while we are in love + dojae

chapter 8

"Kaç kayıp var?" Koyu kahverengi saçlarını geriye doğru atarak, kalp şeklini andıran yüzü ile adam, komşum olarak bildiğim garip adama küçük bir kumaş demeti verirken sormuştu. Doyoung, ona komşu adam, ahjussi, mister, olası seri katil dostum, (uzun ve yakışıklı), demekten bıktığı için,  adamın adını yakında söyleyeceğini umuyordu hala. Lanet olası adını bana söylemesinde ne gibi bir sakınca olabilirdi? Tanrı aşkına!

"Büyük ihtimalle sadece bir kişi, ama emin olamıyoruz çünkü kapalı kapılar ardında oldu. Çocuk silah sesleri duymuş ve iki oda arkadaşı var ama sadece bir tanesi katille birlikte kaldı."

"Onları tanıyor muyuz? Erkek mi, kadın mı?" Yeni gelenin daha hareketli bir yüzü vardı ve komşu olarak bildiğim adamdan olabildiğince farklıydı. Yeni gelen kişinin sivri ve yumuşak geçişli çenesi varken komşum olarak bildiğim adamın yarık ve daha kare şekline yakın bir çenesi vardı, bu da bana 6000 kat daha çekici geliyordu.  Ayrıca ten tonları da farklıydı birisi süt gibi beyaz bir tene sahipken, diğeri soluk bir fındık tenine sahipti, aynı şekilce dar omuzlar ve korkutucu derecede geniş omuzlar ile birbirlerine kelimenin tam anlamıyla zıt olan iki kişiydiler.  Acaba gelen kişide adı hakkında 'komşum' kadar sessiz olacak mıydı?

"Erkekti.  Yaklaşık 6"2' boyunda, 28 ile 30 yaşlarında. Ve saç rengi de tam olarak seninki gibiydi. Hafif çarpık bacaklı ve büyük kulakları vardı. Doyoung, eklemek istediğin bir şey var mı? Katil hakkında daha fazla ayrıntıya sahipsek, onu teşhis etme şansımız artacaktır."

"Sesi. Çok derin bir sesi vardı, bariton gibiydi."

"Başka herhangi bir şey?"

"Size daha önce söylediğim gibi, oda arkadaşlarımın Hangyeol adında birini öldürdüğünü ve Eoreum adında biri tarafından işe alındıklarını düşünüyordu."

"Eoreum?!" Adamın kaşları adeta alnına tırmanıyordu. Neden bu kadar şaşırmış ve korkmuş görünüyordu. Tepkisi, komşum olarak bildiğim adamın sakin bir şekilde tek kaşını kaldırmasından çok farklıydı.

"Biliyorum. Ben de anlamadım. Shim Hangyeol'un ölümünü biliyor muydunuz? Bana haber verilmedi."

"İlk kez duydum ben de ama belki de o da yeni duymuştur ve bize henüz söyleme fırsatı olmamıştır. Onun nasıl olduğunu biliyorsun, her şeyin detaylarını ilk önce bilmesi gerekiyor." dedi adam ve yüzünü buruşturdu.

"Evet, biliyorum. Ben üstümü değiştirirken ona neler olduğunu anlatırsın, tamam mı?" Mister yani komşum, dönmeden önce diğer iki adama işlerini iyi yapmaları için talimat verdi. Gelen üç adam vardı birisinin başları olduğu belliydi diğer ikisi ise gri tulumlar ve siyah çıtçıtlı botlar giymişlerdi, dairenin tüm yüzeylerini iğrenç kokulu bir sıvıyla siliyorlardı, bu da dairenin yüzme havuzu gibi kokmasına neden oluyordu. Bir çeşit çamaşır suyu mu olmalıydı?

"Neler oluyor?" Yeni gelen adam telefonunu kulağına tutarken mırıldanmıştı ve Doyoung onun Evelyn D Case'i arayıp aramadığını merak ediyordu.

İlk önce Mister'in telefonunda görmüştü şimdi de yeni gelen kişi onu mu arıyordu? Kimdi bu lanet olası?!

—

kontrol etmeden atıyorum umarım gözden kaçırdığım bir yer yoktur. bu fic'in aklımdaki konusunu oldukça seviyorum umarım gidişatını siz de beğenirsiniz. 💓