38•Final•

2K 86 8
                                    

1 yıl sonra...

"Anne bu gelinlik bana olmuyor 2 haftada kilo almış olamam dimi annee!" Arkamda Arzu gelinliğe sığmam için büyük bir savaş verirken odadan anneme sesleniyordum.

"Anne!"

"Bağırma niye bağırıyorsun." Annem şık kıyafetiyle içeri girdiğinde durumumuza baktı ve kaşlarını çatıp yanımıza gelmeye başladı.

"Anne olmuyor gelinlik kilo aldım."

"Ya oluyor aslında ama sen rahat durmuyorsun Eylül deli etme beni, çırpınıp durmasan olucak." Yalandan ağlamamı durdurup sakince yerimde durdum annemde bir yandan önüme gelen saçlarımı eliyle kenara ittiriyordu.

"Anneciğim bir sakin olsan artık tamam evleneceksin evet ama biraz sakin ol lütfen." Oflayıp kafamı iki yana salladım.

"Kapattım!" Arzu büyük bir sevinçle bağırınca korkup yerimde sıçradım.

"Ya ben şimdi evleniyorum ya hani." Arzu'da önüme gelince annemle önümde dikilip beni dinlemeye başladılar.

"Acaba çok mu ani bir karar verdik, burdan sonrasında vazgeçemem dimi." Annem kaşlarını yukarı kaldırarak cevap verdi.

"Yok aslında bebişim nikah masasında hayır dersen okey oluyor her şey yani vazgeçebilirsin." Annem Arzu'nun kolunu cimciklediğinde Arzu yüzünü ekşitip kolunu ovuşturdu.

"Salak salak konuşupta beni sinir etmeyin."
Arzu omzunu silkip koltuğa oturduğunda bende gidip yanına oturdum.

"Hem saat kaç oldu bu damat nerde nerde."

"Annecim o da hazırlanıyor heralde heyecanda yapmıştır şimdi ah ah baban beni ilk gördüğü zaman gözleri dolmuştu koskoca Kemal Oğuz bir o zaman birde sizi kucağına aldığı zaman ağlamıştı karşımda." Babam duygularını dışa yansıtmayı sevmezdi ama annemin çoğu zaman anlattığına göre Baharla beni kucağına aldığında dayanamayıp ağlamış. Kemal Oğuz gönlümün diğer yarısının sahibi.

Kapı tıklanıp açıldığında babam içeriye doğru adımladı ve gözlerini ilk annem ve Arzuda dolandırdı daha sonrasında bana geldi yeşil gözleri. Annemle Arzu ayaklanıp dışarı çıktıklarında bende ayaklandım ve babamın karşısında dikildim. Babam tam karşıma gelip yüzümü avuç içlerine aldı ve parıldayan gözlerini yüzümde gezdirdi. Sanırım ağlayacağım, gözlerim doluyor hayır ama makyajım bozulacak yaa.

"Doldurma hemen gözlerini sonra makyajım bozuldu diye de ağlarsın." Babamın dedikleriyle güldüm.

"E hani duygusal konuşma yapmayacak mısın Kemal Oğuz?" Bu sefer babam güldüğünde beni kendine çekip sarıldı dayanamayıp ağlayacağım şimdi bak vallahi.

"Duygusal konuşmayı beceremem ben bilmiyorsun sanki. Sadece şunu diyeceğim, ne zaman başın sıkışsa ne zaman zor bir durumda kalırsan arkanda kapı gibi bir annen ve baban olduğunu unutma. Ama öyle her kavga ettiğinizde de başımıza gelme sorunlarınızı her zaman konuşarak halledin birbirinizi sakın üzmeyin. Küçücüktün ne ara büyüdün kısımlarına girmeyeceğim Eylül, yoksa çıkamam. Sen bana Eylül ayında gelen bir mucizeydin, lütuftun. Bundan sonraki hayatında sana mucizeler sunsun güzelliğim benim." Gözümden düşen damlalarla burnumu çektim. Babamdan ayrılıp yüzüne baktığımda gözlerinin dolduğunu gördüm. Hemen gülümseyip işi şakaya vurdum.

"Baba iyi ki duygusal konuşmayacaktın gerçekten hiç konuşmadın. Konuşsan nasıl durumda olurduk kim bilir." Babam dediklerime gülüp sehpaya uzandı ve peçeteyi alıp gözlerimi makyajıma zarar vermeden silmeye çalıştı.

"Ağlama şimdi damat gelicek ben sümüklü gelin mi alıyorum derse görürsün." Ağzımdan 'hıhh' diye bir ses çıkardım.

"O benim sümüğüme kurban olsun bir kere." Ardından kapının çalmasıyla babam yanaklarımdan ve alnımdan öpüp kapıya doğru yürüdü ve kapıyı açıp Umut'un içeri girmesine müsade ettikten sonra omzuna bir kaç kez hafifçe vurup dışarı çıktı. Evet gelmişti işte sevdiceğim, Allah'ım ne kadar da yakışıklı olmuş. Gözlerimi yüzüne çevirdiğimde mavilerinin nasıl parladığına şahit oldum. Gözleri her bir tarafımda dolaşıyordu, sanki bir yeri atlasa ayıp olacaktı. Sonunda gözlerini gözlerime çıkartıp genişçe gülümsedi, gülümsemesi beni de gülümsetmişti.

'Bir Kahve? | TextingWo Geschichten leben. Entdecke jetzt