KÜÇÜK KRALİÇE

KURTLAR

Babaannem hep derdi 'kraliçeler hep yalnız olur' hiç yalnız değilim babaanne 

Sınıftan içeri girdim içerde kılıçlar vardı oklar, kum torbası kısacası dövüş öğretmek için bir yerdi kurtlar şövalye yada ajan olurdu bu yüzden oda böyleydi içerde bir kum torbası patlamıştı bu kum torbaları özel olarak yapılırdı patlatmak için büyük bir güç lazımdı
"Gökhan yaptı " dedi arkadan gelen ses oraya döndüm hocaydı 
"Gökhan seni korumak için yapmacığı şey yok bunu Lena ile birlikte olarak gösteriyor bence "
"Kafese kapatmak bir gösterge değildir ve Gökhan'ın duyguları umurumda değil"
"Ondan nefret edemesin Gökçe "
"Herkesten nefret edebilirim "
"Evet ama o herkes değil bunu sende biliyorsun " içeri girdiler Gökhan'a baktım haklıydı ondan nefret edemezdim  hocaya bakıyordu hoca gülümsedi bana
"Bu gün büyülü yarattığınızı öğreneceksiniz ilk sen olmak ister misin Gökçe ? " Kafamı salladım zincirleri gösterdi zincirlere bağlanırdın ve dönüşümünü engellemeye çalışırsın zincirlere kendimi bağladım
"Şimdi tuşa basınca dönüşmeni engele"
"Bu zincirler tutar mı ?" Dedim ve zincirleri kendime doğru çektim
"Kime saldırmak istiyorsan öfkeni dönüşürken harca "
"Zaten ona gösterirsem zindana giderim gene " dedim Gökhan'a bakarak göz devirdi harbi eregencenceydi Gökçe
"Ben kendimi kontrol edemiyorum " dedim hocaya hoca gülümsedi
"Bunu anlayabiliyorum Gökçe sakin ol yeter kontrol etmeyi bilmeyen birine cezayla kontrol ettirmem önce öğretmek lazım " odamı Gökhan'a gönderme yapmıştı
"Başlıyor " dedi hoca ve düğmeye bastı derin nefes al ver al ver al ver şuan sanki   derime yüz binlerce iğne batıyor gibi hissediyordum sadece derime değil kemiklerime her yere acıyla inledim bağırmamak için dişlerimi sıkıyordum bileğim kırıldı acıyla yere düştüm acıyla çığlık atım derin nefes al ver al ver kolum ters döndü dönüşmek istiyordum bunu bana yapanı yemek istiyordum kelepçeledi o kadar sert çektim ki bileklerim zaten kesilmişti daha beterdi acıyla inledim
"Nefes " diye fısıldadım ortam karardı birden dizlerimin üzerine çöktüm annemi gördüm kucağına alıyordu beni gülümsedi ve yanağıma okşadı. Ortam birden değişti etraf tekrardan karardı bir çocuğa bakıyordum altın sarısı gözleri çok güzeldi hayatımda gördüğüm en güzel renkti dünya durmuştu sanki o ve ben vardım kalp atışlarım onla beraber atıyordu gülümsedi bunu ben bir yerden tanıyordum ben bu gülüşü Gökhan'dı bu
"Küçük Gökhan mı ?" Tekrar karardı babamı gördüm
"Kaç kraliçem kaç " diye bağırdı havaya baktım dolunaydı büyü olmadan geçirdiğim  dolunay olmalıydı bu dönüşüm hafızam o yüzden silinmiş olmalıydı tüm doğa üstleri lanetlidir vampirler sevdiklerinin ölümünü görmekle, kurtlar dolunayda acı için de dönüşmek ile, büyücüler fazla güçle ,Dragonlar ateşle, melezler zor hayatla ve ben ise bir dolunay seçildi o dolunayın bir haftası hiç büyü kullanamazdım insan bedenin de kalmam lazımdı minik bir dönüşüm bile hafızanın silinmesi için yeterliydi küçükken şuan kontrol edebiliyordum bu durumu azda olsa  Gökhan'ın unutma sebebim bu olmalıydı kendimi rüyadan uyanmış gibi hissediyordum önümde altın sarısı Anka bir Anka kuşu duruyordu çok güzel elimi havaya kaldırıp başını sevdim
"Aklından geçen ilk isim ne ?" Dedi hoca
"Anka"
"Anka kuşuna Anka ha iyi seçim " dedi hoca gülümsedim çok güzeldi hoca kelepçeleri  mi açtı hala elimdeydi
"Biraz canın acıdı galiba "
"Herkesten nefret edemezmişim siz haklıydınız hocam"
"Demek acının sebebi buydu " kafamı salladım ve Aybüke'nin yanına gittim
"Çok güzel " diye fısıldadı gülümsedim herkes sırayla yapıyordu genellik ile kurt çıkıyordu Aybüke'nin ki baykuş oldu
"Postalarımı bedava götür en azından"
"Baykuş zekanın da simgesi postanın haricinde "
"Kopya verir o zaman " güldüm zil çaldı
"Gökçe bana yardım eder misin ?" Dedi hoca
"Tabi " dedim ve yanına gittim herkes sınıftan çıktı zincirleri toplamaya başladım
"Gökçe beğendin mi büyülü hayvanını ?"
" Evet "
"Ne anlama geliyor biliyor musun ?" Hayır anlamında kafamı salladım
"Sabır ve ölümsüzlüğün işaretidir "
"Sabır tam benlik "
"Sabırsız mısın ?"
"Oldukça " duvardaki yanığı düzeltmeye başladım
"Olmadığın gibi davranmak zorluyor olmalı " hoca ya döndüm
"Pardon "
"Gökhan dün isteyerek acı çektirdin dimi ?"
"Ne yaptım ki ?"
"Büyü yaptın "
"Ellerimi kelepçeledi ayaklarımı da insandım "
"O sana gerçekten de değer veriyor Gökçe anlayacaksın  seni korumak için yaptığını "
"Biliyorum eğer Lena'nın elinden almasaydı vampirler üzerime gelirdi ve hakkettim kafese girmeyi çünkü Lenayı öldürme büyüsü yapıyordum " hoca şaşkın şaşkın bana baktı
"Sen bir şeyler mi gördün ?"
"Gördüm ama bunlar o yüzden değil sadece düşündüm " kapıya doğru gittim
"Ve teşekkürler hocam "
"Ne demek her zaman buradayım" gülümseyip sınıftan çıktım merdivenlerden çıktım ve yemek haneye girdim Aybüke'nin yanına oturdum
"Hoca ne dedi ?" Omuz siliktim
"Kuşumun anlamını falan söyledi " kafasını salladı Gökhan'a baktım yoktu
"Vampirlerle birlikte "
"Kim?" Sırıttı sinsi sinsi göz devirdim omuzuma vurdu
"Çok kıskanma Lena ile sadece iki saat çıktı onda da kurtboğan içmiş ondan " kurtları zehirleyerek sarhoş eden bir bitkiydi omuz siliktim
"Ben onu kıskanmıyorum ki "
"Hı hı " dedi Aybüke önümüzde yemek geldi yemeğe başladım Hamburger en sevdiğim Yemekten sonra kurtların hepsiyle tanışmıştım Gökhan ve 7 kişilik arkadaş grubu hariç gelmemişlerdi kurtların ortak odasında oturuyorduk şuan
"Eeee Gökçe bize mührü anlatır mısın ?" Siyah saçlı uzun boylu ve kaslı çocuk  klasik kurt adam fiziği işte
"Mühürlendiğimi hatırlamıyorum " gizli tutmak istiyordun gördüklerini şu zamana kadar gördüğüm en eşsiz şeylerde olsalar bende kalsınlar istiyordum
"Gökhan daha çok küçük yaşta mühürlediğinizi anlatmıştı bize "
"Evet öyle olmalı ama ben mühürlendim iz akşamı dönüştüm sadece bir dolunayda dönüşmemeliyim eğer o dolunayda dönüşürsem geçmişime dair her şeyi unuturum "
"Ve o dolunayda asla büyü kullanamasın sadece akıl okuyabilir " Gökhan'ın sesiydi arkamı döndüm şöminenin oradaki koltuğa oturdu
"Aklı okumamı seninkini mi  okudu Alfa?"  acı bir şekilde gülümsedi
"Evet hem de her şeyi okudu bana dair "
"Sonra" dedi Aybüke
"Ben doğru Alfayım aklıma giremesin dedim oda karşındaki kişinin dikkatini dağıtırsan bırak aklına girmeyi onun hayatına bile girersin doğru alfa olduğun olmadığın umurumda olmaz dedi " bu konuşmayı hatırlıyor gibiydim
"Sonra " dedim bana şaşkın şaşkın baktı Allah'tan 5 kişi vardı odada yoksa konuşmada utanırdım pardon beş değil Gökhan ve arkadaşlarıyla 12 kişi vardı
"Sen hayırdır meydan okuyup lanet okuyordun Gökhan'a " dedi sarı saçlı esmer olan sinsi bir şekilde güldüm
"Sen hala mühürünün yüzüne bakıyorsan bende bakarım "
"Ne ara girdin aklıma be bu büyücülerden nefret ediyorum "
"Büyücülük değil bu bir laf ediyorsan karşılık geldiğinde rahatsız oldum ayağına yatma çünkü hoşuna gittiğini hissediyorum "
"Yürüyen gıcıklıkmışsın kızım sen "
"Erdoğan Susana lan füzeyle geliyor kız mermi sıkıyorsun etiğin lafın karşılığını aklından veriyor " dedi Gökhan
"En zekisi sensin herhalde "
"Al sistem ayarına geri döndü "
"Ne alaka? be gayet düzgün ve ciddi dedim "
"Ne yaptın? lan buna normal de dövmesi lazım beni " dedi Aybüke ye göz devirdim
"Buna mı ? Yürüyen ağaçsın ya ve sadece tekrar kafese kapanmak istemediğim için böyleyim "
"Hikayenin devamını dinelemeyi  isteyen benim zaten"
"Çoktan öğrendim bile ki " sinirle ayağa kalktı
"Bir daha aklıma girme yoksa gideceğin yer kafes olur  " bende ayağa kalktım
"Sen salağın önde gidenisin Gökhan yontulmamış odunsun ne zaman boş ver desem ila bir salaklık yapıyorsun aklına girmedim hatırladım "
"Hayatımda gördüm en dengesiz kızsın sen "
"Kusura bakma sen benim ilkler listeme giremesin bile " deyip odadan çıktım kendi odama girdim şuan o kadar sinirliydim ki ağlamak istiyordum beni tehdit etmişti aptal çocuk üstüme pijama mı giyip yatağa girdim ve uyudum en iyisi uyumaktı bazı şeyleri düşünerek yenersin

Ben geldim
Umarım beğenmişsindir
Sizce Gökhan nasıl biri ?
Yada Aybüke ?
Asıl kızımızı nasıl buldunuz ?
Ezgiyi daha sık görmek isterimsiniz ?
Yeni bölüm efsane olacak aklımda bir sürü şey var
sizi seviyorum okudunuz için teşekkürler
İyi okumalar 😊