16. Bölüm

3.9K 499 242
                                    

Sessizlik...

İkili yemek masasında konuşmadan Minho'nun hazırladığı yemekleri yiyordu. Hyunjin durduk yere Felix ile gerçirdiği vakitlerden bahsetmek istemiyordu ona. Jisung ise sormak istese bile çekiniyordu. Hoşuna gitmeyecek şeyler duymaktan korkuyordu aslında. Lakin içten içe de merak ediyordu.

"Konuşmaya niyetin yok galiba"dedi sessizliği bozan taraf olmak canını sıkmıştı.

"Ne konuşmamı istiyorsun?"

"Projeni halledebildin mi mesela? Ya da Jeju'da neler yaptın? Gibi..."

"Güzeldi... İstediğim kareleri çekebildim."

"Sevindim senin adına."

"Jisung..."dedi Hyunjin karşısındaki bedenin ruh hali hiç iyi görünmüyordu.

"Neyin var? Neden bana soğuk davranıyormuşsun gibi geliyor? Bak proje için özür diledim... Neden hâlâ bunu devam et..."

Jisung'un masaya inen yumrukları ile Hyunjin anında sustu.

"Bir şeyim yok tamam mı! Sana soğuk falan da davranmıyorum."

"O zaman gereksiz bir agresiflik var üzerinde..?"

Hyunjin'in yanında fotoğraf makinesi yoktu ama arkadaşının yalan söylediğini anlaması için ona ihtiyacı da yoktu. Jisung kesinlikle yalan söylüyordu ve bir şeyler saklıyordu. 

"Ben... Ben sadece... Neyse! Gidiyorum, sana afiyet olsun." Jisung öyle hızlı hareket etmişti ki, Hyunjin'in yetişmeye fırsatı bile olmamıştı...

_________________

"Buyurun geçebilirsiniz"dedi sekreter kız Felix'e gülümseyerek. Felix genç kadını selamlayıp asıl odaya doğru yürüdü. Bayan Lee son görüşmelerinde Felix'e okuldan gerekli evrakları getirmesini istemişti. Ve Felix sınavları yüzünden ancak 1 hafta sonra yapabilmişti. Kapıyı tıklatıp içeri girdi. Bayan Lee büyük camların önündeki masasında evraklara gömülmüş bir şekilde çalışıyordu. İçten içe bugün bir davası olmamasına seviniyordu.

"Hoş geldin Felix"dedi gözlüğünü masaya bırakırken. Gerçekten hoş bir kadındı bayan Lee. Boyu çok uzun değildi, aşırı zayıf ya da aşırı kilolu bir kadında değildi. Tepesinde topuz yaptığı koyu kahve saçları, beyaz gömleği ve siyah kalem eteği ile oldukça alımlı görünüyordu.

"Kabul ettiğiniz için teşekkürler efendim."

"Ne demek... Aramızda kalsın ama iş bir kenara sen de artık benim bir oğlum sayılırsın." Bayan Lee'nin geniş gülümsemesine karşılık verdi Felix. Biraz da utanmıştı.

"Bir şey içer misin?"

"Hayır teşekkür ederim bunu size teslim edip derse yetişmem lazım."

"Aferim, derslerini kaçırma. Hukuk öğrencisi olmak nasıldır bilirim. Kendini çok zor durumda bırakma elbette ama derslerine de asılmayı unutma."

"Haklısınız.."

Bayan Lee bir süre sessizce Felix'in getirdiği evrakları inceledi. "Pekâlâ... Sanırım evraklar tamam. Önümüzdeki hafta 6 aylık stajına burada başlayabilirsin. Umarım senin için verimli bir 6 ay olur."

"Hiç şüphem yok efendim, sizinle çalışmak, size yardımcı olmak için sabırsızlanıyorum. Ve elimden gelenin en iyisini yapacağıma emin olabilirsiniz."

Bayan Lee, Felix'in ne kadar harika yetiştirilmiş bir çocuk olduğunu o gün Hyunjin ile geldikleri anda fark etmişti ama şimdi daha da emin olmuştu. Felix de potansiyel vardı.

Kızılı, Kızıla Boyamak [HyunLix]Where stories live. Discover now