17. Bölüm: Kirletilen Şarkılar

476 45 15
                                    

Bir süre ortalıkta yoktum ancak şimdi geri dönebildim. Hem de tam 2 bölümle. Şimdi, satır aralarına yorumlarınızı bırakmayı unutmayın çiçeklerim ❤️🥀

Bölüm 17: Kirletilen Şarkılar

Kaan'dan:

Ben hiç gece lambasıyla uyumadım çünkü sokak lambasının turuncu ışığının aydınlattığı duvar, karanlığı seven insana bile en güzel ışıkken ne gerek var diğerlerine?

Şimdiyse o ışığa bakıp sadece uyumuyorum. Yüzümü turuncuya boyayan ışıkla o duvara sırtımı yaslar, güneşin doğumunu beklerdim ara sıra.

Yine o güneşin doğumunu beklediğim günlerden bir tanesiydi.

Bir elimde sigara diğer elimde derginin son sayısını tekrar tekrar okuyordum.

"Yalnızlığa dost olan kaldırımlar ben ve hayırsız çiçekler... Özlüyoruz seni. N'olursun dön geri!"

Yazar hep kızıyordu sevdiğine. Lakin bu sefer başka bir hava vardı metninde. Bir an düşündüm. Acaba yazarın sevdiği kişi yıllar önce ya da yakın bir zamanda ölmüş müydü de yazar özleminden böyle matemli eserler yazıyordu?

Dergiyi bir köşeye bıraktım ve telefonumu alıp derginin altında yazılan hesap adını Instagram'da aradım. Alliumkizi

Yazarın hesabını inceledim. Kim olduğunu gerçekten merak ediyordum. Geçmişte ne yaşadığını, nasıl biri olduğunu merak ediyordum.

Hesabında sadece bir resim vardı ve bu resimde kendi sözüydü. Ben onun sadece sesine vuruldum, mesafeler bırakmadı; kavuşurum dedim, kilometreler acısını benden çıkarttı.

Sen nasıl bir yazarsın?

Her seferinde başımı döndürüyordu şu cümleler.

Beni etkisi altına almayı beceriyor, okudukça okumak istiyorum en ufak kelimesini bile.

Kendimi tuhaf hissediyordum. Ben aşkın artık eskisi gibi olmayıp eski aşıkların yok olduğuna inanırdım. Ama yazar resmen bana 'hala gerçek sevenler var' diyerek uyarıyor gibiydi.

Şu yaşıma kadar aşkı hiç tatmadım, ama yazar acı olduğunu öğretti bana.

Hiç tanımadığım bu yazar bana öğretiyordu sanki nasıl sevileceğini. Gerçi pek ihtiyacım olacağını sanmıyordum. Yine de okumak bana çocuklukta mutlu olduğum anılarımı hatırlamak kadar haz veriyordu.

Ağır cümleleri sevenleri ve platonikleri derinden yaraladığına emindim.

Hesapta başka da bir şey yoktu. Epey takipçisi olan bu yazarın açıkçası bir resmini bulurum diye düşünüyordum ki onun da benim gibi ismini ve yüzünü sakladığını fark ettim.

Gerçi geç de olsa adımı açıklamıştım ben. Belki o kariyerinin daha ilk basamaklarında vazgeçerdi takma isminden. Yine de bu konuda kimseyi zorlamanın bir manası yoktu. Eğer öyle olsaydı insanları eleştirmeden önce kendimi düzeltmeliydim.

Yine de yalan yoktu, yazarı merak ediyordum.

Ve aklımdaki soruları gidermek istiyordum. Yazarın sevdiği ölmüş müydü yoksa hayırsız herifin teki miydi?

√61+2x≠-4y [MAZRUB]Where stories live. Discover now