11 - EMANET

1K 110 148
                                    

MEDYA : Pars (Sarp'ın abisi)

😍😍😍

Hayat mucizelerle doludur...

🥀🥀🥀🥀🥀

YAZAR'IN AĞZINDAN

- GEÇMİŞ -

"Rüzgar abi?" dedi genç adam, alelacele çağırmasına şaşırmıştı elbette. Daha sonra da abisi Pars'a çevirdi başını. Yanında Çağrı'yla birlikte gelmişlerdi.

"Hoşgeldiniz." dedi Pars.

Önce Sarp, ardından da Çağrı cevap vermişti. "Hoşbulduk abi."

Rüzgar'da;

"Hoşgeldiniz." dedikten sonra koyu kahve gözlerini Sarp'a yöneltti.

"Sarp, senden bir isteğim olacak." diye konuşurken, yataktan doğrulmaya çalıştığında acıyan yerleri sebebiyle yüzünü buruşturdu. Ona endişeyle bakarlarken, "dur oğlum, ani hareketler yapma! Doktorun söylediğini unuttun mu!" dedi Pars.

"Ben iyiyim." yine de sesi acıyla kısılmıştı. O motor kazası yüzünden her yeri çok acıyordu. Eğer yakın dostu Pars onu kurtarmamış olsaydı, kim bilir hali ne olurdu?

"Söyle abi, isteyeceğin şey nedir?" diye soran Sarp'tan başkası değildi.

Derin bir nefes aldı Rüzgar. Bunu isteyebileceği ve layıkıyla yerine getirebilecek tek kişi oydu. Sarp... Onu emanet edebileceği tek kişi Sarp'tan başkası değildi.

"Sarp, senden O'nu korumanı, ben ortaya çıkana kadar ona göz kulak olmanı istiyorum. Bunu senden başka kimseden isteyemem."

Elbette Çağrı'da vardı ama o çok cana yakındı. Onun espritüel bir yapısı vardı. Ve ona emanet edebileceği kişi, aynı kendisi gibi olmalıydı. Kendisi gibi sert, soğuk, asabi ve sinirli... O böyle istiyordu. Gerektiğinde onun için kavga bile etmeliydi. Çok iyi korumalıydı O'nu.

Anlamadı Sarp. Anlayamadı. Ya da anlamak istemedi. Gerçekten onu mu emanet ediyordu.?

"A-anlayamadım abi?" kekelemesine engel olamamıştı. Zaten onu cenaze gününde gördüğünden beri bir türlü aklından çıkaramıyordu. En sonunda okuduğu okula kadar gitmeyi bile düşünmüştü ona yaklaşabilmek için. Şimdi bu da neyin nesiydi? Zaten ona karşı olan bu yoğun hisleri yüzünden Rüzgar'ın yüzüne bakamıyordu. Zor bakıyordu. Aşık olmadığını biliyordu. Ki zaten aşk gelip geçici bir şeydi. Bu duygular daha yoğundu. Aşk olmadığından emindi. Başta sadece etkilendiğini düşünmüştü ama şimdi 'emanet' kelimesi ağza alınınca sadece bir etkilenme olmadığını anladı.

"Beni duydun işte Sarp." dedi genç adam ve derin bir nefes aldı. "Rüya'yı sana emanet ediyorum. Kardeşime çok iyi bakacağını ve onu koruyabileceğini de çok iyi biliyorum."

Hafiften bir sarsıntı geçirdi Sarp. Sevdiği kız ona emanet edilmişti.

Üstelik emanet eden de, sevdiği kızın abisiydi.

İşte şimdi mahvolmuştu. Ona karşı olan hisleri, duyguları yeterince canını yakmıştı zaten. O, kendi abisinin arkadaşının kardeşine aşık olmamalıydı. Günlerdir onu içinden atmak için uğraşmıştı ama bu da öyle kolay değildi ki. Acıyan yerleri teker teker yanmaya, kanamaya başladı. Yaraları hiçbir zaman kabuk bağlamayacaktı. Çünkü Rüzgar, Sarp'ı kardeşini emanet ettiği kişi olarak görecekti. Ya da en yakın arkadaşının kardeşi olarak görecekti...

RÜYAMSIN Where stories live. Discover now