YILDIZLAR

20 1 0
                                    

Gökhan
Sanki uzun bir yol da tek başıma gibiyim herkes tek tek hatırlıyordu sanki bilerek yapıyor Kaya yanıma oturdu
"Hala çıt yok mu ?"
"Yok abi hatırlamıyorum" 
"Seviyor musun ?"
"Ona karşı hissettiğim şey şuan mühür sadece yani çok basit biliyorum ama öyle"
"Gökhan burada ki kimse seni yargılayacak durumda değil sen alfasın öl desen ölürler kasma belki öyle olur " kafamı geriye attım
"Bilmiyorum Kaya ooğğğğf"
"Taya bir şeyler hatırlamış "
"Ney hatırlamış ?"
"Onu sevdiğini "
"Onu bende biliyorum"
"Hayır öyle değil "
"Nasıl ? "
"Aslında öyle ya evet doğru "
"Mal mısın olum Cantaş'a döndün iyice"
"Onun yanında kala kala olur böyle şeyler normal"
"Ne zaman olacak sence ?"
"En son olacaksın gibi geliyor Gökçe sever öyle "
"Ne boktan olay ya ?"
"Şey bir de hatırlayınca nereye geleceğini bilmiyoruz oda var ve bizi bilmeyecek kimseyi bilmeyecek "
"En kötüsü bu ya ya vampire giderse"
"Yani Tanrı yardım eder herhalde o konuda"
"Aynen direk yanımıza göndermek varken boktan boktan..."
"Gökhan abi bir dur lan "
"Kaldı mı kızıl şarap ?" Elindeki bardağı verdi yavaş yavaş içmeye başladım
"Ezgi prensesle sevgili olmuş "
"Ne güzel?"
"Aynen Ertuğrul biraz şey ..."
"Sevmediğini demişti "
"Sende söylüyorsun sadece mühür diyorsun kızı görmek için ölüme attın kendini daha dün "
"Aynı şey..."
"Aynı şey abi "
"Ben mi konuşayım bu halde ?"
"Gökhan yapma abi yapma bunu bize gel sürünün başına ben bir şey yapamıyorum"
"Olum yap o zaman görev verdim " ayağa kalktı
"Başkasına ver abi benden bir bok olmuyor "
"Tamam Kaya düşünürüm kim diye "
Ayağa kalktı kapıya doğru gitti
"Aybüke dememi istedi sana ihtiyacımız varmış"
"Sence var mı ?"
"Sen bana hiç alfalık yapmadın hep kardeştik senle alfaya ihtiyaçları var mı bilmiyorum ama benim kardeşime ihtiyacım var hem de çok var görüşürüz" dedi ve evden çıktı Gökçe'nin doğduğu evdeydim burası iyi geliyordu huzurlu geliyordu hissediyordum sürümü ihtiyaçları vardı bana ama yapamıyordum bir şey eksik oluyor gibi oluyordu ayağa kalkıp yukarı çıktım kendimi yatağa attım
3 saat sonra Kaya
"Sence gelir mi Kaya ?"
"Bilmiyorum sanırım alışamadı onsuzluğa o yüzden turuncu saçlı kadın Yağmuru koydu Gökçe yerine "
"Oda mal her halde Gökçe'nin yerini kimse dolduramaz "
"Evet öyle " bir ok sesi duydum bize doğru gelen dönüp tutum anında arabulucular köyün içindeler
"YERE YATIN " diye bağırdım çığlık sesleri gelmeye başladı kafamı kaldırıp baktım çocukları öldürüyorlardı
"Silahlar " yaptığım yerden çıktım koşmaya başladım bir şeye çarpıp geriye fırladım kalan vardı nasıl lan ?
"Kaya bize katılan cadıları duymadın mı yoksa ? Küçük Kraliçeyi hatırlayan herkes bana geliyor çünkü bir liderleri yok benden başka " dedi Gökçe'nin babası
"Öyle mi dersin ?" Gökhan'dı elini uzattı bana tutup ayağa kalktım
"Ezgiye de Tayayı çağırsın bu kadar tatil yeter" Ezgiye döndüm kafasını tamam dercesine salladı ve havaya zıpladı
"Çocuklar " diye bağırdı Gökhan tüm çocuklar sanki robot gibi döndü
"Bence şuana kadar aldığınız eğitim yetti size bir kurt formunuzu gösterin bana "
"Daha kontrol edemezler "
"Kaya ben bir alfayım sürü beni dinler" çocuklar kurt olmaya başlamışlardı tamda dediğim gibi oluyordu kontrol edemiyorlar da etrafa saldırmaya başladılar birden hepsi durdu Gökhan'a baktılar gözleri kırmızıydı nasıl lan ? Gökhan'a döndüm gözleri kırmızıydı onları kontrol ediyordu bu çok acı verici bir şeydi hepsini kontrol etmesi onu zorluyordu damarları siyaha dönüyordu elimi omuzuna koydum gücümü vermeye başladım Aybüke elini elimin üstüne koydu oda vermeye başladı bunun acısını size şöyle anlatayım  sanki biri kalbinize bir cam parçası koymuş ve bu cam parçası elinizden çıkıyor vücudunuzu delerek
"Kurtlar oklar hazırrr Gökhan işaretini bekliyoruz " dedi Taya Gökhan elini havaya kaldırdı küçük kurtlar bir bölgeye toplandı büyü emicilerin çoğu yerdeydi atın işareti yaptı kalkan yanmaya başladı küçük kurtlar eski haline getirdi
"Neden hepsini öldürmüyoruz ?"
"Çünkü bir nesli kapatmak arabulucunun görevi bir alfanın değil. Başa geçiyoruz Taya hazırla herkesi" geri mi geliyordu ? Sonunda Aybüke ile göz göze geldim gülümsedi rahatladım biliyordu gelip sarıldı
"Demiştim sana geri gelir diye "
"Evet demiştin " dedim bende ona sarıldım çenesi köprücük kemiğime geliyordu kafamı kafasına yasladım en sevdiğim nokta bura gücü gücüm gücüm gücü oluyordu etkisiz oluyordu her şey sanki o ve ben arkadan biri sarıldı
"Bende sizi seviyorum"
"Cantaş siktiri git "
"Pardon ayıp oluyor kumama sarılacağım bende " Aybüke'ye baktım kafasını kaldırmış gülüyordu o eşsiz bir parçaydı
"Sinirlenir şimdi Cantaş uğraşma işte "
"Offf iyi be " dedi ve gitti Aybüke bana baktı gözleri çok güzeldi kehribar rengi gözleri etrafı siyah beyaz yapıyordu güldü
"Niye öyle bakıyorsun ?"
"Sana her baktığımda aşk oluyorum çok güzelsin"
"Sana layık olmaya çalışıyorum " uzanıp yanağına minik bir öpücük kondurdum elimi omuzuna attım Cantaş Taya ile uğraşıyordu Gökhan büyü emicilere yardım ediyordu Ezgi Cantaş'la dalga geçiyordu hayatımızdaki tek eksik gerçekten de Gökçeydi ama geri getireceğiz onu Gökhan için en iyisi o olacak çünkü
Gökhan
Yaptığım çok bencilce kendim için sürüyü terk etmiştim eve girip odama çıktım
"Gökhan gidecek misin ?" Diye bağıdı annem
"Hayır buradayım " üstümdeki tişörtü çıkardım aynaya döndüm sanki tüm dünya silindi yer altımda kayıyordu yere düştüğümü hissettim ama ayaktaydım Gökçe karşıma geldi elini uzatıp
"Gökçe adım " tekrar değişti etraf
"İyi de sen bencil biri değilsin " etraf değişti
" Seni çok seviyorum"
"Onlara sahip çık"
"Gökhan bu çok güzel"
"Ayy bu kız geri zekâlı "etraf değişiyordu anca birden durdu okulun oradaki ormandaydık düşmüş ağacın üstünde oturuyorduk yavaşça ona doğru gittim dudaklarımız birleşti boşluğa düşmeye başladım sert bir şekilde yere çarptım saraydı bura toplantı odası hiç bu kadar sesiz görmedim merdivenin başında Ölü kraliçenin kıyafetleri üstündeydi bir yanında Alex bir yanında Atilla vardı bana bakıyordu heyecanını görebiliyordum kafasındaki taç parlıyordu sanki sahibini bulmuş gibi tüm taçların sahibi oydu yavaşça geldi yanıma burada bir terslik vardı bana değil krala gelmesi lazımdı
"Senin suçun değil sevgilim" dedi ve dudağımı öptü yerde yatıyordum annem ve Kaya başımdaydı
"Abi iyi misin?" Dedi ve elini uzattı her şeyi hatırlıyorum şuan onu hatırlıyorum elini tuttum beni ayağa kaldırdı
"Oğlum ne oldu yemek mi yemedin kurt formun zayıflamıştı dedim ben bak insanlar gibi oldu...."
"Onu hatırladım " Kaya sarıldı sıkıca
"Sonunda lan " karşılık verdim üzgün değildim geri gelecekti geri çekildi Kaya
"Dünyaya gelecek o zaman son kişi sendin "
"Evet geri gelecek "
"Nereye acaba ?"
"Bilemem "
"Ya bebek olarak gelirse "
"Büyümesini beklerim bulalım da " koşarak odadan çıktı evden de çıktı
"Aybüke geliyor " diye bağırdı güldüm annem ile göz göze geldim elini yanağıma koydu
"güçlüsün yıkılırsın sanmıştım "
"Bundan sonra tek onu bulmak kalıyor neden yıkılayım?"
"Mutlusun ya boş ver her şeyi" kapı çaldı
"Kayadır ben açarım " aşığı indim kapıyı açtım Yağmur'du
"Selam "
"Selam " bir kolye uzattı ucunda çiçek vardı elime aldım ve incelemeye başladım papatyaydı ama yaprakları siyah ortasındaki nokta turuncuydu
"Bunu turuncu saçlı kadın vermişti belki yerini bulursunuz Gökçeyi bulmana yardım edici olur"
"Teşekkürler " kolyeyi aldım
"Önemli değil " Arkasını döndü
"Yağmur ben özür dilerim yani sana çok sert davrandım "
"Sorun değil senin başkasına olan aşkını dolduramam ben "
"Kızıl kadını tanıyor musun?"
"Hayır "
"Sen iyi birisin umarım mutlu olursun "
"Umarım"
"Gökhan onu ne kadar seviyorsun "
"Canımdan çok "
"Beni daha çok sevmeni isterdim"
"Bende isterdim "
"İyi günler " kafamı salladım kapıyı kapattım
"Kız salak "
"Anne ayıp "
"Bana değil " dedi mutfağa gitti kolyeye baktım ortadaki turuncu nokta sanki yanıyor gibiydi dışarıdan gelen ayak seslerini duydum kapıyı açtım Kaya ve Aybüke gelmişti
"Sonunda hatırlamışsın tebrik ederim "
"Ne demek canım her zaman?" Cantaş arkalarından koşarak gelip mutfağa girdi
"O ne ?
"Yağmur verdi bizi bayıltan kadın vermiş ona"
"Niye Gökçe'nin yerine geçmek istedi yada geçilmek istedi sence ?"
"Ne bileyim ben ?" Cantaş ağzında yemekle içeri girdi
"Bence yokluğu hissedilen biri olduğu için aslında Yağmur bizim varlığımızdan bile haberdar değildi aşk büyüsü zor değil Dey'le konuştuk geçen oda aynısını dedi Yağmur Gökçeye çok benziyor bakarsak karakter yada fizik değil gücü ikisinde kanatları ve ateş gücü var" kolyeyi ona attım tutu
"Bu ne için ?"
"Bilmiyorum ama Daye sorarım bu konularda çok mantıklı düşünüyor bence Gökçe onu o yüzden seviyordu"
"Çağır buraya toplayalım ekibi bulalım Gökçeyi ne kadar düşünen kafa o kadar iyi nasıl olsa "
"Olur "
Cantaş
Odadan çıktım Day'i aradım açtı
"Ne haber  ?"
"İyi senden"
"İyi şey Gökhanların evine gelir misin ?"güldü
"Ben bir vampire Cantaş kurtları rahatsız etmek istemem"
"Alfa senden rahatsız olmadığı sürece bir şey olmaz Gökhan'ı sinirlendirme yeter hem bir şey olursa ben seni korurum"
"Sağ ol ben neden geleceğim tam olarak?"
"Şey Gökhan Gökçe'yi hatırladı dünyaya inecek nere yada bulma yolu tarzı bir şeyler herhalde dinlemedim ne dediğini Gökhan'ın çağır dedi " güldü
"İnşallah bende de böyle değilsindir "
"İnşallah geliyorsun dimi?"
"Yarım saate ordayım "
"Tamam görüşürüz "
"Görüşürüz" telefonu kapattı arkamı döndüm Gökhan bana bakıyordu
"Çay ?"
"Olur " arkasını döndü ve mutfağa girdi inşallah dinlememiştir arkasından bende girdim
"Geliyor mu ?" Elma doğruyordu ada çayı yapacak büyük ihtimalle
"Geliyor "
"Acaba Gökçe'nin doğduğu eve mi gitsek ?" Duymuş olmalı
"Siz bilirsiniz " arkasından bana baktı
"Bir dahaki sefere daha nazik davran"
"Kime ?" Bıçakla elimi gösterdi elime baktım telefon paramparça olmuştu yüzümü buruşturdum omuzundan tutu
"Bir şey dinlemedim Cantaş sakin ol "
"Dinlesen de şey değil "
"Cantaş dinlemedim yemin ederim"
"Sağ ol " omuzuma iki kere vurdu rica etti sanırım bunu yaparak
"Ada çayını bulsana kaplardan" kokusu alıyordum zaten üsteki dolabı açıp verdim kapı çaldı koşarak açtım Ezgi ve Alex içeri girdi
"Selam hatırladı mı ?"
"Yok ya "
"Nasıl ya Aybüke öyle dedi "
"Öyleyse öyle o zaman salak "
"Ya geri zekâlı ne uğraşıyorsun benle"
"Canım öyle istedi " dedim kapıyı kapattım Gökhan bana garip garip baktı
"Ne bebeğim ?"
"Bir şey yok Allah Allah taktı bu bu gün"
Gökhan
İlk doğduğu eve gittik burayı yaşanacak hala getirmiştik önceden belki hatırlarız diye de ile yaramadı orası ayrı bahçedeki koltuğa oturdum
"Bence bizim tahmin edebileceğimiz bir yere gelmez"
"Niye direk buraya gelmiyor gizem yapıyor ?"
"Nerde bulacağız geldiğiniz nerden bileceğiz?"
"Gökhan hala bir şey hissetmiyor musun?"
"Abicim kaç kere diyeceğim ben öldü mühür tekrar görmem lazım doğması için içimdeki şeyin"
"Mühür ne iğrenç olay ya "
"Lütfen laf etme "
"Yeter lan . Abi burada değil anladık dünyayı mı gezeceğiz bizden alan kırmızı saçlı kadın önce onu bulalım " dedi Cantaş kolyeyi göstererek
"Mantıklı yani kadını bulalım neden yaptığını buluruz" dedi Taya
"Eee yap abi büyüyü senin işin o "
"Ben yapamam "
"Neden?"
"Gökçeyi hatırladığım zamandan beri böyle bende bilmiyorum"
"Ooffff"
"Biz yaparız " dedi Kaya kolyeyi kaldırdı Kaya'nın babası alfaydı babası otoritesi sarsılmasın diye beni biz küçükken öldürmeye çalışmıştı Kaya ruh bağı* yaparak engel olmuştu. Avucuna kolyeyi aldı avucunu sıktım gözlerimi kapattım
"Onun gözünden dünyayı göster bize " dedi Kaya avucunun içindeki kıpırtıyı hissettim gözlerimi açtım beyaz kapıyı açtı odaya girdi Gökçeyi gördüm yataktan kalktı
"Anne " diye sarıldı karşıdaki boydan boya yansıma kırmızı saçlı kadını gördüm huzurla gülümsüyordu kafam da acıyı hissettim gerçeğe döndüm Kayaya baktım oda öbür tarafa uçmuştu yüzü şoktaydı ayağa kalktım ama ayakta değildim masaya oturdum
"Kadın nerde ?"
"Gökçe'nin yanında "
"Ne gördünüz?"
"Kadın beyaz bir kapıdan içeri girdi sonra yataktan Gökçe kalktı kadına anne diye sarıldı "
"Ne ?"
"Kadının yüzünü görmediniz mi ?"
"Ayna yoktu"
"Camlar vardı kadın sizin evdeki oturma odasındaki tablodaki kadın "
"Teyzem o benim "
"Lan o zaman"
"Ölü kraliçe ölmemiş "
"Annasının..."
*Ruh bağı: kurt adamlara özel bir şeydir mühür gibidir tek fark aradaki bağ aşk değil kan kardeşliği yapar bu bağ birlik olduklarında oluşan güçler bahşeder

İyi okumalar 😉

O kadar yazmadım ki kitabı unutmuşum abi
Sizce Gökçeyi ne zaman bulacaklar?
Sizce Cantaş ne alaka ?
Sizce ölü kraliçe neyin peşinde?
Ölü kraliçe nasıl yaşadı ?

KÜÇÜK KRALİÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin