➰ Bölüm Altı :Sevilmek➰

1.3K 55 75
                                    

Halide gün ağarır ağarmaz yatağından kalktı. Günlerdir böyle huzurlu uyuyamıyordu. Sabahlığını üstüne geçirirken bir taraftan da banyosuna yürüdü.

Yüzünü yıkadıktan sonra saçlarını taradı. Fırat 'ın kendisine özel olarak yaptığı kremi nazikçe sürdü yüzüne , ellerine...
Kirpiklerine maskarasını çekti.
Top top allıkların bulunduğu kutusunda fırçasını gezdirdi , yanaklarını hafifçe kızarttı.
Dudaklarına açık renkte bir ruj sürdü.
Sonra aynada kendine baktı.

Aynada gördüğü akisten memnun olan her kadın gibi beğendi kendisini. Memnuniyetle belli belirsiz gülümsedi. Aklından güzel olduğunu geçiriyordu.

Halide , sabahlığıyla kahvaltı yapmaya çok alışmıştı. Kıyafetlerini her daim kahvaltıdan sonra giyerdi bugün de öyle oldu.

Tam kahvaltı saatinde odasından çıktı. Odasının hemen karşısı babasının çalışma odası olarak kullandığı odaydı. Halide 'nin gözü bu odaya takıldı.

Artık babası olmadığına göre - yani en azından uzun bir süre -  burayı değerlendirebileceğini
Düşündü. Fırat 'la kendisine de bir çalışma odası gerekiyordu burası pek âlâ uygundu.

Halide bunları düşünürken , Esengül yanında bitiverdi :

—" kahvaltınız hazır hanımım , kardeşiniz de sizi bekliyor masada. " dedi. 

Halide başını salladı . Esengül 'le beraber merdivenlerden inerken Halide , Esengül 'ü tembihledi :

— " Kahvaltıdan sonra büyükçe bir kutu bul babamın çalışma odasını düzenleyeceğiz. "

—" Amma hanımım babanızın odasına girilmesinden hoşlanmazdı . Temizliği bile başımda beklerken yaptırırdı bana. "

— " Artık babam yok Esengül . Orası Fırat'la benim çalışma odamız olacak. Sen dediğimi yap ."

Esengül gözlerini belerte belerte " peki hanımım " dedi .
Halide kahvaltıya indi. Fırat masanın başına oturmuş gazetesini okuyor bir taraftan da fincanından çayını yudumluyordu.
Halide 'yi görünce başıyla selam verdi.
Halide kardeşine gülümsedi.

Esengül mutfaktan bir kaç parça daha kahvaltılık getirdi. Halide önündeki peynirli böreğe uzandı.
Bir taraftan da Fırat'la konuşuyordu.

—" Bugün tarlalara uğrayalım. Hasat zamanı yaklaşıyor söyleyelim de ürünleri hasat ettikten sonra yerlerine lavanta eksinler ."

Esengül bir an şaşırdı. Halide onun bu şaşkınlığını yerinde buldu. Yıllardır babası aynı mahsüllerden başka bir şey ekmemişti. Esengül , tepsideki kaymağı da koyduktan sonra mutfağa gitmek üzere başıyla selam verdi . Tam bu sırada Halide: " Esengül Mümtaz Efendi 'yi buraya çağır ona söyleyeceklerim var. " dedi.

Esengül "emredersiniz " dedikten sonra çıktı .
Fırat , Halide 'ye döndü :

—" Sence biraz acele etmiyor muyuz Halide ? babam tutuklanalı üç gün oldu."
Halide çayından bir yudum aldıktan sonra :
— " Bence geç bile kaldık . Bir an önce anlasınlar işleri ele aldığımızı. "

Esengül önde Mümtaz Kahya arkasında salona girdiler . Mümtaz kahya şapkasını eline aldı. Ellerini birbiri üstüne kavuşturdu. Halide Hanımı dinlemeye hazır olduğunu gösteriyordu.

Halide :

—" Mümtaz efendi bugün seninle birlikte tarlalara gidelim. İşçilerle görüşmek istiyorum. Birde bugün şehir merkezine git , Kumlucadaki 20 dönümlük tarla için lavanta tohumu almanı istiyorum. "

Lavanta TarlasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin