27 - BOWLİNG

483 52 100
                                    

MEDYA : Çağla

😍😍😍

Güç erkeğe, güzellik kadına verilir. Ama her şeyi yenen güç, yalnız güzelliğe yenilir.

🌺🌺🌺🌺🌺

YAZAR'IN AĞZINDAN

İki araba şeklinde gelmişlerdi o büyük, devasa alışveriş merkezine. Ve bowlingin olduğu tarafa doğru yürümeye başladılar. Aynı zamanda da sohbet ediyorlardı. Önden Rüzgar, Çağrı, Çağla ve Eda. Arkadan da Sarp, Rüya, Alper ve Ela yürüyordu. Pars ve Hülya ise Ege'yi almaya gitmişlerdi.

Ve ne tesadüftür ki Alper'le Ela yan yana yürüyorlardı. Bunu fırsata çeviren genç adam, kıza doğru yaklaştı. Eğer şimdi yapmazsa daha sonra hiç yapamayacaktı. Zira hayatında ilk defa birinden özür dileyecekti. O nasıl özür dileneceğini bile bilmezdi ki. Derin bir nefesi ciğerlerine bırakıverdi.

"Ela, ben..."

Genç kız, tam yanında duyduğu sesle birlikte hafif irkilerek başını ona doğru çevirdi. Alper daha sonra;

"Ben senden özür dilerim." dedi tek nefeste.

Ela sorgularcasına bakıyordu adamın gözlerine. Alper ise bu bakışlar karşısında devam etti söyleyeceklerine. "Biliyorum anlamadan dinlemeden yargıladım seni. Biliyorum benim de hayatım tam olarak o yargıladığım kızlarla geçiyor..." derin bir nefes alıp verdi.

"Ama sanırım seni işte bu yüzden öyle yargıladım. Yani... Şimdiye kadar hayatıma giren, karşıma çıkan her kız o tür kadınlardan çıktı çünkü. Yani ben, hiç farklısına denk gelmedim." derken kızın ela gözlerine dikti gözlerini. "Çağla, Rüya ve Hülya abla hariç ama."

Ela başını olumlu anlamda sallarken, tekrar aynı sesi duydu.

"Biliyorum hataydı. Seni daha tam olarak tanımadan, anlamadan ve dinlemeden o şekilde yargılamamam gerekirdi. Ama söylediğim gibi, şu zamana kadar birlikte olduğum her kız öyleydi. Ben o yüzden seni de o tür..." derin bir nefes vererek sustu. Devamını getiremedi. Gözlerini ilk defa bir kızdan kaçırdı.

Bir süre konuşmadı kız. Sessiz kaldı. Çünkü önce Alper'in yine kendisine bakmasını istiyordu. Gözlerini kaçırmamasını... Ve öyle de oldu. Ela hiç konuşmayınca, gözlerini kızın gözlerine yöneltti.

"Anladım." diyip sustu genç kız. Alper'in hafiften kaşları çatıldı. Tam, 'bu kadar mı' diye soracaktı ki, kızın tekrar konuşmasıyla birlikte bu düşüncesinden vazgeçti.

"Seni anlıyorum ama yine de bu kadar ön yargılı olmamak lazım. Bende o hayattan kurtulmadan önce senin gibi düşünüyordum aslında. Sanki dünyadaki bütün kadınlar o iğrenç işi yapıyormuş gibi geliyordu."

Yüzü hüzünlü bir hal aldı. "Ama oradan kurtulduktan sonra..." diyerek ela gözleri kısa bir an Rüya'ya kaydı. "Rüya, Çağla ve Hülya ablayla tanışana kadar."

Ardından tekrar Alper'e odakladı bakışlarını. "Daha sonra ise o düşüncemden kurtuldum. Ben ve ablam gibi kızlarında olduğu gerçeğine inandım."

Derin bir nefes alarak devam etti.

"Yani demek istediğim, sende kurtul bu düşünceden. Bu evrendeki her kız o tür kadınlardan değil."

Genç adamın dudağı hafifçe kıvrılırken başını da aşağı yukarı doğru olumlu anlamda salladı. İkisi de bu konuşmaları Rüya'nın duyduğundan bir haberdi. Onunda yüzünde küçük bir gülümseme oluştu. Çünkü sevgili kuzeninin birinden özür dilediğini ilk defa görüyor ve duyuyordu. İçinden, 'galiba kuzenimi adam edecek o kızı buldum' diye geçirdi. Çoktan Alper için Ela'nın çok doğru bir kız olduğunu düşünmeye başlamıştı bile.

RÜYAMSIN Where stories live. Discover now