu asmasında yardımcı oluyordum.

"Böyle diyorsun he." Biraz geri çekilip tabloya baktı daha sonra çalışma masasına gelip telefonun karşısına oturdu. "Güzel oldu değil mi odaya yakıştı yani tablo." Gerçekten tablo çok güzeldi ve epey bir yakışmıştı odaya.

"Evet çok güzel oldu." Gülümsedi ardından teşekkür etti.

"Rica ederim canım ne demek her zaman yardım ederim." Canım mı dedim ben? Yani lafın gelişi söylemiştim.

"Bir dahaki bir şey aldığımda da yardım edersin o zaman canım." Canım kelimesine baskı yaptığında sırıttım.

"Eylül." Adımı söyleyince ilgiyle ona baktım.

"Benimle tatile gelir misin?" Şaşırmıştım ay tatile mi gideceğiz biz şimdi.

"İkimiz mi? Yani yanlış anlama arkadaşlarında gelir diye düşündüm." Sıkıntıyla kafasını kaşıdı ve derin bir nefes alıp bıraktı.

"Üçü de bu yaz meşgul bende tatile gitmek istedim sonra aklıma sen geldin sana sorayım dedim. Yani ikimiz olacağız bir sıkıntı olur mu senin için." Olmazdı, niye olsun ki sonuç olarak iki arkadaş olarak tatile gidecektik.

"Hayır benim için sorun olmaz, ne zaman gideceğiz ki, nereye gideceğiz.?"

"Marmariste yazlığımız var her sene oraya giderim. Oraya gidebiliriz ya da istersen başka yere gideriz." Marmaris'e daha önce hiç gitmemiştim. Güzel olabilirdi bu fikri daha şimdiden sevmiştim.

"Düzeni bozmaya gerek yok. Marmaris'e gidelim." Heyecanlı çıkan sesime güldü.

"2 gün sonra olur mu? Senin için çok mu aceleye gelir." Yani evet biraz aceleye gelebilirdi ama bunu sorun etmiyordum.

"Hayır gelmez, Nasıl gideceğiz." Biraz düşündü daha sonra kafasını kaldırıp gözlerimin içine baktı boncuk gözleriyle. İçim bir hoş oldu.

"İzmir'e gelip seni alırım daha sonrasında birlikte gideriz. Uçakla gidelim diyeceğim ama orda araba lazım olur."

"Ama sen çok yorulursun öyle kaç saat yollarda sürüneceksin." Haklıydım bir kere boşa eziyet çekecekti.

"Hayır yorulmam, tamam yorulurum belki ama sen olacaksın yanımda."

"Yaa minnoş musun sen Umut?"

"Ne? Bak bunu beklemiyordum işte." Kahkaha attığından neden güldüğü düşündüm. Daha sonra içimden gereken cümleyi dışarıdan söylediğimi fark etmemle gözlerim açıldı ve elimle ağzımı kapattım. Önceden kapatsam şu ağzımı olmayacaktı işte böyle bir şey.

"Yemin ederim rezillik, yani başka açıklaması olamaz. Rezillik, rezillik."  Umut'un kahkahası daha da büyüdüğünde kafamı geri attım ve derin bir nefes aldım.

"Ay kapatıyım mı ben, şu an çok utandım daha fazla rezil olmadan bu konuşma bitmeli. Hadi görüşürüz." Bir şey demesine müsade etmeden konuşmayı sonlandırdım. Kendimi yatağa attıktan sonra yastığa yüzümü gömük bir çığlık attım. Ardından içeriden Arzu bağırdı.

"Yine ne bok yedinde anırıyorsun." Ona cevap vermeden bir süre yastıkla kendimi boğmaya çalıştım.

İki gün sonra tatile gidiyordum resmen. Cebimde bir miktar para olsada biraz daha ek olması lazımdı bu yüzden babamdan para göndermesi için ricada bulunacaktım.

Ayağa kalkıp bozulan saçımı güzelce topladıktan sonra odamdan çıktım. Salona geçmeden mutfağa gidip büyük bir bardağa su doldurdum gün içinde fazla su tüketmediğim zaman baş ağrısı yapıyordu ve bu ağrılar beni öldürecek seviyeye geliyordu. Ardından salona geçtiğimde Arzu'nun bilgisayarda bebek giydirmece oynadığını gördüm. Bebek giydirmece mi?

"Kız kaç yaşındasın sen?" Hiç bana bakmadan bebeğin üstüne beyaz bir tişört giydirdi.

"Sana ne canım, barbie giydirmecenin yaşı mı olurmuş dellendirme beni." Ters tarafındaydı büyük ihtimalle manyak yine birine sataşmaya çalışıyordu. Ona bir şey söylemeden odama geçtim tekrardan ve bilgisayarı açarak sevdiğim bir dizi olan Brooklyn Nine- Nine açtım. Uzun bölümleri olmadığından çerezlik dizi olarak sayıyordum ve oldukça eğlenerek izliyordum.

Ard arda 4 bölüm izledikten sonra gözlerimin ağrımasıyla Bilgisayarı kapattım ve odamdaki balkona çıkıp sandalyeme oturdum. Bir süre gözlerimi kapatarak öylece oturdum. Bunu sıklıkla yapardım.

Sanırım baş ağrımdan ölebilirdim şu anda.

«»«»«»

Yeni bölüm geldi

Öhm öhm tatile gönderiyorum ben bu minnakları

Kendinize iyi bakın🥰

'Bir Kahve? | TextingWhere stories live. Discover now