MASA

139 11 0
                                    

Yukarda ki elbise masada giydiği

Ben asla kaçırmam sadece avımla oynamak hoşuma gider 

Toplantı odasında içeri girdim herkes oturmuş beni bekliyordu yerime oturdum
"Bence ölüm güç emiciler in ölmesi gerek" dedi dedem
"Bence de " dedi ilkeler
"O zaman ölüm oluyor " dedi dedem
"Unuttuğun gene bir şey var söz hakkı siz değil biziz sizin ağzını açmaya bile hakkınız yok "
"Neden halkıma karşı bu kadar kötüsün?" dedi kraliçe
"Halkına karşı değil senin aptal kararlarına saygı duyanlara karşıyım halkıma piç gibi davrananlara karşıyım yeri gelince ölümü bile hak edenlere karşıyım " tüm okul hata tüm şehir beni desteklediğini biliyordum
"BEN SENİN....." Diye bağırdı kraliçe laflarını Adam kesti
"Değilsin sen bizim kraliçemiz değilsin tahtın gerçek sahibi Küçük Kraliçe bunu herkes biliyor bizim seni tahtan indirme yetkimiz bile var "
"Hata onla kalmayıp güçlerini bile alabiliriz " dedi Taya
"Halkı sana karşı kışkırtıp seni yakarak öldürmeye iznimiz var " dedi Bedir
"Biz masayız ilk günden beri kraliçemiz tek" dedi Gökhan
"Anlayacağınız burada yetkili kişi sadece biziz seni tahtan indirir Alexi koyarım"
"O adalet ne demek biliyor en azından " dedi Adam bu gün neden bu kadar sinirli ve bana sadıktı be bu çocuk
"Bence hiç bir suç ölümü hak etmez güç emirciklerin sorunu ne yapacağız ?"Dedim
"Bence de hiç bir suç ölüm getirmez " dedi Gökhan
"Ki güç emicinin elinden bir kılıç çıktı bu demek oluyor ki saraydan biri bilerek yapmış " dedi Taya
"Evet sadece Aybüke ve Ezgiye yaptığı için büyük ihtimalle Gökçeye zarar verilmeye çalışıldı " dedi Bedir
"Bence bu olayın arkasındaki kişi bulmalıyız tüm halk gibi güç emiciler de bu konuşmayı duyurudur  söylesinler "dedi Adam  
"Sadık yeminlilerdir güç emiciler arkasındakini satmazlar kılıcın kime ait olduğu bulursak başı ezeriz " dedim
"Bence de başı bulmalıyız " önüme kağıt geldi altın sarısı kap da geldi ayağa kalktım
"Altın bıçakları bırakın " büyüyle hepsini siyah yaptım
"Biz halkı kurtaracak tek kişileriz bu gün bunu öğrendik bu siyah bıçaklalar ne zehirlenebilir nede büyü geçirir masanın bir üyesi olarak tür temsilcilerine hediyem " dedim bu günden sonra anlamıştım kraliçe her şeyi yapabiliridir güç emicilerin kraliçeye sadakat yeminleri vardı yani kraliçe dur demedi onlar durmadı sevdiklerimi bundan sonra daha çok koruyacağım  yerime oturdum Taya ayağa kalktı tası koyu yeşile çevirdi
"Bu gün kurtların ve Ankaların başına gelenlerden sonra şunu anladık hepimiz her an onlar yerinde olabiliriz bu altın kap güven içinde yaşayana kadar böyle masadan birinin ihaneti kanını kurutsun diye canımızın sağlığı için masanın bir ferdinden diğer fertlerine hediyedir " yerine oturdu bıçağı elime aldım avucumun içine derin bir çizgi çektim
"Her şey huzura kavuşana kadar masaya ihanet etmeyeceğime dair yemin ederim " dedim altın sarısı kanım aktı yerime oturdum yaram iyileşmişti Gökhan kalktı
"Masaya ihanet etmeyeceğime yemin ederim " dedi ve koyu kırmızı kanı aktı Adam ayağa kalktı
"Masaya ihanet etmeyeceğime yemin ederim " dedi ve kırmızı kanı aktı Bedir ayağa kalktı
"Masaya ihanet etmeyeceğime yemin ederim" dedi ve koyu kırmızı kanını akıntı Taya ayağa kalktı
"Masaya ihanet etmeyeceğime yemin ederim" dedi ve kırmızı kanını akıttı kase havalandı ve minik kaba boşaldı tüyü alıp karıştırdım parlayan bir kırmızı rengi aldı kapıda karar yazdım
"Başı bulmak karar olarak yazıyorum ve güç emicilerden kendi canların üzerine yemin istiyorum masaya sadık kalacakları için "
"Ve aldıkları büyüleri geri vermek senden baya yararlandılar " dedi Taya
"Taya bunu yapmazlar büyü alabiliyorlar veremiyorlar ki çektikleri büyüyü kullanma süresi en fazla iki saat "
"O zaman kalsın o " kararı yazdım
"Mühür " dedim herkes kağıda elini bastı kanlarımızın olduğu kabı büyüyle mühürledim Alexe döndüm
"Bunu bizim için saklar mısın içimden bir his çok sık burada olacağımızı diyor "
"Tabi "dedi ve aldı
"Mısra " dedi  alırken mısra mı ? Ne mısrası  ? Ezgimi demeye çalışıyor ?
"İyim ben gidelim mi ?" Dedim masaya herkes anlamsız gözlerle baktı Alexe baktım derin bir nefes verdi onu sormuş demek hepsi ayağa kalktı ve kraliyet bölümünden çıktık
" O neydi be ?" Omuz silktim
"Ne bilim diyesim geldi ?" Güldü hepsi, hastaneye doğru yürüdük Gökhan ile 
"Siz uyun hastaneye gitmeyin ben giderim bu gün " dedi Bedir
"Sağ ol " dedi Gökhan
"Sağ ol Bedir "
"Ne demek? Küçük Kraliçe " gülümsedim. herkes odalarına dağıldı yatağa yatım gözlerimi kapattım Gökhan'ın acı dolu yüzü geliyordu gözümün önüne kabus mu görüyor Gökhan yatağımdan kalktım onun kapısını çaldım kapıyı açtı üstünde hiç bir şey yoktu
"Birini mi...."
"Hııı Lena gelecek şimdi " göz devirdim güldü
"Uyumaya çalışıyordum bir şey mi oldu ?"
"Öyle bakim dedim neyse iyi geceler "
"İyi geceler " dedi arka mı  döndüm odama doğru yürüdüm kapıyı kapattı bu gün eğer ona bir şey olsaydı ne kadar üzüleceğimi düşündüm geri dönüp kapıyı çalmak için hamle yaptım oda kapıyı açtı içeri düşüyordum birden tutu gözleri kocaman oldu
"Bende yanına geliyordum " dedi olayın şokundaydım hala ona baktım
"Bu gün aklımdan çıkmayan tek şey bensiz nasıl olursundu " derin nefes aldı
"Seni seviyorum eğer bu gün bana bir şey olsaydı bunu....." 
"Bende seni seviyorum" gözleri kocaman oldu
"Ne ?"
"Seni seviyorum" kocaman gülümsedi arkamı döndüm
"Görüşürüz " dedim ve odaya doğru vampir hızıyla gittim kapıyı kapattım beni seviyor güldüm yatağa girdim seviyor
✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨
"Ee sonra bir şey yapmadı mı ?"
"Hayır kaçtım "
"İyi de neden ?"
"Offf ne bilim ben ?"
"İnsan bir öper"
"İçerde bir şeyler olur "
"Of saçmalamayın " ikisi de kahkaha atı Ezgi ve Aybüke'nin yanındaydım şuan dün ki olayları anlatıyordum
"Nasılsa kızardı ?"
"Biraz daha bu konu dönerse seni kızgın yağa atıp yerim Aybüke "
"Ya bu nasıl bir tehdit ?"
"Ne zaman iyileşeceksiniz ? "
"Sanki keyfimizden yatıyoruz  "
"Çeneniz susmuyor bence keyfinize "
"Bu gün akşam çıkacakmışız "
"Kullanabiliyormuşsunuz güç falan ?"
"Altı üstü gücümüz ölümden iki milim kalıca kadar çekildi ya"
"Anlamadım "
"Kullanabiliyoruz diyor boş biraz bu gün"
"Şey ölüyordum bir zahmet "
"Ben derse gidim artık "
"Seni seviyorum" dedi Aybüke
"Ben daha çok" dedi Ezgi sırıttım
"Bende sizi " arkamı dönüp hastanenin kapısına doğru ilerledim
"Ooo Gökhan'a seni seviyorum bize bende bu ne be ?" Dedi Aybüke Arkamı dönüp pis pis baktım mal ya bu kız okulun bahçesine çıktım hava bu gün aşırı sıcaktı ve fazla güneşli
"Arkadaşların nasıl ?" Dedi kraliçe ne ara gelmişti ya
"İyiler efendim "
"Beni suçluyorsun dimi ?"
"Siz zeki birsiniz eğer beni vuracaksanız bunu yakınlarımla olmayacağını anlamışsınızdır "
"Evet anladım onu ve onlara zarar veren ben değilim"
"Bunu biliyorum ama engellemediniz "
"Şövalye gönderim onlar için sen nasıl...."
"Evet yeni mezun olan iki tane şövalye sizin için çok büyük bir kayıp olmalı ve güç emicilerin kraliçeye olan sadakati söz edilirken sırf biri askerinizi öldürdüğü için öldürdüğünüz onca melez ve melez doğurmasına neden olan kadın ve erkeklerin  arasında bir kaç güç emici sizi koruyan askerleri öldürdü diye Allah bilir ne yaparsınız bu kadar sakin olma sebebiniz ne çok merak ediyorum?"
"Öldüren benim olmamı istiyorsun halk seni sevsin diye sen yükselen ol diye " güldüm
"Ben zaten yükselen ve halkın sevdiğiyim  geçmişi değiştiremezsin yaptığın kötülükleri yapmamış gibi gösteremezsiniz iyi günler derse gitmem gerek " okulun girişine gelmiştik okulun içerisine girdim kurtların eğitim odasına girdim ders başlamıştı
"Kusura bakmayın kraliçenin yanımdaydım "
"Sorun değil gel Gökçe. Bu gün silah kullanma eğitimi göreceğiz   herkes istediği bir  silah alsın" gidip kılıç aldım Gökhangil   dördüncü bölümde sert eğitim alıyorlardı
"Gökçe dün ki yaptıklarından sonra seni sınıf atlattık "
"Beni mı ?"
"Evet alfanın yanına git "
"Burada şey etsem "
"Ezgi ve Aybüke aramıza katılınca onlarda gelecek merak etme "
"Bura iyi ya " bana ne diyorsun gibi baktı
"Hemen "
"Peki " deyip bizim cam odadan geçip onların cam odasına girdim
"Hoş geldin Gökçe "
"Merhaba hocam " burada  sadece üç kız vardı diğerleri üçüncü bölümde kalmıştı
"Sen Aslan ile eşleş "Aslan'ının yanına gittim Ege'nin arkadaşı olan akaydı şu siyah saçlı yavşak olan
"Ya canım ben seni hemen ezerim ya "
"Hııııı " dedim suratsız suratsız  bıçağını çıkardı ateş kırmızısı metaldi hocaya döndüm
"Bileklik "
"Ne olmuş?"
"Bilek varken nasıl çıkart tim  kılıcımı ?"
"Neden çıkartamayasın ki ?"
"Çünkü herkes kendi türünü göre kılıç çıkartır kurt bedendeyken Arabulucu kılıcımı çıkartamam"
"Kurttu çıkar o zaman " metal üzerinde elektrik desenleri olan kılıcımı çıkardım sağ koluma doğru hamle yaptı kolayca sıyrıldım ayağına vurdum yavaşça dengesi bozulmaya yetmişti yukarı doğru hamle yaptı kafamı yukarı kaldırdım yoksa gidiyordu onun etrafında hızla döndüm kılıcı zincire döndürdüm boğazına doladım arkasından önüne takla atarak geldim zinciri hızla çektim çığlık atı boşa geldi güldüm şaşkın şaşkın bana bakıyordu sinsi sinsi sırttım ayağına göre zinciri sertçe vuruyormuş gibi yaptım oraya doğru kılıcını koydu zinciri bıçak yapıp boynuna koydum bana korku ile bakıyordu tatlı tatlı gülümsedim 
"Bir şey mi dedin canım o kadar çığlık atın ki sesin gelmiyor buraya " güldü
"Pardon yav "
"Gökçe sen Gökhan ile eşleş Cantaş ...."
"Yok hocam bende Allah tan arıyorum zaten bu çok sert oynuyor " dedi ve yanıma geldi
"Get gız " Gökhan'ın yanına gittim bana Tatlı tatlı bakıyordu
"Ne ?" Güldü
"Bu gün biraz moralin bozuk gibi "
"Yani iki yakın arkadaşım hastanede kraliçe beynimi yıkadı galiba pek anlamadım yaptığını ve ..."
"Sevgilin ile kılıç antrenmanı yapacaksın "
"Evet neden mutlu olayım ?" Sevgili mi ? Ne ?
"Sevgili mi ? " Dedim fısıldayarak
"Evet değimliyiz " diye fısıldadı
"Öyleyiz " güldü
"Hayır bende o üzüldüğüm şey değil "
"Ney üzüldüğün şey ?"
"Kaybedince seni teselli etmek herhalde "
"Oooo siz kimsiniz efendim karşınızda masanın bir üyesi var "
"Evet farkındayım " kılıcını çıkardı
"Gelsene " dedi sırttım kılıcımı çıkardım ona doğru hamle yaptım ustaca arkama kaçtı hızla arkamı dönüp kalkan yaptım oda vurdu ayağına hızla geçirdim yere düştü kalkanı kılıca çevirdim boynunun hizasına  getirdim sırttı karnımda kılıcı vardı  zil çaldı ayağa kalktı herkes çıkmıştı
"Tebrikler "
"Sen benim küçüğüm diğerlerinin kraliçesisin " dedi  benim boyuma kadar eğilmiş ve çok yakın bir şekildi gülümsedim elimi tutu
"hadi yemeğe " dedi elimi tutu eli bende

Merhaba umarım beğenirsiniz
Kitap hakkında sorularınızı buradan sorabilirsiniz
İyi okumalar  😊

KÜÇÜK KRALİÇEWhere stories live. Discover now