30

36 6 0
                                    

Dur!

Şeytan sonsuz ömründe kaç defa vermişti bu komutu? Kaç kişiyi gücüyle kıstırmıştı bir köşeye? Kaç kararı değiştirmiş, kaçını tek sözüyle bitirmişti?

Dur!

Şimdi bir kez daha dudaklarındaydı aynı söz. Fakat bu kez tüm dünyanın önünde bükülmesini, zamanın ilerlemeyi kesmesini, yaşamın durmasını emrediyordu. Öfkesi okyanusları tek lokmada yutacak bir alev, hızı gezegenleri yerinden oynatacak bir depremdi. Herkesten önce gölgesinin altında savaşan iblisleri fark etmişti varlığını. Bir rüzgardı Şeytan'ı güvenli kalesinden düşmanlarının arasına getiren. Bir ürpertiydi ortasına daldığı ruhlarda bıraktığı his. Onu kimse görmemiş, kimse duymamış, kimse tahmin edememişti. Ama Cehennem'deydi Şeytan. Yüzüğüne dokunup kendini Flame'de bulmasının zamanda bir karşılığı yoktu. Aynı an içinde önce evinde, sonraysa Melissa'nın önündeydi.

Dur!

Hayır, Şeytan durmasını değil, yok olmasını istiyordu karşısındaki mahluktan. Gözleri belinden yakalayıp arkasına çektiği kızda değil, önündeki melezdeydi. Aslan tek dizi üstüne düştüğünde oğlanın kalbine asıldı tüm gücüyle. Bir sıkım canıyla Melissa'ya, Şeytan'ın Melissa'sına el kaldırmaya kalkmıştı ya, ölüm bile kurtarmayacaktı bu sefil yaratığı. Tüm damarlarını tek tek söküp onunla boğacaktı Aslan'ı Şeytan. Kendi kemiklerinden bir kafese atıp sonsuza dek orada çürümesini sağlayacaktı.

Yumruğunu sıktığında Aslan'ın eli kendi boğazına yapışıp ciğerlerine giden tüm havayı kesmişti. Neden kendi kendini boğduğunu anlamadan, boğazını tutarak karaya vurmuş bir balık gibi çırpınıyordu. Şeytan'ın yaptığı büyüyü kırabileceğini düşünmenin bedelini diğer tüm günahlarıyla birlikte ödeyecekti şimdi. Hala bir köpek yavrusu gibi bağlıydı ona. Hala tek bir düşüncesiyle Aslan'ı istediği şekle sokabilirdi Şeytan. Bu onu gülümsetmedi, hiddetini geçirecek hiçbir güç yoktu o an. Ya da belki... tek bir şey vardı.

Melissa'nın parmakları kolunu sıktığında içindeki kızgın taşların serin dalgalarla yıkandığını hissetti Şeytan. Kızın siyah elması andıran gözleri onunkilere kilitlenmişti. Bir an Melissa'nın onun Aslan'a zarar vermesini engellemeye çalıştığını düşünüp daha da öfkelendi Şeytan, ama sonra kızın bakışları gece kulübünün içine kaymış, Şeytan'ın da büyük resmi görmesini sağlamıştı. Artık etraflarında tek bir melez yoktu ki dikkati onlar üzerinde olmasın. İçeri devamlı yeni iblis girse de o ana kadarki savaşta pek çoğu katledilmişti. Melissa'nın kanıyla güçleri katbekat artmış Çember karşısında sıradan yaratıkların hiç şansı yoktu elbette.

Dora, iblisleri, Melissa, düşmanları... Hepsi sıradaki hamlesinin ne olacağını anlamak için ona bakıyordu şimdi. Bir kalp çarpıntısı sonra Çember saldırıya geçecek, savaş tam bir kıyıma dönüşecekti. Şeytan düşmanlarının hepsiyle mücadele edebileceğini biliyordu. Melissa yanındayken kim onları yeneceğini düşünmeye cüret edebilirdi ki? Ah, nasıl da istiyordu bunu aptal melezlerin gözlerine sokmak. Onları yakmak, yok etmek, köklerini kurutmak...

Ama hayır, anlık bir haz uğruna büyük planlarını heba edemezdi Şeytan. Çember'e hala ihtiyacı vardı. Maalesef. Zamanı geldiğinde düşmanlarını şimdikinden çok daha acılı bir son beklediğini düşünerek teselli edecekti Şeytan kendini o an için. Şimdiyse... Üzerine atağa geçen düşmanlarıyla aynı anda kaftanını havaya savurdu. Siyah kadife onları kucaklayan kara bir dumana dönerken Melissa'yı kolları arasına almış, etraflarında silinen odayla birlikte bedenini kum zerreciklerinin içine bırakmıştı.

Zaman durdu, renkler değişti, hava ısındı. Bir an sonra bambaşka bir gerçekliğin ortasında, sıkıca tuttuğu Melissa'yla ayakta dikiliyordu Şeytan. Defalarca kez kullanmıştı yüzüğünü, geçiş onun için hiçbir zaman sorun olmamıştı. Oysa Melissa'nın hızla inip kalkan göğsü onunkine çarpıyordu heyecanla. Sanki başını çevirse uçurumdan düşecekmiş gibi Şeytan'ın üzerindeydi bakışları. Elleri kaybolup gitmekten korkar gibi sıkıca kavramıştı kurtarıcısının kollarını. Etrafına bakmaya cesaret ettiğinde gözlerindeki şok daha da büyüdü. Kan gölüne dönmüş gece kulübünün yerinde üzerinde alevlerin dans ettiği mermer bir salon vardı artık. Melissa sonunda evindeydi. Ve güvende...

CEHENNEM EKSPRES - SİRKWhere stories live. Discover now