SON

6.7K 412 570
                                    

Son kez pasajın altına kalplerimizi bırakalım...

Ne güzeldik oysa biz.


"Senin de gelmene gerek yok Mavi, bunca yolu boşuna geldin? Babaannem seninde canını sıkacaktır. Bana kalırsa Efe'nin yanına dön."

"Bende geleceğim Şahin, o yaşlı kadından korkmuyorum. Bana bir şey yapamaz hele ki hasta yatağında hiç." Şahin derin bir nefes aldığında ellerini avuçlarımın içine aldım. "Buraya onu evimize götürmek için geldik değil mi? Eninde sonunda karşılaşacağız, böylesi daha iyi olacaktır." Odanın kapısına kadar gelmemize rağmen hala içeriye girememiştik. Şahin fazlasıyla gergindi. Anne tarafının kocama kin beslemenizi anlayabilirdim ama babaannesinin nefretini hiç anlamıyordum.

Şahin kapıyı tıklattığında gülümsedim. Onun yanındaydım. İçerinden tiz bir ses işitildiğinde kapıyı açmıştı. Hemen ardından içeriye girdiğimde Şahin elimi bırakmadan kapıyı kapattı. O sırada hasta yatağında iki büklüm yatan kadına baktım. Yüz hatları o kadar zayıftı ki kas hastalığına tutulmuş gibi görünüyordu. "Demek sonunda geldin..."

"Nasılsın babaanne?" Geçmiş olsun dediğimde gözleri beni bulmuştu. Bana hiç hoş olmayan bir bakış attığında yüzüme zoraki bir gülümseme kondurdum. "İyiyim bir şeyim yok, boşuna zahmet etmişsiniz..."

"Babaanne seni karımla tanıştırmak istiyorum Mavi, iznin olursa da oğlumu da yanına getirmek istiyorum. Aşağıda bizi bekliyor. Sonra da seni evime götüreceğim, bundan sonra bizimle beraber kalmanı istiyorum." Yaşlı kadının yüzünde mimik oynamazken benim mideme kramplar giriyordu. Neden bu kadar sert mizaçlıydı.

"Sana gerek yok dedim. Taburcu olduktan sonra huzurevine gideceğim. Avukatım bütün ayarlamaları yaptı." Kadının en az Şahin kadar varlıklı olduğunu biliyordum, aileleri atadan zenginlerdi. Buna rağmen kadın bir deri kemikti. Nasıl bu hale düştüğünü merak ediyordum. Şükürler olsun ki sevdiğim adam yanımdaydı. Elini sıktığımda biraz daha gerildiğini fark ettim. "Babaanne neden böyle yapıyorsun, artık küslüğe bir son vermelisin. Babamın ölümüyle benim uzaktan yakından bir alakam yok."

"Aptal çocuk... Sen sana oğlumun ölümünden dolayı mı kızgın olduğumu sanıyorsun. Benim bütün öfkem Gülya'ya... Gülya oğlumun hayatını mahvetti."

Şahin diye fısıldadığımda bütün sakinliğini kaybettiğini fark ettim. "Babam annemi öldürdü. Senin oğlun annemin katili! Sen nasıl olur da hala annemi suçlarsın. Annemin günahı yok!" Şahin öfkesinden kıpkırmızı olurken koluna girdim. Bu kadının soğukluğu beni de germişti.

"Annenin günahı sensin... Annen seni doğurarak günahların en büyüğünü işledi. Sen Korhan soyadını hak etmiyorsun. Atlarımızın kanını taşımazken sana nasıl olur da torunum derim. Bunca zaman sustuysam benim aptallığım bundan sonra susmayacağım. senden de annenden de hep nefret ettim. Bunca zaman sustum ki hata yapmışım. Sende o kadın gibi soysuzsun..."

"Yeter!" Önüne geçtiğimde bile ayakta duracak gücü kendimde zor buldum. Bu kadın ne saçmalıyordu. "Bağıma bana, bağırma! Sen benim kanımdan değilsin. Sen Kozanoğlusun! Şükürler olsun ki o soysuz da annen gibi hak ettiği cezayı buldu. O kansız da annen gibi diğer tarafı boyladı. Yoksa yemimin vardı onu kendi ellerimle öldürecektim. Oğlumu aldatan kadını ve aşığını kendi ellerimle öldürecektim."

Kozanoğlu! Neden yabancı gelmiyordu. Başımı kaldırdığımda gözleri dönmüş şekilde ona bakıyordu. Ellerimi buz tutan yüzüne götürdüğümde başımı olumsuz anlamda salladım. Duydukları ağırdı biliyordum ama o kadın da yaşlıydı. Aciz yaşlı bir kadın... "Sevgilim lütfen..." Beni iteklediğinde yatağa yaklaşarak tısladı.

AŞKA TUTSAK 🚬 BİZE SEN KALA 3Where stories live. Discover now